MERSİN'de sosyal paylaşım siteleri ve çeşitli platformlardan örgütlenen, çoğunluğu öğrenci yaklaşık 3 bin kişi, üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın hunharca öldürülmesini protesto ederek, ailesine baş sağlığı dileğinde bulundu. Özgecan'ın arkadaşları da eğitim gördüğü Çağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'ndeki derslikte oturduğu sıraya karanfiller bıraktı.

CUMHURİYET ALANINDA TOPLANDILAR

Mersin'de çeşitli okullarda okuyan öğrenciler sabah saatlerinde Cumhuriyet Alanı'nda biraraya geldi. Gruplar halinde alana gelen öğrenciler, 'İntikam almaya geldik', 'Ar değiliz, zar değiliz, mal değiliz, kadınınız biz', 'Devlet sussun, kadınlar konuşacak', 'Ölmedi, öldüremezsiniz, hepimizin adı Özgecan Aslan' ve 'Tecavüz erkeklikse, ben erkek değilim' yazılı döviz ve pankartlar taşıyarak, 'Özgecan Aslan, 20'sinde bir fidan', 'Özgecan'a uzanan eller kırılsın' ve 'Mersin uyuma Özgecan'a sahip çık' sloganları attı.

NİHAT DOĞAN'A TEPKİ

Grupların burada birleşmesinin ardından gençler adına konuşan Samet Karataş, Özgecan Aslan'ın ölümüne neden olanların gencecik bir fidanı katlederek yok ettiklerini belirterek, "Özgecan kardeşimizi katlettiler. Katletmekten de beter ettiler. Özgecan'ın sahipsiz olmadığını göstereceğiz. Katillerinin sadece cezaevinde yatmalarını değil idam edilmelerini istiyoruz. Özgecan'ın ölümünden sonra Nihat Doğan, 'Siz de mini eteği giyip soyunup laik sistemin ahlaksızlaştırdığı sapıklar tarafından tacize uğrayınca da bas bas bağırmayacaksınız' diye bir tweet attı. Ey Nihat Doğan sen ne diye bu lafı söylemeye yelteniyorsun? Sen kimsin ki? O gencecik bir fidan, senin annen olsa, bacın olsa ne yaparsın? Nihat Doğan tüm Türkiye'nin önüne çıksın, bunun açıklamasını yapsın ve özür dilesin. Bu şerefsizliğe bir son verelim" dedi.

POLİS GÖSTERİCİLERE YAKA FOTOĞRAFI DAĞITTI

Konuşmanın ardından grup Özgecan Aslan'ın babası Mehmet Aslan'ın evine gitmek istedi. Bunun üzerine Mersin Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Murat Esertürk, gençlere hitap etti. Esertürk, gençlere duyarlılıkları nedeni ile teşekkür ederek, "Sevgili gençler sizin Özgecan'ın annesi ve babasına gitmenizi olumlu karşılıyoruz. Hafta başı olduğu için yoğun bir trafik var. Biz de arkadaşlarımızla birlikte sizlere eşlik edeceğiz. Yalnız Özgecan'ı temsilen ön tarafta arkadaşlarımız olsun. Arka tarafta erkek arkadaşlarınız olsun. Hep beraber Özgecan'ın evine gideceğiz. Ayrıca Özgecan'ın küçük fotoğraflarından da hazırlattık. Onları da size dağıtacağız. Fotoğrafları, göğsünüzün üstüne, kalbinize Özgecan'ı koyacağız. Şunu unutmayın, Özgecan'ın nezdinde hepiniz birer Özgecan olun. İyi bir öğrenci, evlat ve insan olun. Özgecan'ı sadece anlamakla olmaz, Özgecan'ı yaşamak lazım. Onu yaşatmak içinde hepiniz Türk evladı olarak Türkiye Cumhuriyetine layık birer vatandaş olun. O nedenle her zaman aile içerisinde, sosyal ortamlarda her zaman örnek insan olun" dedi.

ANNESİ İLE AĞLADILAR

Esertürk'ün konuşmasının ardından getirilen Özgecan Aslan'ın fotoğrafları öğrencilere dağıtıldı. Özgecan'ın fotoğraflarını göğüslerine takan öğrenciler daha sonra Özgecan Aslan'ın Barış Mahallesi'ndeki evlerine kadar slogan atarak yürüdü. Taziye çadırının bulunduğu sokağa gelen öğrenciler slogan atmayı bırakırken, acılı baba Mehmet Aslan ile anne Songül Aslan da öğrencilerin yanına geldi. Bazı öğrenciler, acılı anne ve babanın yanına gelerek başsağlığı dilerken, gözyaşlarına hâkim olamadı. Bir süre burada bekleyen grup, daha sonra dağıldı.

ZİNCİRCİLERE GÖZALTI

Mersin Adliyesi önünü gelen SDP’li 4 genç kız önce kendilerini demir korkuluklara zincirledi. Ardından ellerinde ‘Katili tanıyoruz, faili devlet. Özgecan’ın hesabını soracağız’ pankartı açtı. ‘Kadın cinayetleri politiktir’, ‘Özgecan’ın hesabı sorulacak’, ‘Özgecan’ın katili erkeklerin devleti’ sloganı attı. Genç kızlar slogan atarken, başı yazmalı bir kadın ve yaşlı bir erkek de eyleme destek verdi. Adını açıklamayan erkek, herkesin gençlerin eylemine destek vermesini isterken Mersin Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Murat Esertürk, Özgecan’ın ölümünün politik malzeme edilmemesi gerektiğini, ruhunun şu anda duaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Esertürk, bundan sonra Özgecanların ölmemesi için yapılması gerekenlerin olduğunu ifade ederek, “Bu çocuklar maalesef Özgecan üzerinden siyaset yapıyor. Biz onlara şiddet uygulamayacağız. Türk polisi şiddet uygulamaz, kamu düzenini korur, insanların insan haklarını saygılıdır. Bunun en güzel örneklerini Mersin’de gösteriyoruz” dedi.

KORKULUK DEMİRLERİNE ZİNCİRLENDİLER

Esertürk, konuşmasının ardından kendini korkuluk demirlerine zincirleyen genç kızlara seslenerek, araca binmelerini istedi. Yaklaşık bir saat süren eylem sırasında genç kızlar direnince polis bu kez beraberinde getirdiği araçlarla zincirleri keserek gözaltına almaya çalıştı. Bu sırada arbede yaşanırken genç kızlardan bazıları polislere tokat attı. Bunun üzerine kızlar, yaka paça gözaltına alınarak araçlara bindirilip sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.

BERGEN İLE AYNI MEZARLIKTA

Özgecan'ın mezarını ziyarete giden grupların, aynı mezarlıkta bulunan ve 1980'li yıllarda 'Acıların Kadını' olarak sahne hayatında tanınan Bergen'in mezarını da ziyaret etmeleri dikkat çekti. Bergen 28 yaşındayken eski sevgilisi Halis Serbest tarafından yüzüne kezzap dökülüp gözlerini kaybetmiş, sonra da öldürülmüştü.

ÜNİVERSİTESİNDEKİ DERSLİKTE ANILDI

Özgecan Aslan'ın arkadaşları eğitim gördüğü Çağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'ndeki derslikte bir araya geldi. Özgecan'ın oturduğu sıraya karanfiller bırakan arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. Kürsüye koyulan anı defterine Özgecan'a ait anılarını ve düşüncelerini yazan öğrenciler zaman zaman birbirlerine sarılarak acılarını paylaştı.

Sınıf arkadaşlarından Hazal Yeşiltepe, Özgecan'ın sessiz bir kişiliğe sahip olduğunu belirterek, "Kitap okuyan, kendi halinde bir kızdı. Son konuşmamızda ben kendisine bir kitap vermiştim. Kitabın altını çizsem sorun olur mu? demişti. Ben Özgecan'ı hiçbir zaman morali bozuk yada öfkeli bir halde görmedim. Şu saatten sonra bizim acımızı ifade edebilecek bir kelime yok" dedi.

O MİNİBÜSE BEN DE BİNDİM

Özgecan'ın öldürüldüğü minibüse kendisinin de daha önce bindiğini belirten öğrencilerden Merve Tekekoğlu, "Bundan bir ay o minibüse biz de bindik. Dikiz aynasındaki o iğrenç bakışları biz de yaşadık. Yaşadığı acı büyük, hunharca öldürüldü. Bunu yapanlara en ağır cezalar verilsin"diye konuştu.

Anma töreninin ardından öğrenciler, Özgecan'ın Mersin'deki ailesine taziye ziyaretine gitti.

I