ERZURUM'da kız kardeşleri 23 yaşındaki H.B.'ye tecavüz ettikleri iddiasıyla 27 yaşındaki M.B. ile 29 yaşındaki ağabeyi A.B.'nin tutuksuz olarak yargılanmalarına devam edildi.
İmam olan A.B. görevinden alınırken, mahkeme H.B. hakkında yeniden ruh sağlığıyla ilgili rapor alınmasına karar verdi.

POLİSE BAŞVURMUŞTU

Merkez Yakutiye ilçesinde oturan H.B., geçen yılın Kasım ayında polise başvurarak iki ağabeyinin kendisine tecavüz ettiğini iddia etti. Annesi İ.B. ve babası A.B.'nin hayatta olmadıklarını anlatan H.B., Kars'ın bir köyünde imam olan ağabeyi A.B.'den hamile kaldığını ve Ankara'da kürtaj olduğunu öne sürdü. H.B.'nin şikayeti üzerine iki erkek kardeş 11 Kasım 2013 günü tutuklandı ve haklarında 2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Duruşmalar devam ederken 7 ay cezaevinde kalan sanık kardeşler geçen Haziran ayında tahliye oldu. Yargılama ve 7 ay tutuklu kalması nedeniyle imam A.B., Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılan idari soruşturma kapsamında görevden alındı.

AKIL SAĞLIĞI YERİNDE

2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde dün görülen duruşmada H.B. hakkında Adli Tıp Kurumu tarafından verilen raporun sonucu açıklandı. 6'ncı Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından mahkemeye gönderilen raporda, H.B.'nin ruhsal yönden kendini savunmaya engel olacak derecede herhangi bir akıl hastalığı veya zeka geriliği saptanmadığı bildirildi. Raporda, "Dolayısıyla H.B.'nin 1 Ağustos 2013 ve 18 Kasım 2013 tarihinde mağduru bulunduğu fiile ruhsal yönden makavemete muktedir olduğu oy birliği ile mütalaa olunur" denildi. 

YENİDEN RAPOR İSTENDİ

Mahkeme H.B. için yeniden rapor almasını isterken, daha önce Atatürk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'ndan da rapor alındığını anımsatan iki erkek kardeşin avukatı Erhan Topcu, "Erzurum'da alınan raporda yine 'ayırt etme gücene sahip' denilmişti. Sayın mahkeme tarafından buna itibar edilmeyip İstanbul'dan tekrar rapor istendi. Her iki sonuçta müvekkiillerimizin lehine çıkmasına karşın üçüncü bir Adli Tıp Kurumu raporu istenmesi hukuka olan güvenimizi zedelemektedir. Bu durum insan haklarına aykırıdır" diye konuştu.