FÜSUN DEMİREL'İN LİNÇ EDİLMESİNE İLK DİRENİŞ
Artık 12 Eylül Faşist dönem sürecini bile aratmayacak düşünce düşmanlığı linçleri başladı.
Cumhuriyet'te pazar günü yayımlanan söyleşisinde "Gerilla rolünü oynamak isterdim" sözlerini kullanmasının ardından sosyal medyada lince uğrayan, rol aldığı ATV dizisi 'Aile İşleri'nin kadrosundan çıkarılan Füsun Demirel'e Oyuncular Sendikası ve Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali'nden destek geldi.
MAHALLE BASKISI AÇIK FAŞİZMİ TARİF EDİYOR
Bir oyuncunun herhangi bir rolü canlandırmasının bile teröre destek olarak algılanması daha da kötüsü suçlanması Türkiye'de AKP İktidarı faşizminin hangi boyutlara kadar geldiğinin önemli bir eşiği haline geldi.İşin daha da acı yanı ise bu gelişmeye karşı gelen duruşların zayıf ve cılız olması. Füsun Demirel ile aynı işi yapan diğer sanatçlıarın bir çoğunun Demirel'e yapılan lince karşı sessizliği açıklanabilir değil. Bu nedenle sendikanın olup bitenlere karşı gösterdiği direnci, oalabildiğince duyurarak destek vermek gerekiyor. İşte ayrıntılar
FÜSUN DEMİREL YALNIZ DEĞİLDİR
Oyuncular Sendikası adına yapılan açıklamada, başarılı oyuncunun dizideki görevine tek taraflı olarak son verilmesi kınanırken, Filmmor'un sosyal medya hesaplarından paylaşılan mesajda da "Füsun Demirel yalnız değildir" dendi.
İŞTE CUMHURİYET'TE YAYINLANAN AÇIKLAMA
“Oyuncular Sendikası oyuncuların çalışma koşullarını iyileştirmek için çalışmalar yürütmekle yükümlüdür. Bu çerçevede yaptığı faaliyetlerden bir tanesi de, oyuncu sözleşmelerinin hukuka uygun bir şekilde yapılmasını sağlamaktır. Sendikamızın sözleşmeler konusunda yürüttüğü genel faaliyetlerin yanı sıra üyelerimiz dilediği takdirde dikkat edilmesi gereken konular hakkında sendika avukatlarımızdan görüş alabilir, sözleşmelerini haklarının bilincinde olarak düzenleyebilirler. Bununla beraber maalesef hâlâ sözleşmelerimizde hukuka aykırı birçok maddenin dayatılması ile karşı karşıya kalıyoruz. Üyemiz Füsun Demirel'in sözleşmesinde yer alan hukuka ve insan haklarına aykırı maddeler nedeniyle işine tek taraflı olarak son verildi. Bu ve bunun gibi maddeler sadece Füsun Demirel’in sözleşmesinde değil hemen hemen tüm sözleşmelerde yer almaktadır.
“Demokratik bir ülkede her vatandaşın hakkı olduğu gibi, üyemiz de duygu ve düşüncelerini paylaşmıştır. Bu bağlamda üyemiz Füsun Demirel hakkında çıkan haberlerin çarpıtılmasından sonra kendisinin yapmış olduğu son derece samimi açıklamaların tekrar gözden geçirilmesini temenni ederiz.”
Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali ise şu açıklamayı paylaştı:
“#FüsunDemirelYalnızDeğildir
“Füsun Demirel’in mesleğini icra etmekten başka bir anlam taşımayan sözlerini çarpıtarak ona tehditler yönelten, eleştiri kisvesi altında onu itibarsızlaştırmaya çalışan kişi ve grupları ve yarattıkları hezeyanı şiddet örneği olarak değerlendiriyoruz.
Füsün Demirel bir oyuncu ve bir gazete röportajında oynamak istediği bir karakterden söz etti. Malum oyuncular rol icabı öldüklerinde ölmez, katil olduklarında öldürmez, diktatör olduklarında demokratik haklarınızı çiğnemez ya da çete reisi olduklarında banka soyup uyuşturucu ticareti yapmazlar. Bu karalamaların ciddiye alınmaması ve bu karalamalar nedeniyle Füsun Demirel’in kişiliğine yöneltilen her türlü hakaret, tehdit ve tacize karşı yetkililerin önlem alması gereğine de dikkat çekeriz. Bu karalama sonrası Füsun Demirel gibi iyi bir oyuncuya sahip çıkıp haklarını koruması gereken yapım şirketinin, sözleşmesine tek taraflı olarak son vermesini de kınıyoruz.
“Kâh 1999 Marmara Depremi sonrası Gölcük Kadın Çadırı’nda, 8 Mart’ta France Rame-Dario Fo Kadın Oyunları’nı oynarken, kâh bir kadın yönetmenin ilk kısa filminde hep yanında, yanımızda olan yol arkadaşımız Füsun Demirel elbette yalnız değildir, tabii ki yanındayız. Bu hezeyan halinden kaygı duyuyoruz. Herkesi dinlemeye, anlatmaya ve dayanışmaya davet ediyoruz.”
Kaynak: