İbrahim Karamemet
CHP ve SON 1 AY
Bugün 9 Mayıs 2015. Genel seçime tam 30 günden az var. Bir ay diyelim. Ben sandık güvenliği konusunu yazmaktan usandım ama, görüyorum ki, halâ gerek var. Sandık ve seçim sonuçlarını güvensizleştireceğinden şüphelenilen parti AKP. Bu şüphe makul şüphenin de ötesinde. AKP nin karşısında teşkilatı oturmuş iki muhalefet partisi var. Kadim ve ana muhalefet partisi CHP ve kuvvetli teşkilâtı ve mitinglerde “öl de ölelim” sloganı atan bir tabana sahip MHP. MHP nin ne yaptığını pek bilmiyoruz, o biraz kapalı kutu. CHP bu konuya canla başla sarıldığını söylüyor. Ancak bu güne kadar oylarına sahip çıkmayı başaramadılar. Umarız bu kere, bu hayati seçimde bunu başarırlar.
Ancak;
CHP nin bugüne kadar yaptığı çalışmalar konusunda yaptığı açıklamalar hep merkezi elektronik seçim sisteminin kontrolü üzerindeki gerçekten çok kapsamlı çalışmalar üzerine. O kadar ki, dediklerine göre adeta elektronik seçim veri sistemini genel merkezde bire bir takibe alacak bir sistem yaratmışlar. Büyük başarı ancak, büyük yanılgı.
Çünkü;
Bu yeterli değil. Bu kontrolün ancak başlangıcı olabilir. Çünkü, bu sistemin güvenilir olmadığı ve oynamalara açık olduğu bilimsel olarak kesinleşmiş. Çünkü, Almanya ve Yunanistan olmak üzere birçok ülke artık bu sistemi kullanmıyor. Çünkü, seçim hiylelerinin dişe dokunur büyük bölümü bu sistemde yapılıyor. Sandıktan ile, ilden YSK ya gelirken yolda veya daha sistemin başında oluyor ne oluyorsa. Sen takip etsen ne olur ki.. Yapılan manüplasyonu görür, takip edersin ancak bir sonuç alamazsın. Son mahallî seçimlerde olduğu gibi ancak ahlanır vahlanırsın. Ankara gibi merkezde otuzbin oyu kaptırırsın.
Denetimin aslı sandık başında başlar ama, orada bitmez. Önemli olan sandığı bir saniye bile boş bırakmamaktır. Ama bu da yetmez çünkü bu daha işin başlangıcıdır. Güzel, siz elektronik sistemi takibe alın. Ama bir maniplasyon gördüğünüzde ne yapacaksınız? Tabii ki, itiraz edeceksiniz. İyi de nasıl?. Bağırıp çağırmakla olmuyor bu iş. Seçim yasasına göre bir veri bir kanıt ileri sürmek gerekiyor. İşte işin püf noktası bu. Bu kanıt yalnız ve yalnız ıslak imzalı, ıslak mühürlü sandık sonuç tutanağıdır. Bu elinizde olmazsa hiçbir hukuki itiraz gerekçeniz olmaz. Öyle sandığın başını beklemekle, cep telefonuyla fotoğraf çekmekle falan olmaz bu iş.
Bu belge somut veri olarak yani, sandık kurulunun bütün üyelerinin ıslak imzası ve resmi mühürüyle kâğıttan bir vesika olarak elinizde olmazsa hiçbir şey yapamazsınız. Bu güne kadar olduğu hiçbir itirazınız kanunen kabul edilmez. Peki, yapılacak iş nedir?
Yapılacak iş;
Her bir sandığın başında, biri partinin sandık delegesi en az iki kişinin seçimin sonuna kadar bir saniye bile sandığı boş bırakmadan gözlemesi, bir yanlışlık varsa müdahale etmesi gerekir. Bu biiir.. Bu zor bir iş ama, eğer iktidara talipseniz bunu yapmak zorundasınız. Bunu yapamıyorsanız ülkeyi de yönetemezsiniz. Ama asıl iş bundan sonra. Bu delegelerin tekrar ediyorum, ıslak imzalı ve mühürlü sandık sonuç tutanağını alıp partisine getirmesi gerekir. Şarttır. Evet bir kâğıt parçası. Ama işin aslı budur. Öyle, birçok kere şahit olduğum gibi, ben gördüm vallahi sonuç şöyleydi, bak fotoğrafını da çektim demekle olmaz bu iş. Ancak bundan sonra merkezi elektronik sistemin kontrolü bir işe yarar.
Oy sayılarında bir oynama görüldüğünde sırasıyla ilçe, il ve Yüksek Seçim Kurulu’nda itirazlar başlar. Tabii, elinizde belgeniz, o kâğıt parçanız varsa. O yoksa boşuna itiraz edersiniz. Bu noktada ikinci önemli konu o belgenin(o kâğıt parçasının) iyi saklanması elde tutulması ve itiraz mercilerine zamanında ulaştırılmasıdır. Burda adeta elektronik hızla yarışmak gerekir. Bu iş de parti teşkilatına ilçe ve il merkezlerine düşer. Bu belge(o çok değerli kâğıt parçası) elde tutulabilirse bir sonuç alınabilir. İşte o zaman o büyük elektronik gözleme sisteminizin verdiği uyarı bir işe yarar. Bu da zor bir iştir ama, yapmak zorundasınız. Yoksa bütün çabalar boşa gider.
CHP bütün engellemelere rağmen çok başarılı bir seçim kampanyası yürütüyor. Ama, malesef bugüne kadar somut olarak yaşadığımız bir gerçek var. Mevcut ortamda seçimde başarının yolu kampanyanın başarılı olmasından çok, sandığı güvene almakta yatıyor. CHP bence bu son bir ayda canla başla bu konuya eğilmeli ve tam kapise eğitilmiş elemanlarıyla sandık başından resmi sonuçlar ilân edilene kadar etkin kontrolü bırakmamalıdır. Olası itirazlar için gereken belgeleri elde etmek ve elde bulundurmak konusunda titizlik göstermelidir. Ancak o zaman milli irade, gerçek milli irade ortaya çıkar. Demokrasiyi önemsediğini söyleyen bir parti için bu birincil görevdir.