Çevreciler seslerini yükseltmeye başladılar

AKP iktidarı tarafından 12 yıldır sürdürülen çevre katliamına tüm Türkiye'de gösterilen tepkiler giderek büyüyor. Yurdun 4 bir tarafında uygulanan plansız baraj ve maden sahası tahsisi uygulamalarına karşı vatandaşlar örgütlenmeye ve seslerini yükseltmeye başladılar. Bu gün de Çanakkale ve Giresun'da yine protesto gösterileri yapıldı.

3 GÜNDÜR KAZDAĞLARI ETEĞİNDE KAMPTALAR

ÇANAKKALE’nin Bayramiç İlçesi’nde, Kazdağları'nın kuzey yamaçlarında 3 gün önce kamp kuran çevreciler, altın madeni çıkarılmasını ve termik santrali protesto etti. Öte yandan,Giresun Fevzi Çakmak Mahallesi'nde bulunan Dereli Tepeköyü Kalkındırma ve Yardımlaşma Derneği önünde toplanan vatandaşlar 'Su hayattır satılamaz' ve HES karşıtı yazılar bulunan dövizler taşıdı. 

Kazdağları’nda 25-27 Nisan tarihleri arasında kamp kuran çevreciler bugün Evciler Köyü’nde 1500 çevre gönüllüsü ile bir araya gelerek, köylülerin açtıkları pazardan alışveriş yaptıktan sonra altın madenlerini ve Karabiga’daki termik santrali protesto etti. Protestoda 'Kazdağları’ndan defolun', 'Kazdağları bizimdir, bizim kalacak' ve 'Termik santrale hayır' sloganları atıldı.

DOĞAYA VE KÖYLÜYE HAKARET

Yeniköy Ekolojik Yaşam ve Tohum Derneği Başkanı Mustafa Ülgen yaptığı konuşmada, Kazdağları’nda altın madeni çıkarmanın doğaya ve köylüye hakaret olduğunu belirtirken yerin üstünün, altından daha değerli olduğunu söyledi.. Ülgen, dünyanın en güzel kirazları ve elmasının bu coğrafyada yetiştiğini ifade etti ve “Bu doğayı katletmeyelim” dedi. Yöresel müzik gruplarının sunduğu dinleti ve tiyatrocuların gösterileriyle coşan çevreciler, yöre halkına keşkek ve pilav ikram etti.

GİRESUN'DA AYAĞA KALKTI

GİRESUN’un Dereli İlçesi'nde yapılan Hidroelektrik Santrallerine (HES) karşı olan köylüler yürüyüş düzenledi.

Yöresel kıyafet giyen köylüler Orhan Yılmaz Caddesi ve Alpaslan Caddesi üzerinden ellerinde su güğümleri, yanlarında koyunları ve horozlarıyla sloganlar atarak Atatürk Meydanı'na geldi.

Dereli Aksu Vadisini Koruma Platformu Sözcüsü Bülent Aslan basın açıklamasını okudu. Aslan şöyle dedi:

"Yaşam alanlarımızın kendini yeniden üretmesinin en olmazsa olmazı Aksu Deresi’nin acımasızca yağmalanma süreci hiçbir engel tanımadan devam etmektedir. Yaklaşık 70 kilometre uzunluğunda olan derede tam 16 adet HES projesi bulunmaktadır. Bunların bir kısmı tamamlanmış, bir kısmı da inşaat halindedir. Anlaşılacağı üzere bize hayat veren Aksu Deresi’nin tümü doğal akış yatağından alınıp borulara hapsedilecektir. Binlerce yıldan beri vadiye ve bizlere hayat veren sular, büyük sermaye gruplarına peşkeş çekilerek başta insanlar olmak üzere bölgedeki bütün canlıların geleceğini tehdit edecek bir sürece girilmiştir. Su yoksa yaşam da yoktur. Yaşanan gelişmelerden duyduğumuz kaygı ve üzüntü ile beraber HES’leri kınıyoruz. Tüm HES projeleri iptal edilene kadar mücadelemize yılmadan devam edeceğiz."

CHP'Lİ BAŞKANDAN DESTEK

Eyleme katılan Giresun Belediye Başkanı CHP'li Kerim Aksu da HES’lerin enerjiye katkısının sadece yüzde 5 olduğunu kaydederek şunları söyledi:

"Hayat enerjiden değil sudan başlar. O bölgede yaşayan susuzluk çekiyor. Sermaye grupları HES’lerle sadece suyu değil tüm bölgeyi ele geçiriyorlar. Zamanla bu enerjiyi yine orada yaşayan köylülere satacaklar. Birçok enerji yolları var. HES’ler daha avantajlı diye derelerimiz kurutuluyor. Dereler sadece haritada kaldı. Bu insanların ve doğanın yaşaması için HES’lerin biran önce son bulması lazım."

'ATALARIMIZ ORTA ASYA'DAN, SU OLMADIĞI İÇİN GÖÇ ETTİ'

Türkiye’deki çevre sorunlarıyla ilgili bütün eylemlere katılarak destek vermesiyle tanınan 'Don Kişot' lakaplı Osman Akkuş da yaptığı konuşmada, "Atalarımız Orta Asya’dan bu coğrafyaya orada su olmadığı için geldi. Buradakiler de 30- 40 yıl sonra belki köylerinden göç edecekler. Göç etmek istemeyenler tepki göstererek önlemlerini almaya çalışıyorlar." dedi.

Köylüler ise "Köylerimiz için geldik. Sularımız, topraklarımız kurudu, hayvanlarımız aç kaldı. Canlı kalmadı" ifadesini kullandı

Eylem, davul-zurna ve kemençe eşliğinde oynanan horonlarla son buldu.