Otuzlu yaşına gelmiş bir kadının sırf erken emekli olmak için ardı ardına çocuk doğurmaya kalktığını düşünsenize; emekliliğinin tadını çıkaracak hal kalmayacak ki kadında!

YEDİ ÇOCUK AZ, ON DÖRT ÇOCUK OLSUN
 
Kadınların doğurdukları her çocuk için iki yıl erken emekli olma hakkı alması kadınları Orta Anadolu'nun her yerine yayılmış tavuk çiftliklerine çevirecek. Çabuk yumurtlasın diye piliç düzeyindeki canlıları bir anda tavuk düzeyine getiren ve yumurtlatan anlayış, şimdi kadınlar üzerinde uygulanacak.
 
Dünyanın hiçbir yerinde uygulanmayan böylesi bir fabrikasyon modeli, yakında bizim TBMM'mizde gündeme gelecek, Bakanlığın hazırladığı kanuna göre; kadınlar 20 yılda 7 çocuk yapıp neredeyse hiç çalışmadan emekli olabilecek.
Erkekler elbette hem zevki uğruna hem de para kazanmak uğruna karısının sürekli doğum yapmasını isteyecektir. Kadın, ne kadar doğurgan olursa olsun, bir süre sonra "portakal posasına" dönecek, kısa süre içinde de tüm kadınsı özelliklerini yitirecek, bu aynı zamanda kadının erken ölümüne de neden olacaktır.
 
Otuzlu yaşına gelmiş bir kadının sırf erken emekli olmak için ardı ardına çocuk doğurmaya kalktığını düşünsenize; emekliliğinin tadını çıkaracak hal kalmayacak ki kadında!
 
Yedi  çocuk doğurması kadını ruhen ve bedenen tüketecek, çocuklarını doyurmakta veya onlara bakmakta bile güçlük çekecektir. Sadece doğurmak olarak mı algılanıyor annelik? Bir çocuk nasıl yetişiyor? Ne kadar büyük bir emek gerektiği gerçeği yok mu sayılıyor?  Doğurmak mı yoksa layığıyla büyütmek mi önemli olan? Yarı aç yarı tok elinde bir kuru ekmek sokakta kendi başına mı büyüyecek bu çocuklar. Tek bir anne baba ama 7 çocuk; düşünsenize hangisinin ruhsal, düşünsel, bedensel ihtiyaçlarına yetişebilirsiniz ki adam gibi layığıyla?
 
Bunun altında yatan, ciddi nüfus artışı sağlamak ve bilinçsiz, eğitimsiz genç nüfusun var olan sistemi desteklemesi için yeni oy potansiyeli haline getirilmesi olamaz değil mi?
Sonuçları şimdiki sistemi etkileyecek düşüncesi hakim olabilir mi?
Kadınların kendilerini kuluçka makinesi gibi gören bu sistemden ve tabii eşlerinden koruması gerek. Gerek de bir de gerçekler var son 5 yılda öldürülen kadın sayısı 6099..!  Daha dün üç kadın daha eşi tarafından öldürüldü.  Medyaya  yansımayan, haberdar olmadığımız niceleri var kim bilir...  Dünyada 213 ülke arasında "erkeklerce öldürülen kadın Sayısı"  ile 1. sıradayız... Kadın cinayetlerinde dünya birincisiyiz, Çocuk taciz ve tecavüzlerinde dünya ikincisiyiz, tecavüzlerde dünya dördüncüsü,  çocuk gelinlerde dünya üçüncüsüyüz, acaba Diyanet İşleri Başkanı, tüm bu vahim tablodan rahatsız oluyor mu?


https://twitter.com/aiklimbayraktar