Tüm Türkiye'de sevenleri nefesini tuttu, İçişleri bakanı, Emniyet Müdürü, İstanbul Valisi ve diğer tüm yetkililer Başbakan’ın uyanmasını, bir açıklama yapmasını bekliyor.

Barboros Şansal herkesin tanıdığı bir moda tasarımcısı, sanatçı, TV programcısı. Ayrıca yine hepimiz biliyoruz ki, o yurtsever bir eylemci. Gezi Parkı direnişinin neredeyse her boyutuna destek veren, öne çıkmaktan korkmayan,  fikirlerini söylemekten korkmayan, sinmeyen, sindirilemeyen bir güzel insan örneği.

Ve o Barbaros Şansal ileri demokrasi ülkesi Türkiye’de, neredeyse 12 saattir kayıp. Hiç kimse nerede olduğunu net olarak söyleyemiyor. 

İstanbul’un göbeğinde Sarıyer’de ki evinden, hem de Halk TV kanalında canlı bir yayına telefon ile bağlanmasının ardından sır oldu.

Halk TV spikeri Lale Özan Arslan’a, kapısını sivil polislerin çaldığını, göz altı için geldiklerini, internetinin aniden kesildiğini ve iletişim zorluğu yaşadığına dair mesaj atıyor ve ardından bir anda kayboluyor. Ve tam 12 saattir hiç kimse Barbaros Şansal’a ulaşamıyor, ne olduğunu bilmiyor.

Medya duyumlardan hangisine inandıysa onu yazarak rezalet bir habercilik sınavı veriyor. Medya olmayanların zaten umurlarında değil, Barboros Şansal. Onlar birbirinden zengin dizi ve belgesellerine devam ediyor. Haberleri olmadı kaybolduğundan.

Tüm Türkiye'de sevenleri nefesini tuttu, İçişleri bakanı, Emniyet Müdürü, İstanbul Valisi ve diğer tüm yetkililer Başbakan’ın uyanmasını, bir açıklama yapmasını bekliyor.

Neden? Çünkü o demedi mi “Dünyanın neresinde bir Türk Vatandaşının burnu kanasa, biz ona sahip çıkarız.” Gerçi daha önce Barbaros Şansal’ın burnunu kırdılar, sahip falan çıkan olmadı ama şimdi durum ciddi.

Ortadan kayboldu. Akıbetini kimse bilmiyor. Birileri göz altında diyor, avukatlar, yakınları sorduk, "bizde değil dediler" diyor. 12 saattir sevenleri  #BarborosŞansalNerede tagı ile sosyal medyada herkese soruyor, fakat yanıt alamıyor.

Kısaca herkes Başbakan Erdoğan’ı bekliyor. Biz onun emir verip açıklama yaptırmasını beklerken ihtimallere bir bakalım.

Gözaltında olma ihtimali;

En son yazdığı mesaj doğruysa, gözaltında olma ihtimali çok yüksek.

Öyle ya İstanbul’un göbeğinde tanınmış bir kişiyi devletin polisinden başka kim gelip götürebilir. İnternetini keser, telefon iletişimini kısıtlar. Üstelik te her gün onlarca hükümet aleyhtarı eylemcinin göz altına alındığı bir devirde. Ve bir anda ortadan nasıl kaybolabilir, karakolda yok, emniyet müdürlüğü bizde değil diyor, her  kim ararsa şu numaradayım çekinmeyin diyen Vali’de ortadan yok oluyor.

Bu olsa olsa devletin işi diyorsunuz. Ama devlet bu konuda neden çıkıp da bir açıklama yapmıyor, ona akıl erdiremiyorsunuz?

Peki neden? Soruşturmanın gizliliği kararı mı var? Barbaros Şansal devletin köküne dinamit koymak için, silahlı örgüt kurmuş, çete oluşturmuş, lideri yakalandı, üyeleri kaçmasın diye Savcılık Mahkemeden gizlilik kararı mı aldı? Bilemiyoruz. Benzeri durumların sürekli yaşandığı bu ülkede bu ihtimal çok kuvvetli. Yani her an bir yetkili çıkıp bu doğrultuda bir beyan da bulunabilir. Başbakan’dan izin çıksın açıklamak kolay.

Kaçırılma İhtimali;

Yakın arkadaşlarına dayandırılarak yapılan haberlerde bu ihtimalde var. Üstelik birkaç haber sitesi yine diğer birkaç haber kuruluşunun, birkaç duyuma dayandırdığı bilgileri kaynak göstererek, Barboros Şansal’ın, sivil polis süsü ile kaçırılmış olabileceğini yazıp çizmiş durumda.

Yabana atılır ihtimal değil.

Çünkü Barbaros Şansal evinin önünde, “tekbir getiren” kişilerce daha önce darp edilmiş ve ağzı burnu kırılmıştı. Kısaca onu sevmeyenlerde var. Ayrıca düşüncesini saklamayan, her yerde iktidar, zorba, demeyip baskıyı, adaletsizliği, yolsuzluğu, hukuksuzluğu eleştirmekten çekinmiyor arkadaş. Ortadan kaybolmasını isteyen çok fazla yandaşın olmaması olanaksız görünüyor. Sevenler de en çok bu ihtimalden korkuyor zaten. Kurtlar sisli havayı sever. Hazır ortalık toz dumanken kayboluverse, bulanamasa ne güzel olur birileri için. Ama daha hiç bir şey net değil. O kadar çok soru var ki, yanıtı olmayan. Bu ülkede 20 yıldır akibetleri ne olduğu açıklanmayan o kada çok faili meçhul olay var ki? İnsan soruyor ister istemez. O günlere geri mi dönüyoruz. Daha iki ay içerisinde nasıl öldürüldüğü belli olmayan 5 gencecik insan var. Üstelik insanların gözü önünde öldürüldüler. Gözünü hatta dilini kaybeden onlar, yaralanan binler var. Failleri kimler nerede? bilemiyoruz henüz. Barboros Şansal'ın kaybolmasında da çok soru var haliyle. Biz en çarpıcı olanlarını soralım.
 
Tüm ihtimaller için sorular;

En kuşkulu soru şu.

Barboros Şansal ile iletişim kesildikten  (Bizde ulaşamadık telefonuna) yaklaşık  2 saat sonra hesabından bir tweet atıldı.

İŞTE O TWEET



Bu onun hesabından atılmış son tweet. Anlamı kendinden menkul. Fakat Barbaros Şansal’ın tüm tweetlerini incelediğimizde, onun hiçbir zaman büyük harf kullanmadığını anlıyoruz. Sadece bu tweet de “NOT” demiş.

Soru şu; Bu tweeti o atmadıysa kim attı? Ve anlamı nedir? 

Ortadan kaybolmadan yarım saat önce ki attığı tweetlerde ilginç olanlar var.

CNN’de izlediği bir programa sinirleniyor ve Halk TV, Hakan Aygün’e mesaj gönderiyor. “Beni halk TV ye bağlayın bu uyuşturucu işini anlatayım da sallayalım Türkiye’yi diyor. Uyuşturucunun hası Sapanca’da yetiştiriliyor” diyor. Böyle birkaç uyuşturuculu tweetler atıyor. Halk TV’ye bağlanıyor ama konu Taksim’de ki olaylar ile kalıyor. Hemen ardından sivil polisler geldi mesajı.

Soru; Şansal gözaltında değilse bir uyuşturucu çetesinin organizesi ile kaçırılmış olabilir mi?

Ortadan kaybolmadan önce uyuşturucu ticareti ne ilişkin mesajlarından sonra en çok Taksim olayları ve polisle ilgili mesajlarını görüyoruz Şansal’ın.  “Gerçekten mübarek gece.bir diktatörün sonu!” ile başlayan politik eleştiri iğnelemesi ardından, sıra içişleri bakanı Muammer Güler, Vali Mutlu, Emniyet müdürü Çapkın’a geliyor.

Şansal takipçileri ile mesajlarken, onlara da şaka yollu göndermeler yapıyor.

Soru; Bu göndermeler üzerine, iktidar kesimin artık alıştığımız tavrı olarak “ Alın şunu içeri de, bir gösterelim gününü, diğerlerine de ders olsun” emri verilmiş olabilir mi?

Barbaros Şansal, hepimizin bildiği gibi, çok renkli bir kişiliğin insanı. Üstelik o korkusuz bir muhalif eylemci.  Bu sır olayın nedenlerini ve soruları çok fazla çoğaltmak mümkün aslında. Ama bu bilinmezler ile, 10 yıldır adım adım tüm ülkenin içine atılmaya çalışılan karanlığın ne demek olduğunu daha net görebiliyoruz.

Olayın sonunda hangi ihtimal olursa olsun Barbaros Şansal’ın, kimliği üzerinden yine sindirilmeye, yine korkutulmaya ve yine direnişin boşuna kırılmaya çalışıldığını anlayacağız. Umarım Barboros Şansal'ımıza sağ salim kavuşuruz.