ALTIN PORTAKAL'DA ÖDÜL GECESİ
ANTALYA Büyükşehir Belediyesi’nce bu yıl 51’incisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül gecesi Antalya EXPO Center’da, kırmızı halı seremonisiyle başladı.51’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal...
ANTALYA Büyükşehir Belediyesi’nce bu yıl 51’incisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül gecesi Antalya EXPO Center’da, kırmızı halı seremonisiyle başladı.
51’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül gecesi Antalya EXPO Center’da başladı. Aralarında Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’nun da bulunduğu davetliler, Cüneyt Arkın, Hülya Koçyiğit gibi Yeşilçam’ın unutulmaz isimleri ve festivalde yarışan filmlerin ekipleri, kırmızı halıdan yürüyerek törene geldi.
Kırmızı halının en fazla dikkat çeken ismi Hollywood’un aksiyon-dövüş filmlerinin efsane isimlerinden Jean-Claude Van Damme oldu. Van Damme, Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne, Azeri asıllı Rus işadamı Mardan Palace Otel’in sahibi Telman İsmailov’la birlikte geldi. Sempatik tavırlarıyla dikkat çeken oyuncu kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen hiçbir ismi kırmadı.
Festivalin kırmızı halısında Kobani de unutulmadı. Onur Ünlü’nün yönetmenliğini yaptığı ‘İtirazım Var’ filminde yer alan oyuncu Büşra Pekin, elbisesinin göğsüne ‘Kobane’ yazılı çıkartma yapıştırırken ‘Çekmeköy Underground’ ekibi de halıdan zafer işaretleri yaparak geçti.
51’inci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin kapanış gecesi Korhan Abay’ın sunumuyla kırmızı halı töreninin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in konuşmasıyla başladı. Festivalin ödül gecesinde kazananın Türk sineması, sanat ve sanatçılar olduğunu belirten Türel, "Okuduğum birçok yorumda jürilerin işinin zor olduğu yazıyor. Dar zamanda bu düzeyde yarışmaya sahne olmasından gurur duydum” dedi.
Antalya’nın 10 Ekim’de başlayan festival haftası boyunca sinemaya doyduğunu, sinemayı ve sanatı yaşadığını belirten Başkan Türel, şunları söyledi: "Antalya’yı birkaç yıl içinde dünya sinema endüstrisinin üretim merkezlerinden biri yapacağız. Antalya tam anlamıyla bir sinema şehri olacak. Antalya’yı güneşi, doğal film stüdyosu özelliği, tarihi ve doğa zenginliği ve yeni film stüdyolarıyla dünya tanıyacaktır. Film platoları, laboratuvar, kostüm bankalarımızla maddi ve manevi desteklerimizle yönetmen ve yapımcıları sadece festival için değil, film çekmek için Antalya’ya davet edeceğiz. Onlara bir çağrım var, Antalya’da bir ev alın bir ayağınız, inşallah burada olacaktır, burada olmalıdır."
Türkiye’de artık hoşgörüsüzlük ve peşin hükümlerin, olmayacak bir yerde dahi insanlarını karşısına çıktığını kaydeden Menderes Türel, "İletişim diyalogla çözümlenebilecek birçok sorun bu nedenle çözümsüz büyük bir soruna dönüşebilir. Mahallelerimizi birbirimize kapattık. Birbirimize el değil dil uzatıyoruz. Fakat sinemanın eleştiri dili hoşgörüye açılan gönül kapısı olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Türkiye’de siyaset ve medya dilini keskin bir kılıca dönüştürdüğünü savunan Başkan Türel, şunları söyledi: "Salonlarda kılıç gibi kullanılan dil, mermi gibi kullanılan sözler sokakta gerçek mermiye, bıçağa dönüşmektedir. Öfke dili sokaklarda kan dökülmesine neden olmaktadır. Bu ortamda sevgi diline, kardeşlik diline sanatın diline ihtiyacımız var. Sanat dünyası sevgi kalelerinden birisidir. Siyaset muhakkak sanatçının da hakkıdır. Ama sanatın dili öfke dili olmalıdır."
Konuşmasında Nazım Hikmet’le Sezai Karakoç’u birlikte anan Türel, “Bunların bizi ancak birleştireceğini söylüyorum. Aksini düşünenler bilmeyenlerdir. Bizi bir ve beraber tutacak olanlar sizlersiniz” diye konuştu.
VAN DAMME’A ÖZEL ÖDÜL
Başkan Türel’in konuşmasının ardından sahneye Van Damme çıktı. Doğum gününde Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül gecesine katılan oyuncu, ilk defa Antalya’da olduğunu belirterek, “Burada olmaktan çok mutluyum sizler olmasaydınız ben olduğum kişi olmazdım” dedi. Konuşmasının ardından Başkan Türel, Van Damme’ya özel ödül verdi.
KOÇYİĞİT SAHNEDE
Gecede Festival Direktörü Elif Dağdeviren ise aynı zamanda ‘Susuz Yaz’ filmiyle festivalin bu yılki afişlerinde yer alan Hülya Koçyiğit’i sahneye çağırdı ve bu yıl ‘gelenekten geleceğe’ temasıyla hazırlanan festival afişi hediye etti. Koçyiğit, “Türk sinemasının 100'ncü yılında 100 yılın en unutulmayan filmi Susuz Yaz’da rol almış olmak paha biçilmez bir değer” dedi.
Türk sinemasının tek kameralı dönemden dünya teknolojisini kullanan ve dünyanın çeşitli festivallerinde ödüller aldığı bir noktaya ulaştığını belirten Koçyiğit, yeni sinemacıları desteklediğini söyleyip, "Aynı sevgi ve saygıyı Yeşilçam için de bekliyorum” diye konuştu.
Kaynak: