"Yargıtay tarihinde dün karar aşamasındaki Şike Davası’nı da etkileyen süpriz bir yenileme seçimi yaşandı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın da sanıkları arasında olduğu Şike Davası’nın temyiz incelemesini yapacak olan Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin Başkanı değişti. Dairenin 4 yıllık Başkanı Ahmet Ceylani Tuğrul yenileme seçimini kaybetti ve yerine daire üyesi Bahri Demirel seçildi. "

Görüldüğü gibi aniden yapılan bir seçim, arkasından durup durup aniden açıklanan bir karar. Yine birilerinin rüyasına "ak sakallı dede" girmiş olmalı. Biz bu konuya yine döneceğiz. Ben Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım olayını başından beri memleket meselelerinden asla ayırmadım. Zaten kendisi de ifade etti çok güzel bir şekilde. "Memleket elden gidiyor kardeşim ne şikesi?"  

Olup bitenleri biliyorsunuz. AKP ve Erdoğan büyük bir çıkmazın içerisinde. İktidardan düşerse bu ülkede artık hiç şansı olmadığını kendisi de biliyor. Bu nedenle krizi, " iktidar erkinin" elinden ne gelirse onu yaparak yönetiyor. Zaten başka şekilde çıkamazdı içinden. Ama bu günden sonra olacaklar çok önemli. Bu nedenle Fenerbahçe üzerinden de yürütülecek olan yeni gelişmelere ve sonuçlarına gelmek istiyorum ben.

ERDOĞAN'IN  GÜNCEL SLOGANLARI
 

 

 

 

 

 

Bu liste uzar gider. Burada direkt suçlanan da bellidir. Artık net olarak adı, kimliği zikredilmiştir. Suçlu “Fethullah Gülen Hareketidir.” Hareket 11 yıl hiç sesini çıkarmadan AKP yi desteklemiş, İktidara gelmesinde ve kalmasında büyük katkı sağlamış ama 16 Aralık'ta aniden vazgeçmiş 17 Aralık'ta da yıkma eylemine girişmiştir. Özeti budur yakınmaların.

Bakan çocukları, Banka Müdürü evlerinden tomar tomar paralar çıkmış, fotoğraflar, ses kayıtları, ayan beyan görüntüler Türkiye’ye saçılmış, “Takke Düşmüş Yolsuzluğun Keli Ortaya Çıkmıştır”.  İktidar ve Başbakan böyle krizleri göğüslemeye aşılıdır. Derhal bildik planlar yenilenir ve şunlar yapılmalıdır.

Önce yargı kararları uygulanıyormuş gibi yapılır. Ayan beyan saçılmış delillerin suçlusu görünenler Bakanlıktan alınır, diğer bir kaç kişi ise içeriye atılır. Ama "arkanızdayız siz apaksınız biraz yatıp çıkacaksınız o kadar" teminatı da sözel olarak verilir. Ve gazetelerde tüm öteki mahkumlar gibi ziyaretçileri gelir gider mahkumlara.

1-Emniyette görevden almalar. (Gezide kahraman, yolsuzlukta çeteci olanlar)

2-Yargıda büyük değişiklik (Kararları 11 yıldır övülen Hakim ve Savcıları görevden alma)

3-En büyük delil kaynağı olan İletişim başkanlığında değişiklik.(Dinleme kayıtlarının direk kontrolünü sağlayacak yasal düzenleme desteğinde) TIKLAYIN AYRINTILARI GÖRÜN

4-Yapılanları yasalara uydurma (HSYK ve hâkim savcı yasalarında jet düzenlemeler. Yüzlerce hakim ve savcıya yer değiştirme)

5-Propaganda ( Mazlum ilan edilme, suçlu bulup teşhir etme, Millî güvenlik gerekçeleri ileri sürme, halkın bilgiye ulaşmasını engelleme, basını sindirmeye çalışma)

6-Ve son olarak da bozulan siyasi sicili onarma ve aklanma operasyonu. (ilan edilen suçluyu topluma benimsetme, Siyasi söylemde değişiklikler.* Örneğin Silivri’de yatanlar Suçsuzdur, Fenerbahçe’ye haksızlık edildi, Barış istemiyorlar sloganları.*)

Erdoğan yerel seçimlerde mutlaka başarılı olmak zorundadır. Hep söylediği “ben seçilerek geldim, istediğimi yaparım.” düzenini sürdürebilmek için sandıktan çıkmaktan başka yolu yoktur. Tek seçeneği budur. Bu sonuca ulaşmak içinse şunların yapılması gerekmektedir.

TSK’yı Biz Değil Cemaat Hapse Tıktı DİYECEKLER; 

Başta TSK üzerinden yapılan Silivri yargılama skandalını Cemaat yargıçlarına ve emniyetine yıkıp şu anda gerçekleştirdiği operasyonları aklamak. Ve 11 yıldır olup bitenler içinde “Bizi de uyutmuşlar” söylemi geliştirmek. (Bu iddiamın kanıtı Bakan ağzından söyle kaçırıldı, bilerek, ” Darbe suçlusu olarak 5-10 kişi vardır diğerleri suçsuz yatıyor”)

Bu slogan ile BDP ve Kürt vatandaşların gönlü kazanılırken seçimlerde “AKP’den başka süreci götürecek parti yok diyen” BDP’yi ve HDP’yi arkasına alarak liberal ve kimi sol kesimlerin desteğini kaybetmemek. Yapılan anketlerde AKP hala Güneydoğu’da 1. Parti. Bu yüzden bu söylem AKP için çok önemli. Bu iddiamın kanıtı ise durduk yere “beğenin beğenmeyin Öcalan Kürt Halkı’nın lideridir” diyen AKP’li bakandır.

Cemaat Dış Güçlerin Emrinde DİYECEKLER; 

Gülen’in ABD’de yaşıyor olmasını ve yurt dışı okullarını 11 yıldır öve öve bitirmediklerini anında unutarak, Çete ve Haşhaşî ilan ettikleri Fethullah Gülen'i dış güçlerin emrinde olarak gösterip millî değerleri hassas kesimlerin desteğini almayı hedefleyecekler. Kanıtı Başbakan’ın bizzat Türk Dışişleri Mensuplarına verdiği emirdir. Bunları görev yaptığınız ülkelerde yönetime teşhir edin”

Fenerbahçe taraftarının gönlünü kazanmak için yıllardır yazıp çizilen Fenerbahçe üzerinde ki siyasi oyunların tamamını Cemaat’in üzerine yıkıp, bu büyük camiayı kazanmak. Kanıtı baştan da belirttiğim gibi gündemin ortasına bomba gibi düşen Aziz Yıldırım için verilen ve Başkanlıktan düşmesini sağlayacak Yargıtay kararıdır. Bu bir BİLİNDİK senaryodan başka bir şey değildir. Yargıtay beklemiş, beklemiş ve aniden kararını bu şekilde açıklamıştır. AKP bu kararı Cemaat Yargıçları aldı diyecekse, camiaya yüzlerce görevden aldığı hâkim içerisinde bu hakimleri görememiş midir? Yoksa tıpkı Silivri Mahkûmlarına önerdiği gibi Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe için akibeti belirsiz bir “Yeniden Yargılama mı"? önerecektir?

CHP’yi Cemaat Destekliyor DİYECEKLER; 

AKP’nin en çok kullanacağı bu slogan şimdiden tutmuşa benziyor. Yakın geçmişte AKP ve Cemaati kıyasıya eleştiren kimi sol kesim Siyaseti ve onların medya organlarını izleyin isterseniz. AKP’yi unuttular sadece Cemaate ve CHP’ye vuruyorlar. Hani "AKP FAŞİST" diye manşet atanlar, şimdi nerede? Ben AKP’nin bu kesimler ile ittifaka bile gireceğini düşünüyorum seçimlerde.

AKP ne yapıp ne edecek ve Silivri mahkumları için bir yol icat edip salıverecektir. Ama bu projeyi öyle hayata geçirecektir ki seçimlerde Silivri Mahkumlarını destekleyen herkes AKP’ye oy verecektir. AKP öyle bir şekilde çözüm önerecektir ki bu öneriyi sadece CHP dışı sol kesim, BDP ve kendisi isteyecektir. Ama maalesef yasal düzenleme seçimlerden sonraya kalacaktır. AKP ye oy verirsek Silivri Zindanlarında sadece 5-10 kişi kalacak içimiz rahatlayacaktır.

Aynı şey Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe içinde geçerlidir. Yarından tezi yok AKP Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe’ye büyük haksızlık yapıldı şarkılarına başlayacaktır. Kahrolası Cemaat Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım düşmanıdır ama AKP bu işi de düzeltecektir. Seçimlerde desteklerseniz.

AKP kendi başarılarını AKP'nin varlığına bağlamış olan BDP ile ittifak yaparak Güneydoğu'da gücünü korumaya çalışacak. Aynı zamanda Cemaat CHP'yi destekliyor sloganı ile 11 yıldır göklere çıkardığı ve şimdi çete ilan ettiği Gülen üzerinden CHP dışı sol kesimleri kendi arkasına yada tarafsız kalma yoluna itecek. Bunu şimdien başarmış bile sayabiliriz. Bakın o kesimlerin yayın organlarına, TV'lerine Haber Sitelerine göreceksiniz. Yakın geçmişte "Faşist AKP" manşetlerinin yerini, CHP ve Cemaate saldırı söylemleri almış durumda. (Bu konuya ayrıntılı olarak geleceğiz yine)

Sonuç olarak uzun sürmeyecek 11 yıldır AKP’nin yanlış politikaları yüzünden inim inim inleyen halkın topyekûn kafası karıştırılacak, tüm geçmişin hataları sadece Cemaate yıkılacak, yolsuzluk yargılamasından tek bir mahkûm bile çıkmayacak, Erdoğan Cumhur adayı olacak. Türkiye’miz yine büyük hamleler ve çılgın projeler ile başarıdan başarıya koşacak. Bu yazdıklarımı saklayın. Bu güne kadar ne ön gördüyse çıkmış bir yazarın ahkamlarıdır. (Bakınız tüm önceki yazılarım)