AKP'den Almanya krizinde tarihi çark
AKP Hükumeti Erdoğan'ın aylardır sürdürdüğü gerginlik politikası sonucu Almanya'dan kopma noktasına gelen ilişkileri tamir için böyle af diledi.
Erdoğan'ın dış politikada "iyi polis, kötü polis" stratejisi sürüyor. Erdoğan'ın gerdiği ilişkileri başta Başbakan Binali Yıldırım olmak üzere hükumetin diğer üyeleri düzeltmek için inanılmaz bir gayret sarfediyorlar.
ALMANYA İLE GERGİNLİĞİN TARİHİ ZİRVESİ
Almanya ile ilişkiler artık o denli kötü bir hale geldiki AB içerisinde en büyük ticaret hacmine sahip olduğumuz ülke olan Almanya'nın şirketleri bile siyasi gerginliğin oyuncağı oldu. Öte yandan Almanya'dan peş eşe gelen ekonomik yaptırım açıklamaları Türk iş dünyasında ciddi tepkilere neden olunca, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türk hükümetinin terörü desteklediğini iddia ettiği Alman şirketlerle ilgili liste için 'bir daha böyle bir hata asla olmayacak' açıklaması yapmak zorunda kaldı.
HÜKUMET AÇIKLAMASINA BAKAN AĞZINDAN "HATA OLDU " AÇIKLAMSI.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türk hükümetinin terörü desteklediğini iddia ettiği Alman şirketlerle ilgili liste için "Sorumluluk makamında bir boşluktan kaynaklanan bir durum" dedi. Zeybekci, 'bir daha böyle bir hatanın asla olmayacağını' da ifade etti.
"SORUMLULUK MAKAMINDA BOŞLUK" DEDİ
İşte Denizli'de konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin o açıklaması;
"Sorumluluk makamında bir boşluktan kaynaklanan bir durum"
"Maalesef sorumluluk makamında bir boşluktan kaynaklanan bir durum. Almanya veya İnterpol aracılığı ile diğer ülkelere yansıtılmasında bir sorumsuzluk, bir anlık bir boşluk diyelim. Bununla ilgili düzeltmeler, düzenlemeler yapıldı. Bir daha böyle bir hata asla ve asla söz konusu olmayacaktır. Bu kapsamda Almanya'da gerek Dışişleri Bakanının gerekse Alman Ekonomi Bakanının söylemiş olduğu bazı söylemlere kesinlikle katılmıyoruz."
" HUKUMETİ KİM YONETİYOR DEDİRTEN" AÇIKLAMA
"Burada yatırım yapan şirketlerimizin başımızın üzerinde yeri vardır"
"Türkiye'deki doğrudan yabancı yatırımlar, Türkiye'ye gelip yatırım yapan, Türkiye'de bizimle beraber bu ülkenin kaderini paylaşmak üzere gelip burada yatırım yapan şirketlerimizin başımızın üzerinde yeri vardır. Artık onlar bizim için aynı kurallara tabi yüzde yüz Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde iştigal eden firmalardır."