AKP İLE MHP REFERANDUMDAN ÖNCE BÖYLE BİRLEŞTİ
3 yıl önce Erdoğan ve bahçeli'nin birbirlerine karşı yönelttiği ağır sulma ve küfüre kadar varan hakaretlerin ardından sağlanan uzlaşma sonucu Bahçeli'nin koşulsuz desteği ile referanduma giden başkanlık anayasası AKP ve MHP'nin birleşmesi ile sonuçlandı.
AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanlığı tarafından hazırlanan 50 sayfalık kitapçıkta, hem anayasa değişikliklerinin tam metni yer aldı hem de yeni sistem ile nelerin hedeflendiği anlatıldı. "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Genel Faydaları" başlıklı bölümde 7 madde yer aldı. Bu maddeler kitapçıkta şöyle ifade edildi:
KALICI SİYASİ İSTİKRAR: Seçimden mutlaka tek başına iktidar çıkacak. Siyasi istikrar kalıcı hale gelecek. İki seçim arasında (5 yıl) kesintisiz icraat olacak. Uzlaşma kültürü gelişecek. Hükümet kurulmama sorunu olmayacak. Hükümete güven oyunu millet verecek.
HIZLI VE ETKİLİ İCRAAT: Hızlı ve etkili yönetim; ekonomik büyüme, refah ve kalkınmanın garantisi olacak. Hızlı karar alan, hızlı icraat ve reform yapan, etkin bir yönetim modeli oluşacak. Vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayan, gelişmelere ayak uyduran, kurumların hızlı çalışmalarını sağlayan bir işleyiş hakim olacak. Bürokrasi azalacak, büyüme hızlanacak. 2023 ve ötesine uzanan hedeflerimiz ivme kazanacak.
GÜÇLÜ YASAMA GÜÇLÜ İCRAAT: Vesayet sistemi tamamen tasfiye edilecek. Yasama (meclis) ve yürütme (hükümet) güçlenecek. Devletin gerçek sahibi millet olacak. Yönetimde çift başlılık ortadan kalkacak. Hükümet icraat yapacak, meclis kanun yapacak ve hükümeti denetleyecek. Meclis ve hükümet gerçek anlamda ayrılmış olacak. Meclis ve hükümeti, her ikisini de millet seçecek ve denetleyecek.
GÜVENLİ VE HUZURLU TÜRKİYE: Güçlü hükümet, huzurun, güvenliğin ve özgürlüğün teminatı olacak. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi terörle mücadelemize güç katacak. Kurumsal yenilenme sayesinde güvenlik politikalarımız daha etkin şekilde işletilecek. Terörle etkin mücadele edilecek. Terör Türkiye’nin gündeminden düşürülecek. Güvenlik politikalarında hızlı ve etkin karar alınacak. İnsanımız özgürlüklerini güvenli bir ortamda yaşayacak
GÜÇLÜ MECLİS GÜÇLÜ TEMSİL: Meclis asli işlevi olan yasa yapmaya odaklanacak ve hükümeti millet adına denetleyecek. Yasa teklifleri milletvekilleri tarafından verilecek, meclis aynı zamanda seçilmiş. Cumhurbaşkanı’nı ve kabinesini denetleyecek. Milletvekili, kendi seçmeniyle sürekli temas halinde olduğu için, halkın beklentileri kanunlara daha fazla yansıyacak. Kanun yapımında meclis iradesi ön plana çıkacak.
BİRLİK VE UZLAŞMA: Cumhurbaşkanı yüzde 50’nin üzerinde bir oy ile doğrudan halk tarafından seçileceği için, siyasette birliktelik artacak, kutuplaşma azalacak. Hükümet ve meclisin uyumu önem kazanacak. Karşılıklı seçim yenileme yetkisi, hem Cumhurbaşkanı’nın hem meclisin birlikte seçimleri yenilemesi anlamına geliyor. Birlikte seçimleri yenileme ihtimali, krizlerin uzlaşma yolu ile çözümünün yolunu açacak. Geçmişteki hükümet krizleri tarihe karışacak. Siyasette daha sorumlu, daha akılcı, daha uyumlu bir anlayış hakim olacak.
GÜÇLÜ YÖNETİM GÜÇLÜ TÜRKİYE: Güçlü hükümet sistemi, ülkemizi bölgesinde ve küresel siyasette daha etkili bir konuma yükseltecek. Bölgesel ve küresel barış ile istikrara katkımız artacak. Suriye’deki Fırat Kalkanı Operasyonu örneğinde görüldüğü gibi, uluslararası işbirliği ve terörle mücadele imkânları genişleyecek. Uluslararası sorunların çözümünde söz ve hak sahibi olmak konusunda elimiz güçlenecek. Öncü ülke olma hedefimiz, yeni yönetim sistemimizle birlikte daha kısa sürede gerçekleşecek. Sorun çözen, güçlü bir ülke olarak bölgede etkinliğimiz artacak.”
YENİ SİSTEM NELERİ GETİRECEK?
AK Parti’nin hazırladığı kitapçıkta yeni sistem ile öngörülen düzenlemelere ilişkin de, “Milletvekili seçilme yaşı 25’ten 18’e iniyor’, ‘Milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkıyor’, ‘Meclis güçleniyor kanunları hükümet değil milletvekilleri teklif ediyor’, ‘Cumhurbaşkanlığı seçimi ve meclis genel seçimi 5 yılda bir aynı gün yapılıyor’, ‘Cumhurbaşkanı veya meclis seçimi yenileme kararı verirse, iki seçim aynı anda gerçekleşiyor’, ‘Cumhurbaşkanı’nın partisi ile ilişiği kesilmiyor’, ‘Cumhurbaşkanı’na kararname çıkarma yetkisi veriliyor’, ‘Üst düzey kamu görevlilerini Cumhurbaşkanı atıyor’, ‘Kurumlar ile ilgili idari düzenlemeler Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapılıyor’, ‘Sorumlu Cumhurbaşkanlığı geliyor’, ‘Sıkıyönetim kalkıyor, OHAL yeniden düzenleniyor’, ‘Yargının bağımsızlığı ifadesine tarafsızlığı da ekleniyor’, ‘Yargı sivilleşiyor’, ‘Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na yeni düzenleme geliyor’ başlıkları altında anlatıldı.
'ERKEN SEÇİM KARARI ALIRSA KENDİ SÜRESİNİ DE KISALTMIŞ OLUR'
Kitapçıkta, milletvekili sayısının 600’e çıkarılması, "Siyasette daha fazla temsil imkânı sağlanacak" diye savunuldu. Cumhurbaşkanı veya meclis seçimi yenileme kararı verirse, iki seçim aynı anda yapılmasına ilişkin düzenlemeyle ilgili de kitapçıkta, "Cumhurbaşkanı erken seçim kararı alırsa kendi süresini de kısaltmış oluyor. Birlikte erken seçim, sistem krizini önlüyor ve uzlaşma arayışının güvencesi oluyor" ifadelerine yer verildi.
PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI SAVUNMASI: GERÇEKÇİ DEĞİLDİ
Partili cumhurbaşkanlığının önünü açan anayasa değişikliği de kitapçıkta şöyle savunuldu:
"Milletin doğrudan Cumhurbaşkanı’nı seçmesi ile birlikte Cumhurbaşkanı’nın siyasi sorumluluğu doğuyor. Partili Cumhurbaşkanlığı ile siyaset daha samimi ve reel bir zemine kavuşmuş oluyor. Parti kurulları ve kanalları Cumhurbaşkanlığı makamının halkla iletişimini ve ortak akıl ile politika oluşturmasını kolaylaştırıyor. Bu durum siyaset üstü konularda tüm partilerle çalışmaya engel olmuyor. Dolayısıyla seçime partili olarak girip seçilen Cumhurbaşkanı’nın partisi ile ilişiğinin kesilmesi gerçekçi değildir. Cumhurbaşkanı’nın partili olması seçildikten sonra bütün milletin Cumhurbaşkanı olmasına engel değildir. (Bugünkü Başbakan ve Bakanlar gibi)"
'OHAL DE OLSA SEÇİM SÜRECİ TAMAMEN YSK DENETİMİNDE GERÇEKLEŞİYOR'
Sıkıyönetimin kalkacağının, OHAL’in yeniden düzenlendiğinin vurgulandığı kitapçıkta, OHAL’in 15 Temmuz darbe girişiminin sonuçları ve terör tehditleri de göz önüne alınarak, yeniden tanımlandığı belirtildi.
Kitapçıkta, "OHAL de olsa seçim süreci tamamen YSK’nın denetiminde gerçekleşiyor. OHAL terörle mücadeleyi hedeflediği için güveni artırıyor. Vatandaş güvenli bir ortamda özgür iradesini sandığa yansıtıyor" denildi.
sputnik