Yılın Mücadele Adamı Oldu, Müfettişlikten Atıldı
Sanki bombayı o koydu ?
YILIN MÜCADELE ÖDÜLÜ ALDI MESLEKTEN ATILDI
İLTER KUŞOĞLU NE YAPTI ?
Devlete ait silah ve mermilerin taşıma hakkı olmayan gözde bürokrata verilmesi soruşturması başlattı.
93.000.000.000 $ (Doksan üç milyar dolar) boyutundaki Dahilde İşleme Rejimindeki suistimalleri incelemeye aldı.
SINIRDA PATLAMANIN KABAĞI ONUN BAŞINA KALDI
Cilvegözü Sınır Kapısı’nda yaşanan 17 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan patlamadan önce kapıya ilişkin çarpıcı saptamalarda bulunan Gümrük Başmüfettişi İlter Kuşoğlu’nun önce 7 kez disiplin cezasıyla cezalandırıldığı, ardından tenzil-i rütbe edildiği ve son olarak istifa etmiş sayılarak, devletten atıldığı ortaya çıktı. Kuşoğlu’nun başlattığı bazı soruşturmaların engellendiği de bildirildi.
2012 Aralık ayında Türk Time Dergisinin düzenlediği törende" Yılın Mücadele Ödülü" almıştı.
“Bir Şehit Konuşuyor” isimli slayt gösterimi sırasında konukların gözyaşlarını tutamadığı törende, “Bir Şehit Konuşuyor” metninin yazarı Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi İlter KUŞOĞLU; “O Türkiye’deki kaçakçıların, simsarların, tüyü bitmemiş yetim hakkı yiyen haramilerin korkulu rüyası, mert, cesur, yürekli Devlet Adamı ve bürokrat” anonsu ile sahneye çağrılarak kendisine “Yılın Mücadele Adamı” ödülü takdim edildi.
“Bir Şehit Konuşuyor” isimli slayt gösterimi sırasında konukların gözyaşlarını tutamadığı törende, “Bir Şehit Konuşuyor” metninin yazarı Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi İlter KUŞOĞLU; “O Türkiye’deki kaçakçıların, simsarların, tüyü bitmemiş yetim hakkı yiyen haramilerin korkulu rüyası, mert, cesur, yürekli Devlet Adamı ve bürokrat” anonsu ile sahneye çağrılarak kendisine “Yılın Mücadele Adamı” ödülü takdim edildi.
İLTER KUŞOĞLU NE YAPTI ?
Devlete ait silah ve mermilerin taşıma hakkı olmayan gözde bürokrata verilmesi soruşturması başlattı.
93.000.000.000 $ (Doksan üç milyar dolar) boyutundaki Dahilde İşleme Rejimindeki suistimalleri incelemeye aldı.
Devletin eminlik ve güvenirlilik vasfına dayanarak ihbarda bulunan şahsın resmi yazı ile kaçakçılık yapanlara bildirilmesinin suç olduğunu dile getirerek soruşturma açılmasını istedi.
Kamera kayıtlarına kaydedilen iddialar doğrultusunda rüşvet aldıkları, kaçakçılıklara yardım ettikleri ortaya çıkan makam ve mevkii sahiplerinin yargılanmasını talep etti.
Kaçakçılık soruşturmalarının yürütüldüğü savcılıklara soruşturmaların sekteye uğratılması, sonuçsuz kalması maksadına dönük sahte genelge gönderenlerden hesap sordu.
Her türlü teknik alt yapıya sahip sınır kapısından yurt dışına çıkışı gerçekleştirilen kilolarca eroinin yakalanmasını sağladığı.
PKK-Kongra Gel terör örgütüne yardım suçlaması ile yargılaması devam eden personelin Sabiha Gökçen Hava Limanı Dış Hatlar Terminalinde görevlendirilmesine itiraz ettiğinden
Okul önlerinde uyuşturucu satan şebekelere ilişkin ihbarla ilgili görev ve operasyon yetkisinde bulunduğundan,
SORUŞTURMA YAĞMURU
Hakkında onlarca disiplin soruşturması açılması ve mevzuatta suç veya kabahat olarak yer almayan suçlamalara maruz kalan, şeref nişanesi anlamı taşıyan haksız, hukuksuz disiplin cezalarına karşısında geri adım atmayan Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi İlter KUŞOĞLU yaptığı konuşmasında; “Ülkesi ve halkı için yıllarca tavizsiz bir şekilde sürdürdüğü mücadelesinin takdir edilmesi ve ödüllendirilmesi sürecinde katkıda bulunanlara teşekkür ederek, dünlerdeki mücadelesini yarınlarda da aynı azim ve kararlılıkla devam ettireceğini” vurguladı.
SINIRDA PATLAMANIN KABAĞI ONUN BAŞINA KALDI
Cilvegözü Sınır Kapısı’nda yaşanan 17 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan patlamadan önce kapıya ilişkin çarpıcı saptamalarda bulunan Gümrük Başmüfettişi İlter Kuşoğlu’nun önce 7 kez disiplin cezasıyla cezalandırıldığı, ardından tenzil-i rütbe edildiği ve son olarak istifa etmiş sayılarak, devletten atıldığı ortaya çıktı. Kuşoğlu’nun başlattığı bazı soruşturmaların engellendiği de bildirildi.
Olayı, CHP Muğla Milletvekili Süha Aldan gündeme getirdi. Aldan, Hatay Cilvegözü Sınır Kapısı’nda geçtiğimiz Şubat ayında yaşanan patlamanın ardından verdiği soru önergesiyle Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Başmüfettişi İlter Kuşoğlu tarafından düzenlenen 25 Ekim 2010 tarih ve 2 sayılı raporda yer alan saptamalara değinmişti:
"Sınır kapılarındaki devlet otoritesinin Türk bayrağı, resmi görünüme haiz binalar ile resmi kurumlara ait tabelalardan ibaret olduğu, yolcu ve taşıtların birbirleriyle temas ve irtibatlarını önleyecek sistem oluşturulmadığı, gümrük sahasına kontrolsüz ve izinsiz girişi önleyecek alt ve üst yapı sistemlerinin oluşturulmadığı, radikal ve acil önlemler gerektiği, mevcut durumun beyan ve demeçlerle paralellik sağlamadığı, ülke güvenliği de dahil olmak üzere birçok noktada illegal teşebbüs ve fiiller için ideal düzeyde ortam ve fırsatları sağlayan acziyetler aşikar iken bu aşikarlığın görmemezlikten gelinmesi veya bertaraf edilememesine yönelik mazeretlerin sıralanmaya kalkışılmasının kabul görecek bir tarafının bulunmadığı, terör örgütü başta olmak üzere organize suç örgüt ve oluşumlar açısından elverişli bir görünümün söz konusu olduğu..."
Aldan bu saptamaların ardından Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’dan, “Bu raporda yer verilen tespitler konusunda gereğinin yapılmamasıyla, Çilvegözü Sınır Kapısı'ndaki patlama arasında bir bağlantı var mıdır? Yönetim ve yönetici zafiyetine dikkat çekilen raporla ilgili olarak gerekli önlemleri almayanlar hakkında bir işlem yapılmış mıdır?” sorularını yanıtlamasını istemişti.
ÖNERGESİNE YANIT ALAMADI
Önergesine yanıt alamayan Aldan hafta içinde yeni bir önerge daha verdi ve şu bilgileri aktardı:
Önergesine yanıt alamayan Aldan hafta içinde yeni bir önerge daha verdi ve şu bilgileri aktardı:
“Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi İlter Kuşoğlu’nun; 19.12.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2012/841 sayılı kararnameye istinaden görevinden alınarak, uzman kadrosuna atandığı ve Bakanlığınızın 29.01.2013 tarihli onayına dayalı olarak da 15.01.2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müstafi sayıldığı öğrenilmiştir.”
Aldan, Yazıcı’dan şu sorularına vermesini istedi:
1. İlter Kuşoğlu’nun bir kararnameyle görev alanının değiştirilmesinin gerekçeleri nelerdir?
2. Adı geçen eski başmüfettiş tarafından, dahilde işleme rejimi uygulamalarındaki suiistimallere ilişkin olarak Bakanlığınıza kaç adet dilekçe verilmiş ve bu başvurular çerçevesinde ne gibi işlemler yapılmıştır?
3. Yine aynı kişi tarafından Bakanlığınıza iletilen ve bir zanlının rüşvet, görevi kötüye kullanma ve kaçakçılığa yardım suçlamalarını içeren CD kayıtları ile ilgili olarak herhangi bir inceleme, araştırma ve soruşturma yapılmış mıdır?
4. İlter Kuşoğlu hakkında; rapor ve yazılarındaki ifadelerden hareketle, aynı gün içinde 13 ayrı disiplin cezası tatbikine esas alınan 7 ayrı savunma istem yazısı çıkarıldığı doğru mudur?
5. Rapor, yazı ve dilekçelerde “Bakanlık üst düzey yöneticileri hakkında eleştiri, aşağılama ve hakaret” nitelemesine esas olacak ad ve unvan gibi somut tespitler var mıdır? Keza bu soruşturma kapsamında yönetmelikte belirtilen esaslara uyulmuş mudur? Raporların iade edilmeksizin kabul edilmesinden uzunca bir süre geçmesinden sonra, rapordaki bulguların disiplin suçuna dayanak yapılmasını nasıl izah etmek gerekmektedir?
6. İlter Kuşoğlu’nun görev alanının değiştirilmesine dair kararnamenin yayımlanmasından sonra, eski görevine dair olarak belge ve eşyaların devrinin istendiği, bu aşamada çalışma odasında devir faaliyetleri mahiyetinde çalışmalarını düzenli olarak sürdürdüğü, 15.02.2013 tarihi itibariyle yeni kadrosuna intisap ettiği halde, 15.01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere müstafi sayıldığı hususları doğru mudur?
7. Soruşturma yapılmaksızın ve aynı gün içinde gönderilen savunma istem yazıları sonrası 1 kez uyarma, iki kez kınama, iki kez aylıktan kesme ve yedi kez de kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına tabi tutulan İlter Kuşoğlu, hangi somut ve yasal mevzuatta tanımlanan suçları işlemiştir?
BİR NEDEN DE BUNLAR MI?
Bu arada, Kuşoğlu’nun başka bir göreve atanmak üzere müfettişlik görevinden alınmasının ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e bir mektup gönderdiği belirlendi. Milliyet’in haberine göre; 1999 yılında bir genel müdüre silah taşıma yetkisi olmadığı halde Gümrük Müsteşarlığı tarafından silah verildiğini ortaya çıkardığını belirten Kuşoğlu, ardından 2001 yılında bir kaçakçılık ve hayali ihracat olayını ortaya çıkardığını söyledi. Kuşoğlu, buna ilişkin belgelerin kendisine 2 yıl boyunca gönderilmemesi üzerine rapor hazırlayarak savcılığa başvurduğunu bildirdi.
CUMHURBAŞKANI GÜL'E MEKTUP GÖNDERDİ
Kuşoğlu’nun, bazı ihracatçıların ihracat yapacağım diye gümrük vergisi ödemeden getirdikleri malları sık sık iç piyasaya satarak vurgun vurmalarıyla gündeme gelen “Dahilde İşleme Rejimi” konusunda da soruşturma başlattığı anlaşıldı.
Kuşoğlu’nun, bazı ihracatçıların ihracat yapacağım diye gümrük vergisi ödemeden getirdikleri malları sık sık iç piyasaya satarak vurgun vurmalarıyla gündeme gelen “Dahilde İşleme Rejimi” konusunda da soruşturma başlattığı anlaşıldı.
Kuşoğlu, Gül’e gönderdiği mektupta iktidara yakın ihracatçıların ayağına kötü bastığını gösteren bu konuya ilişkin şöyle dedi:
“Tarafımızca sürdürülen ‘Dahilde İşleme Rejimindeki Suistimallerin Tespiti’ konulu 93 milyar dolar hacmindeki inceleme, araştırma ve soruşturma sürecinde, kanun hükümleri gereğince ikmali zorunlu bulunulan talimatlarımızın yerine getirilmemesi yönünde idarelere talimatlar verilmiş, idarelerde çalışma yapmamamız için yazılı olarak uyarılmamız cihetine gidilmiş, sonuçta da başlamış ve belirli bir aşamaya getirilmiş olan soruşturma, elde olunan bulgular kapsamında rapor yazılması dahi beklenilmeksizin idari talimatla durdurulmuştur. Süreçte yer alan kamu görevlilerinin daha üst düzey makam ve mevkilere atamaları gerçekleştirilmiştir.”
