Türkiye'deki başarısız darbe girişimine yönelik ABD'den tepkiler gelmeye devam ediyor. Dünya medyasında darbeye ve sonuçlarına ilişkin çok sayıda makale yayınlanıyor. Darbenin 2. gününde  yabancı basında hala türkiye manşetleri vardı.

DARBEYİ KİM ORGANİZE ETTİ

Yabancı basın en çok darbeyi kimin organize ettiği üzerinde duruyor. Sonuç olarak en çokta Fethullah Gülen ve cemaati konuşuluyor. Darbeye ilişkin haberler netleştikçe yabancı basında darbenin çelişkiler ile dolu olduğu ortaya çıktı deniliyor. İşte ünlü ABD gazetesi Washington Post'un Erdoğan'ı çok kızdıracak yazısı. 

SADECE CEMAAT DEĞİL

Washington Post'ta (WP) çıkan başyazıda, 15 Temmuz'un ardından binlerce asker ve sivil memurun işinden edildiğini, bunların hepsinin Gülen yanlısı değil, bazılarının yalnızca iktidarla aynı düşünmeyen kimseler olduğu söylendi.

ALLAHIN BİR LÜTFU SÖZLERİNE DİKKAT ÇEKTİ

Erdoğan'ın darbe girişimini "Allahın bir lütfu" olarak nitelendirdiğini hatırlatan WP, Cumhurbaşkanı'nın yalnızca kendi halihazırdaki otoriter rejimini konsolide etmeye değil, bu hamlesinde -özel olarak Fethullah Gülen'in iadesi talebiyle- ABD'yi kendisine yardım etmeye zorladığını ileri sürdü.

OBAMA DİRENİYOR

WP, Obama yönetiminin bu talebe "haklı olarak" direndiğini, buna, IŞİD'le mücadelede Türkiye ile ABD arasında çatlak oluşsa bile devam etmesi gerektiğini savundu.

Başyazıda, Fethullah Gülen'in ABD, Türkiye ve dünyanın başka köşelerinde okullar açarak "barışçıl bir İslami harekete" liderlik ettiği öne sürülürken, önceki yıllarda Gülen'in polis ve yargıdaki destekçilerinin Erdoğan'ın partisi ile ittifak hâlinde olduğu hatırlatıldı.

Gazete, Fethullah Gülen'in iadesi için kanıtlar olması gerektiğini, Türkiye'nin hâlâ kanıt sunamadığını söylerken, Gülen'e Erdoğan'ın Türkiye'deki herhangi bir muhalifine yaptığı muamelenin yapılamayacağını kaydetti.

ERDOĞAN'IN KENDİ DİKTATÖRLÜĞÜNÜ KONSOLİDE ÇABALARI

WP, Obama'nın Erdoğan'a bunu anlatmaya çalıştığını, ancak Erdoğan'ın ABD ile Türkiye arasındaki askeri ilişkileri -başta İncirlik Üssü- baskı unsuru olarak kullanmaya çalışmasının sürpriz olmayacağını yazdı.

Başyazı, "Erdoğan, ABD'nin, kendi diktatörlüğünü konsolide etmesine zorbaca suç ortağı olmayacağını anlamalı" sözleriyle sona erdi.