Ultraslan Neden Böyle?
Ultraslanın Alelacele Yaptığı Açıklamasının Sebebi ne olabilir?
Süper Lig'in ilk haftasındaki maçlar dünya tarihinde futbol karşılaşmalarında görülmeyecek düzeyde politikti.
Hem maç öncesi, hem maç içinde hem de maç sonrası -Emre'nin işaretinden Lig TV'nin rezaletine filan kadar- sporla politikanın bu denli iç içe olduğu durumlar tarihte pek olmamıştır.
Bu konuya yalnızca spor yorumcularının değil politika analizcilerinin, sosyologların, düşünce kuruluşlarının bolca kafa yormaları gerektiği açık.
Herkes Çarşı grubunun politikleşmenin başını çektiğini düşünüyor. Ne var ki gerçek politik kuruluş hükümet yanlısı tutumuyla ultrAslan olarak duruyor. Dünyanın her yerinde politik davranmanın en hası iktidara yakın durmak değil midir?
GALATASARAY'DA TAHKİMAT ÖNCEDEN YAPILMIŞTI
15 Ocak 2011'de Tayyip Erdoğan'a yapılan ünlü protesto tarihinden iki ay sonra 27 Mart 2011 Pazar günü yapılan Galatasaray Kulübü'nün Yıllık Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı'nda mevcut yönetime Erdoğan'dan daha büyük ve sert eleştiriler yapıldı.
Kulübün genç üyelerinden Mehmet Karlı'nın(Şimdi Ünal Aysal'ın Yönetim Kurulu Yedek Üyesidir) genel kurulda yönetimi sert bir şekilde eleştiren konuşması salonda yankı buldu. “Cemaate yakın” olduğu bilinen Adnan Polat'ın tasfiyesi gündemdeydi.
ADNAN POLAT'IN TASFİYESİ
Rahmetli Özhan Canaydın'ın büyük emekleriyle yap(tır)ılan Türk Telekom Arena'nın tamamlanma aşamasında 2008-2011 yılları arasında Özalcı Işın Çelebi'yle 3 yıl oturduğu başkanlık koltuğunda tuhaf bir acemilik sergileyen, sayısız transfer yapan, futbol takımını alt sıralardan kurtaramayan ve stadın loca gelirlerine temlik koyduran Adnan Polat ibra edilmedi! Mahkemelik oldu; sonuçta tasfiye edildi.
Öyle ki Galatasaray Kulübü Eski Başkanı Özhan Canaydın'ın, heykeltıraş Önder Büyükerman tarafından yapılan heykelinin 25 Ocak 2011'de Levent'deki açılışında Galatasaray Kulübü Başkanı olmasına karşın Adnan Polat konuşma için kürsüye bile çağrılmadı.
Seçimli Genel Kurul'da ise bir üyenin kalkarak Adnan Polat'a, “İnsanları sorgusuz sualsiz Silivri'ye tıkan bir savcı Zekeriya Öz'ü niçin klübe aldın?” yollu konuşması ortalığı buz gibi etti.
(Gerçekten de “cemaat” hangi spor dalına el atsa o spor dalı kuruyor. Şu güreş, boks, atletizm milli takımlarımızın durumuna bakın; “Emreli” FB ve “Avcılı” milli futbol takımının durumuna bakın!)
ÜNAL AYSAL'IN OPERASYONLARI
14 Mayıs 2011'deki Genel Kurul'da deneyimli İnan Kıraç'ın “işareti”yle 2 bin 998 oy alarak kulüp tarihinin en yüksek oranıyla başkanlığa seçilen Ünal Aysal'ın listesinde Abdurrahim Albayrak'ın olması bir şüphe, kırgınlık yaratmadı değil.
Ama onun da sırası gelecekti! Albayrak'ın her maç öncesi ve sonrası Recep Tayyip Erdoğan'ı araması (klüple ilgili her türlü bilgiyi aktarmak diye anlayın!) hayli rahatsız ediciydi.
Ünal Aysal'ın, “Taksim Gezi” direnişinin daha ilk gününde “Kalbim kişi olarak Gezi'de!” diyen ilk ve tek genel başkan olmasından sonra sürpriz bir biçimde gündeme getirip 22 Haziran 2013'de yaptığı “Olağanüstü Genel Kurul” sanki çapakları temizlemek ve yola daha rahat gidebilmek içindi!
Olağanüstü Genel Kurul'da Abdurrahim Albayrak tasfiye edildi!
HEPSİ İYİ DE ultrAslan NİÇİN BÖYLE?...
Bu soruyu ben de soruyorum. Galatasaray çok önemli bir kulüp. Alacağı tavır her şeyi değiştirebilecek güçte büyük bir kulüp. Galatasaraylı taraftarlar “beyaz” bir güç adeta! Takımın Avrupa'yla ilişkileri, dünya basınıyla ilişkileri müthiş düzeyde.
Bu yüzden iktidar açıktan tavır alamıyor. Ancak sonuçta buraları milyonlarca insanın gönül verdiği bir spor klübü. GS yönetimi de çok dikkatli olmak zorunda.
ŞİMDİKİ BAŞKANI
Gezi Parkı, Galatasaray'ın öz mahallesinde olmasına karşın ultrAslan'ın Beşiktaşlılardan, Kadıköylü Fenerbahçelilerden daha sessiz kalması anlamlıydı.
Eylem günlerinde yapılan, “...Olayların siyasi bir noktaya taşınmak istenmesini ve bazı kesimlerin sahiplenmeye çalışmasını kabul etmemiz mümkün değildir.” açıklaması siyasal iktidar ağzıyla konuşmanın daniskasıydı.
Şimdiki başkan “işadamı” Veysel Giley, Ümit Özat'ın “sen kimsin be?” dediği tartışma programında Real Madrid'i Galatasaray“inşallah eler!” demiş, takımına inancı olmadığını gösterip işi inşallaha bırakmış biriydi.
Veysel Giley, Türk hukuk sisteminin canına okuyan “Referandum”da “Evet!” demiş birisi.
28 Şubat 2013 günü ultrAslan'ın başına gelen kişi, 19.08.2010 günü İstanbul'da İhlas Holding Genel Müdürü Mücahid Ören'in verdiği “Dostlar Meclisi” iftarında bulunan ve gazetelerde adı yazılan “İşadamı Veysel Giley”den başkası değil!
Galatasaray yönetiminin ise bunca yaptığından sonra, iktidarın oraya buraya saldıran, yanaklarından ateş saçan kızgın bir boğa gibi olduğu bu günlerde Veysel Giley hakkında yapacağı bir şey -şimdilik-olanaksız görünüyor.
Ahmet Yıldız
Odatv.com