AKP iktidarının Soma Katliamı’ndan sonra bölge halkının öfkesini bastırmak için başvurduğu bir dizi yöntemin başında gerici uygulamalar geldi. Tarikatlar ve cemaatler mahalle mahalle, köy köy, ev ev gezerek dini simge ve söylemleri sistemli bir biçimde işlerken, sivil toplum kuruluşları da yardımlar ve çeşitli çalışmalar ile ölen işçilerin yakınları, çocukları ve Soma halkını gerici kuşatma altında aldı. Devlet olanakları da tüm bu çalışmalar için bir kalkan işlevi gördü.

Gerici sivil toplum kuruluşlarının kamu kurumları ile kol kola yürüttüğü faaliyetlerin en dikkat çekicisi 23 Haziran’da başladı. AKP’nin son dönemde palazlandırdığı vakıfların başında gelen Ensar Vakfı, “Değerler Eğitimi” adı altında bir yaz okulu çalışması başlattı. Yaz okulunun afişlerinde Ensar Vakfı’nın çalışmasını Soma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Soma Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü, Soma Müftülüğü ve Soma Belediyesi ile işbirliği içerisinde yürüttüğü ibaresi de yer aldı.

RENGARENK (!) BİR DİN EĞİTİMİ

Ensar Vakfı, 23 Haziran-22 Ağustos tarihleri arasında, 8-14 yaş gruplarına yönelik olarak ücretsiz hazırladığı “Değerler Eğitimi” adlı yaz okulu çalışmasının afişlerini gerek Soma içerisinde gerek sosyal medyada hızla yaymaya başladı.

Afişte herhangi bir yaz okulu afişinde görülebilecek futbol, satranç, bisiklet, masa tenisi gibi faaliyetlerin resimlerinin yanı sıra zikir çekmekte olan öğrencilerin, Kuran’ın önünde dua eden ellerin ve Bismillahirrahmanirrahim yazısından yapılan bir caminin resimleri de yer aldı.

Yaz okulunun “Dersler” bölümünde ise “Kuran-ı Kerim”, “Hz. Muhammed’in Hayatı” ve “Temel Dini Bilgiler” sıralandı.

 “Değerler Eğitimi” adı altındaki yaz okulu çalışması Ensar Vakfı’nın bakanlıklarla yaptığı ilk faaliyet değil. Milli Eğitim Bakanlığı’nın internet sitesinde “Değerler Eğitimi” adı altındaki gerici çalışmaların bakanlık bünyesinde yürütüldüğüne ilişkin onlarca haber ve yazı çıkarken, içlerinden sadece birinde Ensar Vakfı’nın adı geçiyor.

Ortaokul ve lise müdürlüklerine gönderilen 13 Mart 2014 tarih, 2014/274 numaralı “Değerler Eğitimi Olimpiyatı” adlı yazıda etkinliğin bakanlık ve Ensar Vakfı tarafından birlikte düzenlendiği ifade edilirken, etkinliğe dair yazı ve ekler için bir bağlantı veriliyor.

Manisa İl Milli Eğitim Müdürlüğü uzantılı bağlantıya tıklandığında ise “HTTP Error 404.0 – Not Found” yazısı çıkıyor. Müdürlüğün sitesinde bir sorun olmadığı görüldüğünde ise sayfanın silinmiş olduğu anlaşılıyor.

AKP İLE ‘UZMANLAŞMIŞ’ BİR GERİCİ EĞİTİM ODAĞI

AKP’nin son dönemde geniş çalışma alanları tanıyarak ve bakanlıklar eliyle destekleyerek palazlandırdığı Ensar Vakfı 1979 yılında kuruldu. Misyonunu “İnsani değerlere bağlı bir nesil yetiştirmek amacıyla, nitelikli akademik çalışma ve sürekli proje geliştirerek, özelde gençler olmak üzere toplumun tüm sosyal katmanlarına eğitim, yayın, organizasyon faaliyetleri ile hizmet sunan bir vakıf” olarak nitelendiren Ensar Vakfı, son yıllardaki gelişimini ise “uzmanlaşma” olarak tanımladı.

Vakıf faaliyetlerini ise şöyle sıralıyor:

“Din ve ahlak eğitimi” ile “Değerler eğimi” konularında teorik ve pratik çalışmalar yapmak, araştırma yapanları desteklemek, öğretmen ve öğretmen adayları ile üniversite öğrencilerine eğitim desteği sağlamak, Arapça dil eğitimi ile İslami ilimler ve sosyal bilimler alanlarında eğitim seminerleri düzenlemek.

AKP İLE İÇ İÇE, MEB İLE KOL KOLA

AKP döneminde ‘uzmanlaşan’ Ensar Vakfı tam anlamıyla AKP’nin aile kurumu gibi. Vakfın Mütevelli Heyeti Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, AKP’nin İstanbul İl Genel Meclisi üyeliğini yaparken, Abdullah Gül’ün damadı Mehmet Sarımermer Başkan Yardımcılığı, Ömer Dinçer’in oğlu ve Taner Yıldız’ın damadı Asım Dinçer de Mütevelli Heyeti Üyeliği yapıyor. Vakfın kurucu üyeleri arasında ise hem Ömer Dinçer hem de Kadir Topbaş yer alıyor.

AKP ile Ensar Vakfı arasındaki ilişki daha önce TBMM gündemine de taşınmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmenlere, Ensar Vakfı’nın düzenlediği “İmam Hatip Liselerinde Arapça Öğretimi Sempozyumu”na katılması yönündeki çağrıları üzerine CHP’li milletvekilleri soru önergeleri vermişti.

Önergeleri yanıtlayan dönemin Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, sempozyuma katılımın öğretmenlerin mesleki gelişimlerine katkı sunacağını iddia etmiş, uygulamanın yasa ve yönetmeliklere aykırı olmadığını öne sürmüştü. Dinçer, bakanlığın benzer faaliyetlere ve çağrılara “ihtiyaç duydukça” devam edeceğini de söylemişti.

Ensar Vakfı’nın Soma Katliamı’ndan sonraki ilk icraatı yaşamını yitiren işçiler için “hatim duası” okumak oldu. Vakfın Nazilli Şubesi tarafından okutulan ve “vakıf müdavimlerinin de hatim duasına aminleriyle iştirak ettiği” belirtilen duanın “kömür madeni kazasında şehit olanların ruhlarına bağışlanmak üzere” okutulduğu söylendi.

CEMAAT’E KARŞI İLAN, ÇANKAYA KÖŞKÜ’NDE AĞIRLANMA

Ensar Vakfı eğitim alanındaki gerici çalışmalarının yanı sıra siyaseten de AKP çizgisinde ilerleyen bir tavır içerisinde oldu. AKP yönetimi ile Gülen Cemaati arasında dershanelerin kapatılması üzerinden başlayan gerilimde Cemaat karşısında bir ilan yayımlayan 97 dini vakıf ve dernek arasında bulunan Ensar Vakfı, 17 Aralık Operasyonu’ndan sonra ise 10 Ocak 2014’te Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Çankaya Köşkü’ne davet edilmişti.