Nalan Türkeli
SIRMALI GOCUK YALAN
Dünyanın, kendi etrafında döndüğüne inanıyor gocuklu adam.
"Aydınlığı nasıl karartabilirim" coşkusuyla, durup durup bu ülkenin kurucusu Atatürk'e dil uzatıyor.
Din işlemeli saltanat gocuğunu sırtına geçirmiş, işkembeden sallamayı hak sanıyor.
Etrafındaki yiyicilerin ondan aşağı kalır yanı yok.
Hepsi birlik olmuş, işkembeden sallamaya devam ediyor.
Medyayı susturmuşlar.
Yargı bağımsızlığına tırpan vurmuşlar.
"Allah" dedikçe, egemen olmuş, rant yapmışlar.
Mezhep çatışması yaratmışlar.
Kadına taktıkları yetmemiş, ana okulundaki çocukların kafasına bile türban geçirmişler.
Kafalar türbanlandıkça kılıflanıyor yolsuzluklar.
Çaldıkları minareleri de kılıfladıkça çoğalıyor tapınıcılar.
Onlar kılıfladıkça şükrediyor, türban kafalılar.
"Hani ki "Hayır, aldatılıyor, kandırılıyorsun;" demeye gör, ; "O paralelin işidir muhakkak. Yaptıysa da helal olsun." desteğiyle parlatılıyor bu hasta adamlar.
Çünkü ahiret korkusu var bürüklü kafalarda. Hasta adamlar işkembeden üfürdükçe cennete varılacak sanılıyor.
"Ulan kör, ulan sağır. Dünya yaşamını hak edebildin mi de, hayali bir cennet peşinden koşuyorsun ha?" diye bağırsan ne fayda, bu türbanlı kafalılara.
Soyulmuş soğana döndü memleket.
Ayakkabı kutularına doldurulanlar, gemicikler falan da değil sadece.
Elektrik, su, doğal gaz. Daha neler neler, sayaç okumalara, ihalelere fesat karıştırma.
Ağaç yolsuzluğu.
Personel taşıma yolsuzluğu.
Tüm özelleştirmelerde yapılan yolsuzluklar.
Hangisini saysak ki?
Eğitim kurumlarının aydın eğitmenleri görevden alınırken, yerine, yine din işlemeli yobazlar atanıyor.
"Soyulmuş soğan oldu memleket." Diyorsun, "Soyuyorsa beni soyuyor sana ne?” sesleriyle birlikte yükseliyor, cehaletin alkışları da.
"Böyle kafaya, böyle yönetim hak müstahak" demek çözüm mü ha?
Aynı gemide olmasak, "cehenneme kadar yolu var hepsinin." demek de çözüm değil.
Memleketi soyduğu yetmemiş, dünyaya kafa tutuyor, din işlemeli gocuklu adam.
İşin aslı, dünyanın, kendi etrafında döndüğüne inanıyor bu hasta adam.
"Eyy falanca. Ayağını denk al." tehdidiyle adamlık taslıyor taslamasına da, hiç mi akıl edemiyor; "Bilim gerçek, sırmalı gocuk yalan.