İZMİR'in Çeşme İlçesi'ne bağlı Alaçatı'da, aralarında içkili yerlerin de bulunduğu restoran ve kafeteryaların Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmesi tartışmaları sürüyor. CHP İzmir İl Gençlik Kolları'nın, Alaçatı'da yaptığı basın açıklamasına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da katıldı. Kocaoğlu, İzmir Valisi Mustafa Toprak'a seslendi ve "Böyle devlet adamlığı olmaz. Bu adamların elinde devlet, devlet olmaz. Biz bir dertten kurtulmak zorundayız. Biz zararlı bir insandan kurtulmak zorundayız. Bu da İzmir Valisi Mustafa Toprak'tır" dedi.

Büyükşehir Yasası'yla belde iken mahalleye dönüştürülen Çeşme'ye bağlı Alaçatı'da, belediyenin kapatılmasının ardından, malları İzmir Valiliği bünyesinde oluşturulan komisyonla devrildi. Alaçatı'da tarihi Pazaryeri Cami, tarihi belediye binası ve aralarında içkili mekanların da olduğu 11 dükkan, Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredildi. Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, kararın iptali için önümüzdeki hafta yargıya başvurmaya hazırlanırken, CHP İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Soydan, bugün öğleden sonra Alaçatı meydanında basın açıklaması yaptı. Yaklaşık 200 kişinin geldiği açıklamaya CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, CHP'li Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç da katıldı.

YEREL GAYRİMENKUL

Burada bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel yönetimlere ait olan gayrimenkullerin devrinin haksızlık olduğunu belirterek, "Bu cami bir ibadethane, aynı zamanda zaman zaman kilise olarak da işlevini sürdürüyor. Çevresiyle birlikte turistik destinasyon. Caminin karşısındaki kafeleri içkili ya da içkisiz kaldırıp da Diyanet'in eline verip belli amaçlarla kullanamazsınız. Yerel bir gayrimenkul bu. Önce bunun altını çizelim" dedi.

Büyükşehir Belediyesi olarak bir yılda 1 milyar liralık gayrimenkul aldıklarını söyleyen Kocaoğlu, "Bu yerel para kimin parası? 4 milyon 80 bin İzmirli'nin parası. Merkez İzmir'e ne para vermiş ona bakarsanız, merkez İzmir'e borçlu çıkar. Bu mal Hükümet'in değildir. Mal 77 milyon Türk milleti adına hükümet ve devlet kurumları tarafından korunup kollanmak, adil olarak halkın hizmetine sunulmak durumundadır. Mal, milletten dolayı devletindir. Millet olmadan devlet olur mu? Millet olmadan vergi toplanır mı? İzmir'den 100 alıyorsunz. 4.5 belediyeye veriyorsunuz" diye konuştu.

'SİZ SATMAKTA YOK ETMEKTE TESCİLLİSİNİZ'

Kocaoğlu, devirden sonra 30- 40 gayrimenkulde sorun çıktığını öne sürerek, şöyle devam etti:

"Bin 704 gayrimenkulün bin 600'ünde problem yok. Diğerlerinin değeri ise minimum 1.5 milyar lira. Kavga gürültü 1.5 milyar lira parayı kim nereye götürecek, nasıl satacak? Biz diyoruz ki biz 10 yıldır bir liralık mal satmadık. Siz Karayolları'nın arazilerini Tekel'in binasını, şarap fabrikası, yeşil alanlar satıyorsunuz. Siz satmakta, yok etmekte tescillisiniz. Biz almakta, var etmekte, korumakta tescilliyiz. O zaman siz bizim hakkımız olan İzmirli'nin tasarrufuyla alınan malları bize yerel yönetimlere verin. Yerelde kalsın. Yerelin meclisi var, yerelin halkı var. İzmir'in sağduyulu demokrat mücadele etmesini bilen insanları var. Bunlar bu mallara sahip çıkarlar. Eğer gerekçesini doğru koymadan ben de satmaya çalışırsam bana da sattırmazlar."

'ARAÇLAR YATIYOR, KÖYLER HİZMET BEKLİYOR'

Başkan Kocaoğlu, deprem riski olan belediye binasını, geçici olarak İl Özel İdaresi'nin parası ile alınan tütün deposuna taşımak istediğini, ancak kendisine verilmediğini hatırlatarak, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı şu sözlerle eleştirdi:

"Bu binayı bana vermiyor. İzleme kurulu oraya taşınacakmış. İmam hatipin de ihtiyacı varmış geçici olarak da oraya verilecekmiş. Vali'nin açıklamasını söylüyorum. 'Sümerbank arazisine Anadolu Medeniyetleri Müzesi yapalım' diyoruz. 'Kongre merkezini, oteli yapalım' diyoruz. 'Yok efendim biz burayı vermeyiz' Niye vermiyorsunuz? 'Belki biz buraya bir şeyler yaparız.' Bu hükümet bizim icraatlarımızın geciktiğinden dem vurarak bizi beceriksizlikle suçluyor. Bornova'da Peterson Köşkü'nün yanında 40 dönüm arazi içinde 20 yıl önce başlamış bir kültür merkezi var. Kültür Bakanlığı hala yapacak, bekliyoruz. İş makinelerini Karayoları'na verecekmiş. Bunları istedikleri kuruma adaletsiz bir şekilde dağıtacak. Araçlar yatıyor, biz köylere hizmet götüremiyoruz."

'DEVLET ERKİNİ MİLLETİN ALEYHİNE KULLANIYOR'

Vali Toprak'a yönelik eleştirilerine devam eden Başkan Kocaoğlu, şunları söyledi:

"Bu politikayı kim yürütüyor? Kim karar veriyor? Komisyonda verdiğimiz kararları kim bozuyor ve yeniden karar aldırıyor? İzmir Valisi Mustafa Toprak. Savunacak hiçbir şeyi yok. İl özel İdaresi mallarına ideolojik yaklaşıyor diyebiliyor. Neyin ideolojisi bu ya? Kentin mallarını korumak hangi ideoloji? Ben 4. vali ile çalışıyorum. 3 vali ile hiçbir sorunum olmadı. Ben de bir anormallik yok. 10 yıldır valilerle çalışıyorum. Kimde anormallik olduğunu İzmirli takdir edecek. Bu vali geldikten sonra İzmir'de olay çıkmaya başladı. Biz de belediye başkanı da önce yürür gençler de kadınlar da hep birlikte amaç neyse yaparız. Bu vali ne yaptı? Bu vali geldikten sonra İzmir'de olaylar büyüdü. Beli tabancalı, eli sopalı, çocuğu yerlerde sürükleyen polisler çıktı. 'Eli sopalı beli tabancalı adamlar kim' dedik, emniyet müdürü 'Polis' dedi. Şimdi de sırt çantalı, sırt çantasında taş olan insanlar türedi. İzmir'de böyle tipler yoktu. Bu vali ile birlikte Gündoğdu Meydanı'na, Konak Meydanı'na sokulmuyor. İnsanları bastırmak, sindirmek, evden çıkarmamak üzere birçok eylem yapıldı. Evden çıkmayacaksın, protesto hakkını demokratik hakkını kullanmayacaksın. Bizi vandalizmle suçluyor. Sözün özü. Bu sayın Vali, talimatı nereden alıyor? Bunu da kırmadan, dökmeden usulüyle yapmasını da bilemiyor. Devlet erkini milletin aleyhinde kullanıyor."

İZSU DÜKKANLARI GERİ VERECEK

Başkan Aziz Kocaoğlu, Alaçatı'da İZSU'ya devredilen dükkanlara dair herhangi bir kayıt olmadığını belirterek, devir gerçekleşirse dükkanları Çeşme Belediyesi'ne geri vereceğini söyledi. Kocaoğlu, "Bize verilirse biz anında bu malları çeşme Belediyesi tüzel kişiliğine devredeğiz. Ha Alaçatı Belediyesi'nin malına el koymuşuz ha sizin cebinizdeki paraya el koymuşuz, hakkımız yok ki. Biz yargıya başvuracağız. Evrakı, tapu devrini yapmadan bize göndermediler. Hepsinin tapu devirlerini yaptılar. Bunu yapmakla, sanki yanlış devredilen tapunun mahkeme kararıyla dönemeyeceği gibi bir varsayımla hareket ediyorlar. Böyle devlet adamlığı olmaz. Bu adamların elinde devlet, devlet olmaz" diye konuştu.

'YIPRATIRSA EYLEM YAPARIZ'

Kocaoğlu, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ın gazetelere açıklama yaparak kendilerini yıprattığını öne sürdü ve böyle devam etmesi durumunda protesto edeceklerini bildirdi. Kocaoğlu, "Biz bir dertten kurtulmak zorundayız. Biz zararlı bir insandan kurtulmak zorundayız. Bu da İzmir Valisi Mustafa Toprak'tır. Yargı sürecini başlatıyoruz. Sayın Vali kendine göre gazetelerde bizim üzerimize yıpratmak için gelmeye devam ederse, biz demokratik protesto haklarımızı da sizlerle birlikte kullanmak üzere İzmirli hemşehrilerimize öneride bulunacağız" diye konuştu.

TURİZME BALTA

Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç da mal paylaşımının Alaçatı'daki marka değerine ve yaşam tarzına darbe vuracağını düşündüğünü belirterek, "Gerekli çalışmaları yapıyoruz. Bizler önümüzdeki hafta da hukuki yollara başvuracağız. Biz toplumdan şunu bekliyoruz; Alaçatı'da yaşayan insanların oluşturduğu değerleri elinden alınmamalı" dedi.

"MALATYA, DENİZLİ VE TRABZON'DA NE YAPTINIZ?"

CHP İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Soydan da yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Bu kararın gerekçesi nedir? 10 yıldır Alaçatı'yı Alaçatı yapan, Türkiye'de turizmin merkezi haline getiren yerel yönetimler varken, kapatılan beldenin malları neden ilgisiz kurumlara verilmiştir? Malatya, Denizli ve Trabzon'da mallar nerelere verildi? Çeşme ve İzmir halkı bu ayrımcı anlayışın sebebini merak ediyor. Belediye başkanları neden sürecin dışında tutuldu? CHP gençliği olarak bu soruların cevabını istiyoruz. Turizm ve ekonomiye balta vurmayacak mı? Bizler CHP İzmir gençliği olarak bu yapılanların takipçisi olacağız" dedi.