İktidarın sansür ve muhalif cezalandırma kuruluna dönüştürdüğü Radyo Televizyon Üst Kurulu’nda (RTÜK) “AKP’li” üyelerinin bölündüğü ve birbirine girdiği öğrenildi. Bu üyelerin arasında kıyasıya bir çekişmenin yaşandığı, savaşın AKP Hükümeti içine kadar uzandığı belirtildi. 

RTÜK’te boşalan üyeliklere yeni seçimler geçen ay yapıldı. AKP, idare mahkemesinin RTÜK İzleme Dairesi Başkanlığı görevinden aldığı, RTÜK Başkanı Davut Dursun’un yasayı çiğneyerek görevlendirme yoluyla bu göreve getirdiği Nurullah Öztürk’ü kendi kontenjanından üst kurula aday gösterdi. Böylece Öztürk, yargıya misilleme yapılarak terfi ettirilmiş oldu.

Öztürk’ün seçilmesinin ardından RTÜK’ün AKP kontenjanından seçilen üyeleri etik açıdan tartışmalı bir uygulamaya imza attı. Dursun’un yasaya aykırı bir biçimde, üst kurulun atama yetkisine el koyarak, tek imzayla vekaleten İzleme Daire Başkanlığı’na getirdiği Öztürk, üye seçildiğinin ertesi gün toplanarak oy birliği ile görevinden alındı.

AKP kontenjanından RTÜK üyesi olan Hamit Ersoy Meclis’teki seçimlerde tekrar üye seçilirken, CHP kontenjanından ise Ali Öztunç RTÜK üyeliğine getirildi.

RTÜK Başkanı Davut Dursun’un görev süresi geçen hafta doldu. Edinilen bilgilere göre; üst kurul, geçen salı günü yeni seçilen üyelerle birlikte ilk toplantısını da yaptı. Dursun, bu toplantıda üyelere veda ederek, başkanlık görevini de bıraktı.

Teamüller gereğince yeni RTÜK Başkanı seçiminin de salı günü yapılması gerekiyordu; ancak Davut Dursun, veda ederek görevi bırakmasına karşın, daha görev süresinin dolmadığını, 19 Temmuz’da dolacağını iddia ederek başkanlık seçiminin yapılmasını engelledi. 

Dursun, “Başkanlık seçimini cuma günü yaparız” derken Ankara kulislerine göre; seçimin yapılmamasının altında başkanlık çekişmesi yatıyor. AKP kontenjanından RTÜK üyesi olanlar ikiye bölünmüş durumda. 

Almanların “Yüzyılın soygunu” olarak nitelediği Deniz Feneri yolsuzluğu nedeniyle istifa etmek zorunda kalan Zahit Akman’ın yerine gelen ve iki dönemdir başkanlık yapan Dursun yeniden başkan olmak istiyor. Davut Dursun’a rakip olarak halen başkanvekili olan Taha Yücel rakip olarak çıktı.

Dursun'un, Yücel'in seçilmesi halinde Akman'ın perde arkasından RTÜK'ü yöneteceğini iddia ettiğini savunduğu belirtildi.

Ancak hükümet, Dursun’un başkan olmasını istemiyor. Dursun’un yerine RTÜK üyelerinden Taha Yücel’in başkan olmasını istiyor. Zaten Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da Yücel’i işaret etti. Dursun’un, salı günü yapılması gereken başkanlık seçimini cuma gününe bıraktırmasının sebebi de bu. Dursun seçimi erteleterek, hükümet nezdinde kulislerini hızlandırdı. Dursun’un ilk iş olarak Arınç’a giderek, Taha Yücel’in başkan olmaması gerektiğini, olursa kuruma zarar vereceğini söylediği ileri sürüldü. 

Dursun’un girişimlerinden sonuç alamaması, Arınç’ın kararını değiştirmemesi nedeniyle dün (cuma günü) yapılması gereken başkanlık seçimi yapılamadı. 

Dursun, hem hükümette ve AKP’de kulis yaparak Yücel’in önünü kapatmaya çalışırken, Yücel’in tam tersini yaparak, Dursun’u engellemeye çalışıyor.

Cuma günü başkanlık seçimi yapılamamasının bir başka nedeniyse korku. Davut Dursun, AKP kontenajınında seçilen üyelerin çoğunluğunun desteğine sahip. Dursun’un 4 oyu var. Muhalefetten bir üyenin desteğini alarak seçimi kazanıp başkan olması işten bile değil. Ancak bunu yapması halinde hükümetin ve AKP’nin kendilerine cephe alması kesin. Özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hışmına uğramaktan korkuyorlar. 

Başkanlık seçiminin önümüzdeki salı günü yapılması beklenirken, özetle RTÜK’te başkanlık yarışı kilitlenmiş durumda ve RTÜK beş gündür başkansız.