RIZA SARRAF'A MAHKEMEDEN CHP ŞOKU
Meclis'in denetim yetkisine karşı açılan bir dava olduğunu belirterek reddedilmesini talep etti.
Rıza Sarraf'ın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu hakkında, kişilik hakları ihlal edildiği gerekçesiyle açtığı 70 bin TL'lik manevi tazminat davasını mahkeme reddetti.
HAKKIMDA SORU ÖNERGESİ VERDİ TAZMİNAT ÖDESİN DAVASI
"17 Aralık" soruşturmasında şüpheli olarak yer alan Rıza Sarraf'ın verdiği soru önergelerinde kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu hakkında açtığı tazminat davası reddedildi.
HER ÖNERGEYE 5 BİN TL TAZMİNAT DAVASI
"17 Aralık" soruşturması kapsamında gözaltına alınıp tutuklanan ve daha sonra tahliye olan işadamı Rıza Sarraf hakkında CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, TBMM'de verdiği 14 soru önergesi vermişti. Bu önergelerde kişilik hakları ihlal edildiği gerekçesiyle Rıza Sarraf her bir önerge için 5 bin lira olmak üzere toplamda 70 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
İstanbul 22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Sezgin Tanrıkulu katılırken, Rıza Sarraf gelmedi. Hakim, TBMM'den talep edilen davaya konu soru önergelerinin örneklerinin gönderildiğini belirtti. Sarraf'ın avukatı Nihan Kaynar, tazminat ve ihtiyati tedbir taleplerinin devam ettiğini belirtti. Tanrıkulu'nun avukatlarından Berk Başara, davanın Anayasa'nın 98. maddesi kapsamında TBMM'nin, milletvekilinin soru önergesi ile denetleme yetkisine karşı açıldığını söyledi. Soru önergelerine cevap verilmemesinin ilgili partinin tercihi olduğunu kaydeden Başara, soru önergelerinin reddedilmediğini vurguladı. Başara, esasa girilmeden davanın reddine karar verilmesini talep etti.
MAHKEME DAVAYI REDDETTİ
Sarraf'ın avukatı söz isteyerek, soru önergelerinden bir kısmının Bekir Bozdağ ve Bülent Arınç tarafından cevaplandığını kaydetti. Avukat Nihan Kaynar, TBMM'den gelen yazıyı incelemek için süre talebinde bulundu. Mahkeme, Meclis'ten gelen yazı ile dava dilekçesinin içeriğinin aynı olduğunu belirterek bu talebi reddetti. Hakim, taraf avukatlarına tekrar söz hakkı verdi. Sarraf'ın avukatı Kaynar, müvekkilinin kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunun sabit olduğunu savunarak 70 bin liralık manevi tazminat talebinin kabul edilmesini istedi. Tanrıkulu'nun avukatları ise müvekkilinin görevinden kaynaklanan yetkisini kullandığını, davanın Meclis'in denetim yetkisine karşı açılan bir dava olduğunu belirterek reddedilmesini talep etti.
Kararını açıklayan mahkeme, davacının manevi tazminat talebinin yasal koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verdi.
"SORU ÖNERGELERİ İLE BU İLİŞKİLERİN DOĞRU OLUP OLMADIĞINI SORMUŞTUM"
Duruşma sonrası İstanbul Adalet Sarayı önünde basın mensuplarına açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, “ Rıza Sarraf benim şahsımla ilgili 14 ayrı soru önergesinden dolayı toplam 70 bin liralık tazminat davası açmıştı. Bira önce yargılanma yapıldı ve mahkeme reddine karar verdi. Ben halk adına soru önergeleriyle denetleme yapmıştım. Rıza Sarraf'ın hükümet ve bakanlarla bir çok ilişkisi basına yansımıştı. Soru önergeleri ile bu ilişkilerin doğru olup olmadığını sormuştum. Ancak kendisinin şahsına yönelik bir hakaret yoktu. Fakat dava açmıştı, ama bu dava reddedildi" dedi.
"BİR GÜN MUTLAKA BUNLARIN HESABI SORULACAK"
Verdiği soru önergelerinin hepsinin çok önemli sorular olduğunu dile getiren Tanrıkulu, "Bir dönemi sorgulayan sorular. Yani bunlar bu adliyede zabıtlarda kalmadı, aynı zamanda bu halkın hafızasına da yansıdı. Her ne kadar bu hükümet cevap vermese de bu sorular Meclisin hafızasında var. Bir gün mutlaka bunların hesabı sorulacak" dedi.
"SORDUĞUM SORULAR..."
Tanrıkulu, "Mesela TÜRGEV ile olan ilişkilerini sormuştum. Bağışta bulunmuştu, 'bu bağışın karşılığında acaba ne almıştı, hangi rantı elde etmişti?' bunları sormuştum. Mesela eşi ile açık görüşmüştü, bu tabi gayet insani bir şeydi. Ama 'bu imtiyaz, diğer hükümlülere de verilecek mi?' diye sormuştum. Yüklü miktarda paraların AK Parti'ye aktarıldığı söyleniyor. Bunların seçim kampanyasında harcanacağı söyleniyor. Bunları sormuştum. İnanıyorum ki bir gün mutlaka bu hafıza canlanacak ve bunlardan hesap sorulacak" ifadelerinde bulundu.
Kaynak: