REHİNE ŞOFÖRLER HAKKINDA FLAŞ GELİŞME
Şoför yakınları isyan etti.
IRAK'ın Musul kentini kontrol altına alan IŞİD'ın elindeki Türk şoförleri, Bağdat yakınlarına götürdüğü iddia edildi.
Şırnak Silopi İlçesi'nde yaşayan ve iki oğlu IŞİD'in elinde olan Selim Karakan, çocukları için endişe duyduğunu söyledi. Rehin şoförlerden Mehmet Sait Çobanoğlu'nun, Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde yaşayan babası Kemal Çobanoğlu da, yakınlarının evine taziyeye geldiğini belirterek, devlet yetkililerinden yardım istedi. Silopi İlçesi'nde, IŞİD'in rehin aldığı şoför yakınlarının gergin bekleyişi sürüyor. Rehin tutulan Servet ve Selahattin Karakan'ın babası Selim Karakan, oğullarıyla dün akşam gizli yaptığı telefon görüşmesinde durumlarının iyi olduğunu aktardıklarını belirterek, "Hallerini sordum, nasıl olduklarını sordum. Etraflarının IŞİD üyelerince sarılı olduğunu söylediler. Sahada olduklarını ve sahanın içerisinden çıkamadıklarını ifade ettiler. Her hangi bir baskı ve işkence görmediklerini ancak IŞİD'in şirketten para istediğini söylediler. Ne yapacaklarını bilmediklerini aktardılar. Dün akşam 22.30 civarlarında amcamoğlu onlarla konuştu. Bana söylediklerinin aynısını ona da söylemişler. Dün akşamdan beridir haber alamadık. Kendilerine ulaşamadık. Bize bıraktıklarını söylediler ama o da yalan çıktı. Musul'un daha ilerisine, Bağdat yakınlarına götürdüklerini öğrendik" dedi.
Selahattin ve Servet Karakan'ın dayısı Mehmet Salih Turgut, yetkililerin kendileri ile irtibata geçmediğini ve bakanlıkta kriz masasının kendilerini aydınlatmadığını ifade ederek, "Dışişleri Bakanlığı'nda kriz masası var. Bu sabah 2 defa aradım. Sitemde bulundum; niye bizi aramıyorsunuz? Niye bize bilgi vermiyorsunuz? diye. Onlarla irtibata geçtiklerini söylediler. Bunlar sizden bir şey istiyorlar mı? diye sordum. Net olarak birşey bilmediklerini söylediler. Kriz masasındaki yetkili arkadaş diyor ki, 'biz bir şey bilmiyoruz.' Bu Dışişleri Bakanlığı'nı kötülüyor. Dışişleri Bakanlığı'nda kriz masasındaki arkadaş, 'ben hiçbir şey bilmiyorum' diyorsa, bu yanlıştır. Şoförlere her hangi bir zarar gelmediğini söylüyor. Bunu biz de biliyoruz" diye konuştu.IŞİD tarafından Musul'a mazot taşıyan TIR şoförlerinden 28 yaşındaki Mehmet Sait Çobanoğlu'nun Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde yaşayan ailesi de çocuklarının hayatından endişe duyduğunu söyledi. Oğlunun kurtarılması için yetkililerden yardım isteyen görme engelli baba Kemal Çobanoğlu, "Oğlum Mehmet Sait, 3 gün önce Irak'ın Musul kentine mazot götürürken IŞİD örgütü tarafından rehin alındı. Oğlum evine ekmek götürmek için çalışıyordu. Oğlumun hayatından endişe ediyorum. Akrabalarımız hepsi burada toplanmış. Evimiz taziye evine dönüşmüş. 3 gündür ben ve annesi ile eşi, uyumadık, gözümüze uyku girmiyor. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve İçişleri Bakanı'na sesleniyorum; Allah rızası için oğlumun kurtarılması için girişimde bulunun. Bütün yetkililerden oğlumun kurtarılması için yardım bekliyorum" şeklinde konuştu.
ŞOFÖR YAKINLARI FİRMAYA AİT ARAÇLARA EL KOYDU
IŞİD'in elinde rehin olarak kalan şoförlerin Şırnak'ın Silopi İlçesi'ndeki akrabaları, şoförleri Irak'a gönderen firmayı ilgisizlikle suçlardı. Silopi’de bulunan firmayı basan 7'si Silopili olmak üzere toplam 20 şoför yakını, firmaya ait araçların pasaport, kontak anahtarları ve ruhsatlarına el koydu. Şoför yakınları yetkililere seslerini duyuramamaktan yakınarak, firma önünde oturma eylemi yaptı.
Selahattin ve Servet Karakan'ın dayısı Mehmet Salih Turgut, yetkililerin kendileri ile irtibata geçmediğini ve bakanlıkta kriz masasının kendilerini aydınlatmadığını ifade ederek, "Dışişleri Bakanlığı'nda kriz masası var. Bu sabah 2 defa aradım. Sitemde bulundum; niye bizi aramıyorsunuz? Niye bize bilgi vermiyorsunuz? diye. Onlarla irtibata geçtiklerini söylediler. Bunlar sizden bir şey istiyorlar mı? diye sordum. Net olarak birşey bilmediklerini söylediler. Kriz masasındaki yetkili arkadaş diyor ki, 'biz bir şey bilmiyoruz.' Bu Dışişleri Bakanlığı'nı kötülüyor. Dışişleri Bakanlığı'nda kriz masasındaki arkadaş, 'ben hiçbir şey bilmiyorum' diyorsa, bu yanlıştır. Şoförlere her hangi bir zarar gelmediğini söylüyor. Bunu biz de biliyoruz" diye konuştu.IŞİD tarafından Musul'a mazot taşıyan TIR şoförlerinden 28 yaşındaki Mehmet Sait Çobanoğlu'nun Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde yaşayan ailesi de çocuklarının hayatından endişe duyduğunu söyledi. Oğlunun kurtarılması için yetkililerden yardım isteyen görme engelli baba Kemal Çobanoğlu, "Oğlum Mehmet Sait, 3 gün önce Irak'ın Musul kentine mazot götürürken IŞİD örgütü tarafından rehin alındı. Oğlum evine ekmek götürmek için çalışıyordu. Oğlumun hayatından endişe ediyorum. Akrabalarımız hepsi burada toplanmış. Evimiz taziye evine dönüşmüş. 3 gündür ben ve annesi ile eşi, uyumadık, gözümüze uyku girmiyor. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve İçişleri Bakanı'na sesleniyorum; Allah rızası için oğlumun kurtarılması için girişimde bulunun. Bütün yetkililerden oğlumun kurtarılması için yardım bekliyorum" şeklinde konuştu.
ŞOFÖR YAKINLARI FİRMAYA AİT ARAÇLARA EL KOYDU
IŞİD'in elinde rehin olarak kalan şoförlerin Şırnak'ın Silopi İlçesi'ndeki akrabaları, şoförleri Irak'a gönderen firmayı ilgisizlikle suçlardı. Silopi’de bulunan firmayı basan 7'si Silopili olmak üzere toplam 20 şoför yakını, firmaya ait araçların pasaport, kontak anahtarları ve ruhsatlarına el koydu. Şoför yakınları yetkililere seslerini duyuramamaktan yakınarak, firma önünde oturma eylemi yaptı.
IŞİD'in elinde rehin tutulan Ceyhun İsmailoğlu'nun kardeşi Vehip İsmailoğlu, ağabeyi ile saat 16.00 sıralarında cep telefon ile görüştüğünü ve şoförlerin halen IŞİD'in elinde rehin tutulduklarını aktardığını belirterek, şöyle dedi:
"Haberlerde yakınlarımızın serbest bırakıldığı söylendi. Öyle bir doğruluk yok, yalandır. TIR Şoförleri Derneği Başkanı Çetin Ünlü’nün açıklaması da doğruyu yansıtmamaktadır. Bu kişinin ne amaçla böyle bir açıklama yaptığını bilemiyoruz. Şu ana kadar elimize geçen bilgilere göre, orada diğer 10 kişiyi almışlar başka bir yere götürmüşler. Geyara’nın 30-40 kilometre ilerisinde çöle götürmüşler. Serbest bırakılma diye bir şey yok. 5 milyon dolar fidye istemişler. Firma yetkilileri ile pazarlık yapmışlar. Firma yetkilileri, bu fidyeyi vermemeye gayret gösteriyor. En son ağabeyim Ceyhun ile görüştüm saat 16.00 civarlarında. Nasıl olduklarını sordum. İşkence yapılmadığını söyledi. Onları oradan götürdüler. Yanlarına 10 kişiyi daha getirmişler. Burada şuan eylemimizi yapıyoruz. Sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Kimse bize bakmıyor, ilgilenmiyor. Konsolosluk baskını ile ilgileniyorlar. İki firmalaya ait araçlara el koyduk. Madem bizimle ilgilenmiyorlar, bizimle muhatap olmuyorlar, biz de elimizden gelen her şeyi yapacağız. Ne zaman ağabeylerimiz, arkadaşlarımız gelirse, eylemi o zaman bitireceğiz."
Kaynak: