IRAK'ın Musul kentini ele geçiren IŞİD'lilerin rehin aldığı 32 Türk şoförün bağlı olduğu firmanın sahibi Mehmet Kızıl, kendilerinden fidye istemediğini söyledi. Kızıl, bazı fırsatçıların şoförlerin kendi ellerinde olduğunu öne sürerek fidye istediğini de belirterek, "Bir takım insanlar 'IŞİD’in elinde değil bizim elimizde' diyerek para istediler. Oluşan ortamdan fırsatçılık yapan bir takım insanlar oldu. Ama bunu biz devlet ile paylaştığımızda bunun bir aslı olmadığını, IŞİD’in elinde olduğu teşit ettik" dedi.

Musul'da IŞİD'in rehin tuttuğu Türk şoförlerin bağlı bulunduğu Kızıl Lojistik firmasının sahibi Mehmet Kızıl, rehin tutulan şoförlerin ailelerinin yaşadığı Şırnak'ın Silopi İlçesi Doruklu Köyü’ne gelerek ailelerle görüştü. Görüşmeye Cizre İlçesi'nin BDP'li Belediye Başkanı Leyla İmret ile bazı partililer de katıldı. Ailelerin endişesini paylaştığını belirten Kızıl, daha sonra Silopi'de firmasının şubesi önünde eylem yapan rehinelerin aileleriyle bir araya geldi.

Irak'ta rehin şoförlerle ilgili Dışişleri Bakanlığı dahil olmak üzere tüm ilgili kurumlarla görüşmeler yaptıklarını belirten Kızıl, şunları söyledi:

"Tabi ki bizim temennimiz biran önce bu şoförlerin oradan kurtulmasıdır. Biz şirket olarak hizmet eden şoförlerin kurtulması için üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu söyledik. Şuan ki ortam itibari ile fidye ve para olayı söz konusu değildir. İki ülke arasında yaşanan bir siyasi krize dayanan ortam mevcuttur. Biz devletin en üst düzeyine bağlı makamları ile bağlantı halindeyiz. Bu iş en yakın zamanda, en kısa sürede kimsenin burnu bile kanamadan çözüleceğine inanıyoruz. Bir saat sonra da bitebilir, 5 günde sürebilir. Bunun adını koymak söz konusu değildir. Şoförler ile görüşme yapabiliyoruz. Sağlıkları ile ilgili her hangi bir sıkıntı yok. Aileleri ile konuşuyorlar ve herhangi eziyet de söz konusu değildir. IŞİD olduğu netlik kazandı. Bir takım insanlar bizden para isteyerek, 'IŞİD’in elinde değil bizim elimizde' diyerek para istediler. Oluşan ortamdan fırsatçılık yapan bir takım insanlar oldu. Ama bunu biz devlet ile paylaştığımızda bunun bir aslı olmadığını teyit ettik. Böyle 32 canın bedeli parayla ölçülmez. Devletimiz Türkiye cumhuriyeti çok güçlüdür. Eğer 5 milyon dolar ile bu iş çözülecekse çoktan çözülürdü. Bizde şirket olarak ta çözmüştük, devlette çözmüştü. Olay parasal değil, yaşanan kaosun gereği olan bir durum. İnşallah bu kaos ortamı da biran önce ortadan kalkar."

Kızıl, Habur Sınır Kapısı yakınlarında bekleyen şoförlerin sorunlarını da dinledi.