MHP'DE FLAŞ GELİŞME

MHP'DE FLAŞ GELİŞME

Devlet Bahçe'linin seçimin ardından ortaya koyduğu kırmızı çizgi şartlarında yumuşamalar başladı. Ve MHP açıklamalarından HDP'ye ilk şart belli oldu

% 60'DAN GELEN TEPKİ GERİ ADIM MI ATTIRDI

7 Haziran seçimlerinde AKP'nin gitmesini isteyen ve oylarını CHP, MHP,HDP ye dağıtarak muhalif % 60'ı temsil eden seçmenler, bu 3 partinin bir koalisyon oluşturmasını ve seçim meydanlarında ortak vaatleri olan AKP iktidarının 13 yıllık yolsuzluk,adam kayırma,yargıyı siyasallaştırma ve hukuksuz tüm uygulamalarının restore edilmesini, Erdoğan'ın sarayından çıkartılmasını beklemişlerdi, Ancak seçim sonrası MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin bu beklentiyi kayıtsız şartsız silmesi, ve CHP,MHP,HDP işbirliğini kökten red etmesi büyük tepkilere neden olmuştu.

BAHÇELİ'NİN AÇIKLAMALARINDA KAPI SADECE AKP'YE AÇIK KALDI

Devlet Bahçeli'nin birbirine benzer açıklamalarının ardından "AKP ile anlaştı söylentileri siyaseti derinden üzmüş, MHP tabanı bile Bahçeli'nin AKP'nin dışında bir koalisyon seçeneği bırakmayan açıklamaları karşısında ikiye bölünmüştü. En son CHP'nin Başbakan Bahçeli olsun önerisini bile sert bir şekilde geri çeviren Devlet Bahçe'li % 60'ı temsil eden muhalif seçmenin sert tepkilerine hedef olmuştu. Bu gün Devlet bahçeli sessizdi ancak MHP'den yapılan 2 ayrı açıklamanın satır aralrında ciddi bir yumuşama belirtileri vardı. Yapılan açıklamaları MHP'ye yakın kaynaklar ile birlikte değerlendirdik. İşte o ayrıntılar

BAHÇELİ'NİN DANIŞMANI NE ANLATTI

"Bakanlıklar verildi, görüşmeler yapıldı iddası kesinlikle yapılmadı. Yapılan haberlerin hepsi asılsızdır. MHP analar ağlasın istemiyor. Doğudaki kardeşlerimizin üstünde PKK'nın tehdidi kalsın istemiyoruz. Çözüm mutlaka istenen bir şey ama MHP'nin kırmızı çizgileri var."  MHP'ye yakın kaynağımız  Danışmanı tarafından yapılan açıklamanın, Bahçeli tarafından bilinmemesinin imkansız olduğunu ileri sürerek şöyle söylüyor; "Danışmanın ifadeleri içerisinde yer alan "PKK silah bırakacak" cümlesinin Bahçeli tarafından şart olarak bile söylenmediğini, ancak danışmanın bunu ifade etmesinin tepkiler karşısında bir geri adım cümlesi olarak değerlendirilmesinin mantıklı olacağını ileri sürüyor. Kaynak " Ancak MHP'nin durduğu yere en yakın siyasi partinin AKP olduğunu unutmamak lazım" diyor

SİLAH BIRAKILACAK AYRINTISI

Terör örgütü mutlaka silahı bırakacak, devletle masaya otururken kesinlikle şartı olmayacak. Bu ülkede Sayın Öcalan diyen Selahattin Demirtaş'la nasıl koalisyon kurabiliriz. Bu ülkenin emniyet müdürünü tokatlayan HDP milletvekili. Bizim onlarla bir araya gelmemizi isteyenler PKK sempatizanıdır. Bu ülkede ezan dinmeyecek, bayrak inmeyecek diye söz verdik. 

MHP'Lİ MİLLETVEKİLİNDEN YAZILI AÇIKLAMA

MHP'nin siyasi yapısını bilenler bilir diyen yakın bir kaynak aynen şöyle dedi " MHP'de genel başkan'ın bilgisi dışında yaprak kımıldamaz. Milletvekilleri içlerinden bile konuşamazlar bu nedenle İstanbul Milletvekili E. Semih Yalçın'ın yaptığı bu açıklamanın içeriği tamamen Bahçeli'nin fikridir."

DAHA YUMUŞAK BİR USLUP KULLANDIRILDI

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili E. Semih Yalçın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamasına cevap olarak yazılı bir açıklama yaptı. Yalçın, "CHP; tarihi sorumluluğunu yerine getirmemiş, Cumhuriyet'in değerlerine sahip çıkması gerekirken, sözde çözüm sürecinin mimarı ve uygulayıcısı olmak istemiştir. Hatta zaman zaman AKP ile bu konuda yarışa bile girmiştir. MHP'yi millete havale etmeye kalkan zihniyete de hatırlatmamız: 'MHP'yi millete havale edemezsiniz çünkü partimiz zaten milletin sinesindedir'. Bu nedenle MHP milletsiz ve devletsiz bir koalisyon seçeneğini asla düşünemez. O halde HDP ile aynı çuvala girmeyi göze alabilen CHP'ye AKP ile koalisyona gitmeyi salık veririz. Asıl sorun; koalisyon seçenekleri veya seçeneksizliği değil, siyasi partilerin ilkesizliğidir" dedi. 

İŞTE İLK ŞART "SİLAHLARIN GÖLGESİNDE DEMOKRASİ İŞLETİLEMEZ" 

Semih Yalçın, "CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'ye medya üzerinden yaptığı yakışıksız teklif partimiz tarafından tepkiyle karşılanınca yazılı bir açıklama yaparak durumu tevile kalkışmıştır. Kılıçdaroğlu, açıklamasında 'Biz yüzde 60'lık blok derken kimsenin kimseyle bir arada olmasını, bir siyasi ortaklığı değil, Türkiye'nin önceliği olan hukuk ve demokrasi üzerindeki tahribatın giderilmesi için halkın bize verdiği sorumluluğu anlatmaya çalıştık' demiştir.

VERİLEN SÖZLERDE ASGARİ MÜŞTEREKLİK ŞARTI

CHP'nin Sayın Genel Başkanının bu son açıklamaları, aşağıdaki hususları kamuoyuyla paylaşmayı zorunlu kılmıştır: Yüzde '60'lık blok'un gerçekten caiz bir tabir olabilmesi için, ortaya çıktığı varsayılan blokta yer aldığı düşünülen siyasi partilerin fikir ve ilkelerinde, beyannamelerinde, halka verdiği sözlerde en azından asgari müştereklerin olması icabeder. Çok iyi bilinmektedir ki Türkiye'de hukuk ve demokrasiyi tahrip eden mihrakların başında PKK ve onun siyasi kanadı gelmektedir. PKK; KCK mahkemelerini hukuk tahribata uğradığı için değil, bilakis baskı ve tasallut altında tuttuğu kitleleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yasalarına uymamaya zorlamak ve onları illegal yollara sevk edip devlet içinde devlet olabilmek için kurmuştur. Üstelik PKK buna, AKP iktidarı yargıyı tekeline almadan ve yasalarla oynayıp dejenere etmeden önce başlamıştır. "Silahların gölgesinde demokrasi işletilemez ve hukukun üstünlüğü sağlanamaz. Madem HDP seçime girmiş ve milyonların oyunu almıştır, eksikleriyle de olsa, öncelikle 'Cumhuriyet'in 13 yıllık reklam arası'ndan önceki yasalarına tabi olacağını ilan etmelidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin otoritesini tanımalıdır. Ancak o zaman Türkiye partisi olarak kabul edilmesi mümkün olabilecektir" dedi. 

Kaynak:Haber Kaynağı