LİDERLERDEN "KURŞUN GİBİ" SÖZLER
TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Meclis'in açılışının 94. yılı dolayısıyla TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında özel gündemle toplandı.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla TBMM'de yapılan özel oturuma iktidar ve muhalefet liderlerinin sert sözleri damga vurdu
TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Meclis'in açılışının 94. yılı dolayısıyla TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında özel gündemle toplandı.
ÇİÇEK: İSTİKLAL MÜCADELEMİZİN KAHRAMANLARI O ZOR ŞARTLARDA BÜYÜK BİR DESTAN YAZMIŞLARDIR
TBMM'nin kuruluşunun 94'ncü yıldönümü nedeniyle düzenlenen özel oturumu TBMM Başkanı Cemil Çiçek yönetti. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan özel oturuma Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'de geldi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, HDP Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü özel oturumda hazır bulundu. BDP grubunu ise Başkanvekili Pervin Buldan temsil etti.
BAŞBAKAN ERDOĞAN:"NE ACIDIR Kİ SİYASİ PATİLERİN TÜRKİYE DIŞINDAN ODAKLARLA İŞ BİRLİĞİ VE İTTİFAK YAPTIKLARINA ŞAHİT OLDUK"
TBMM Genel Kurulundaki 23 Nisan özel oturumunda TBMM Başkanı Cemil Çiçek, mecliste grubu bulunan grup başkanlarına söz verdi. İlk olarak kürsüye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan çıktı. Türkiye Büyük Millet Meclisinin 94'üncü kuruluş yıl dönümünü en kalbi duygularla kutladığını belirten Başbakan Erdoğan, "Türkiye'nin ve dünyanın tüm çocuklarının Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın hayırlara vesile olmasını diliyorum.Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk Başkanı olan Gazi Mustafa Kemal'i, Kurtuluş Savaşı'mızı sevk ve idare eden ilk Meclisteki tüm milletvekillerini bu vesileyle bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ediyorum. 94 yıl boyunca Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında millet için hizmet üretmiş tüm parlamenterlerimize de ülkemiz ve milletimiz adına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
KILIÇDAROĞLU, BERKİN ELVAN'I ANDI
Cumhuriyet Halk Partisi adına 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutladığını belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyetimiz, bütün dünyaya bir bayram hediye edecek kadar ufku geniş, ulusal egemenliği baş tacı yapacak kadar halkına güvenen ve saygı duyan devrimci kadroların ve ruhun eseridir. Mustafa Kemal'e atıfla söylemek isterim ki, ulusal egemenliğin ışığı karşısında zincirler erimiş, taç ve tahtlar batmış ve yok olmuştur. Cumhuriyeti kuran devrimci kadroların ulusal egemenlik kavramıyla neyi ifade ettiklerini iyi anlamak gerekiyor. Günümüzde bu kavram çarpıtılarak bir dikta rejimi kurmaya kalkışanların öncelikle Mustafa Kemal Atatürk'ün 7 Şubat 1923 tarihinde Balıkesir'de yaptığı konuşmayı iyi öğrenmeleri gerekir. Şöyle der Mustafa Kemal Atatürk: "Milli emeller, milli irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil bütün millet fertlerinin arzularının, emellerinin bileşkesinden ibarettir." Bir halkın var olma mücadelesini bağımsızlıkla taçlandırmış bu yüce Meclisin; fikri hür, vicdanı hür üyeleri bu gün de zorlu bir mücadele içine girmişlerdir. Bu zorlu mücadelenin halkın egemenliğini yansıtan gerçek bir demokrasi ve özgürlüklerle taçlandırılacağından eminim. Ulusal egemenlik çoğulcu bir rejim, temsilde adalet ve hukukun üstünlüğü meselesidir. Çoğunluğun güçlü, güçlünün de haklı olduğu, yurttaşların baskı, korku, yasaklar, kin, yoksulluk ve istikrarsızlık tehditleriyle yönlendirildikleri bir sistem çoğulcu değildir. "Sandıktan çıktım, ne istersem yaparım." anlayışı ulusal egemenlik kavramıyla bağdaşmaz çünkü ulusal egemenlik sandıktan çıkan oy sayısına bağlı bir kavram değildir. Egemenlik en son ferdine kadar bütün ulusundur. Sayısal çoğunluğu egemenlik olarak anlamak ve kullanmaya kalkışmak ulusal iradenin inkarıdır ve istismarıdır. Böyle bir yönetim tarzına "demokrasi" ve "cumhuriyet" kelimeleri de yakışmamaktadır. Demokrasi, özgür yurttaşların, özgür medyanın, oy sandığına hapsolmayan bir iktidar anlayışının rejimidir. Demokrasi, iktidarların egemenliğin kaynağı olan halka belirli aralıklarla ve sandıktan sandığa değil, her gün hesap verdikleri rejimin adıdır" dedi.
BAHÇELİ : BAŞKA YOL VE MECRA ARAYANLARI MECLİS'İN ANLAM VE MESAJLARI ÜZERİNE KARARLICA TEFEKKÜR ETMEYE DAVET EDİYORUM
94 yıllık bir maziden süzülerek gelen Gazi Meclisi kutlu hatıralarını sevinç, dua ve hürmetle yad ettiklerini belirten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bu aziz millet eserinin, bu yüksek demokrasi mabedinin anlamı ve özellikleri üzerine tekraren ve samimiyetle düşünüyoruz.TBMM, her şeyden önce Türk milletine duyulan sevgi ve saygının eşsiz bir tezahürü, çok kıymetli bir ürünüdür.Milli iradeye sadakatin, milli egemenliğe bağlılığın, meşruiyete verilen önemin çok açık, çok net kanıtıdır. Büyük Millet Meclisi'nin açılması dönemin şartlarını dikkate aldığımızda destansı bir atılım, kararlı bir adımdır. Milletimiz kendi geleceğine bizatihi kendisinin yön vereceğini 23 Nisan 1920 itibariyle göstermiş, temsilcileri eliyle tüm dünyaya duyurmuştur.Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sözleriyle ifade edecek olursak, Büyük Millet Meclisi, bizi yaşatmamak isteyenlere karşı yaşamak hakkımızı müdafaa etmek üzere toplanmıştır. Çorak, bakımsız ve kerpiç evli Ankara'nın göbeğinde bağımsızlığımızın rotası şekillenmiş, istikbalimizin haritası çizilmiştir. 23 Nisan 1920, Mondros'taki aldatmaya ve işgal planlarına en etkili cevaptır. 23 Nisan 1920, boğaza demirleyerek toplarını devrin başkentine çeviren şımarıklığa ve cüretkarlığa rest çeken, isyan ve itiraz eden milli direniştir. 23 Nisan 1920, asırlarca vatan topraklarının istilasını hedefleyen, Türk'süz Anadolu özlemiyle yanıp tutuşan vesayetçi ve sömürgeci güçlere en kalıcı mesaj, en tutarlı duruştur. Devletini kurmadan Meclisi'ni açacak kadar cesaret ve öngörü sahibi olan Türk milleti, TBMM vasıtasıyla köleliğe meydan okumuş, tutsaklığa başkaldırmıştır. Acı ve ıstırap verici geri çekilmeleri durdurabilmek, yeni bir atılganlığa, yeni bir dirilişe ve yeniden bir başlangıca hevesle ortam açmak için Ankara'nın kutlu bağrında bağımsızlık hedefine odaklanılmış, milletin sinesi tek yol olarak kabullenilmiştir.
23 Nisan 1920 Cuma günü Ankara Hacıbayramı Veli Camii'nde kılınan Cuma Namazı'nın hemen ardından Kuran Tilavetleriyle, Salavat-ı Şeriflerle, Hatm-i Şeriflerle ve büyük umutlarla İlk Meclis'in kapısı aralanmıştır" dedi.
Kaynak: