Parti içi muhalefetin kurultay için topladığı imzaları yeterli bulmayan Kılıçdaroğlu, bir açıklama yaparak şunları söyledi:

“Tamam, inkâr etmiyorum yenildim. Yenilmesine yenildim ama bir sorun bakalım, bir tat alabildim mi? Koltuk altımdan kaymamış, cavcav edeni kapının önüne koyuyorum, yediğim önümde yemediğim arkamda; şimdi yenilgi mi oluyor bu? Aslında “içimde ukde kaldı” desem yalan değil, ben de herkes gibi yenilme hakkımı doğru düzgün kullanmak istiyorum. Sırtımı yere öyle bir getirsinler ki, bamburuklarım sökülsün, gören “aşgolsun” desin. Onun için dokuzda bırakmak istemiyorum “on olsun, son olsun” diyorum; on son” dedi. Sözlerine:

“Az biraz başarısız olduk ya, münafık taifesi başladı bağırmaya. Neymiş, Avrupa’da başarısız olan istifa ediyormuş. Yav tamam, ben de etmiyor demiyorum zaten, ediyor. Ediyor ama Avrupa’da demokrasi var da adam ondan istifa ediyor, bu memlekete demokrasi geldi de biz istifa etmedik mi? Bizim memlekette liderin ne zaman koltuktan kalkacağı bellidir; cumhurbaşkanı olunca kalkar, bir de Allah korusun ölünce. Son zamanlarda kaset modası da çıktı ama çok şükür bize denk gelmedi”, diye devam eden Kılıçdaroğlu:

“Kaldı ki daha yapılacak işler var; özerklik şartı imzalanacak, Seyit Rıza’ya itibarı iade edilecek, Tunceli’nin adı değiştirilecek, laiklik çarşafa sokulacak, kıyıda köşede gözden kaçmış Kemalist varsa kapının önüne konulacak, CHP, Altıok’un gölgesinden çıkarılıp Adam Smith’in öğretisi rehber edinilecek, sürdürülebilir bir ana muhalefet konsepti için cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi desteklenecek, … Bunları tamamlayalım, biz de koltuk meraklısı değiliz herhalde, “gel buraya Maarrem” deyip anahtarları teslim ederiz”, diyerek son noktayı koydu.

CHP’deki iç çekişmelerin yerel seçimlere kadar sürdürüleceğine kesin gözüyle bakılıyor.