İSTANBUL BAROSU, İSTİSMARDAN KORUNMA İÇİN ETKİLİ ÇOCUK POLİTİKASI İSTEDİ
İSTANBUL Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nce yapılan açıklamada, çocukların uğradığı istismar vakaları ertesinde, en yetkili kişilerce tekrar idam cezası tartışmalarının başlatıldığının görüldüğünü belirtti.
İSTANBUL Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nce yapılan açıklamada, çocukların uğradığı istismar vakaları ertesinde, en yetkili kişilerce tekrar idam cezası tartışmalarının başlatıldığının görüldüğü belirtilerek, "Tüm yetkilileri sağduyulu bir şekilde soruna çözüm aramaya ve her çocuğun korunmasını sağlayabilecek etkili bir çocuk politikası üretmeye davet ediyoruz" denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Toplumda suç ve suçlu algısını; sadece cezaların ağırlığı üzerinden tartışmaya başlamak, caydırıcılığı olmayan, Avrupa İnsan Hakları Ek Sözleşmesi ile kaldırılan yaşam hakkı ihlali niteliğindeki idam cezasını gündeme getirmek, devletin sorumluluğunu ortadan kaldırmaya çalışarak asıl sorunu görmezden gelmek anlamına gelmektedir. Toplumun bütününe mal olmuş şiddet algısı ortadan kaldırılmadan tek başına çocukların korunması düşünülemez ancak bu durum çocukların korunma ihtiyacı nedeniyle devletin üstlenmesi gereken azami yükümlülüğü de ortadan kaldırmaz.
Cezaların artırılması ve idam cezası tartışılıp meşrulaştırılırken; yargıya konu olan istismar vakalarında, adli uygulamaların, çocukların tekrar örselenmelerine ve travmalarının pekişmesine, diğer bir deyişle ikincil mağduriyetlerine neden olduğunu, ayrıca çocukların süreçten bilgilendirilmediklerini, özel hayatlarına saygının ihlal edildiğini, korunma ve desteklenme ihtiyaçlarının görmezden gelindiğini, yardım ve bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyenler nedeniyle yıllarca yaşadıklarının sır olarak kaldığını, yaşadıklarını defalarca anlatmalarına rağmen beyanlarının dikkate alınmadığını, tam da bu ve benzer nedenlerle pek çok olayın cezasızlıkla sonuçlandığını da aynı yüksek sesle söylemek gerekir.
Yine son yıllarda kamuoyunda çocuk istismarı vakalarının 'kastrasyon, pedofili, idam' vb. kavramların ekseninde tartışılması; çocukların korunması ve suçların önlenmesiyle ilgili çalışmaları da gölgelemekte, çocuklara karşı suç işleyenlerin yalnızca hasta, sapık, cani kişiler olduğu gibi bir ön kabulü de beraberinde getirmekte, istismarcının çoğunlukla çocuğun tanıdığı bir yetişkin olduğunu da yok saymaktadır.
Çözüm için; önleyici tedbirleri, mağdurlara sağlanacak destekleri, istismar şüphesi halinde kullanılabilecek müdahale biçimlerini, faillerin çocuklarla temasını ve tahliye koşullarını dahi düzenleyen, kısacası önlemeden infaza kadar geçen süreçte etkili bir önlem ve müdahale planının hayat bulması gerekmektedir.
Şüphesiz ki, çocukların katledilmesi hepimiz için büyük acıdır. Artık acılarımızın son bulması, öfkemizin dinmesi, isyanımızın kazanıma dönüşmesi için tüm yetkilileri sağduyulu bir şekilde soruna çözüm aramaya ve her çocuğun korunmasını sağlayabilecek etkili bir çocuk politikası üretmeye davet ediyoruz.
İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak; tüm tartışmalarda, çocukları korumak ve desteklemekten başka bir amacı olmayan anlayışı merkeze çekmek için ısrarlı mücadelemize devam edeceğimizi ve çocukların artık daha fazla mağdur edilmemesi için sadece böyle bir anlayışın yanında taraf olacağımızı bir kez daha hatırlatıyoruz"
Kaynak: