İspanyol basını Türkiye'de gerçekleşen ilk cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda kazanma başarısını gösteren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a geniş yer ayırdı. El Mundo gazetesinin "Türk halkının rüşvet ve yolsuzluk skandalları ile baskıcı rejime karşı hassas olmadığını iyi konuşmaya ve ekonomik kalkınmaya prim verdiğini" söylemesi dikkat çekti.

Ülkenin önde gelen fikir gazeteleri, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesi ile Türkiye’nin yeni bir otokratik döneme girdiğini bu gidişatın dönüşünün zor olacağını öne sürdü. El Pais ve El Mundo gazeteleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim başarısını baş yazılarla okuyucularına duyurarak ilginç analizler yaptı. El Pais, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye'yi 15 yıl yönettiğini, Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan'ın bu süreyi aşacağını yazdı.

El Pais gazetesi '100 yılın sultanı' başlıklı yazısında ABD’nin eski bir Ankara büyükelçisinin Wikileaks dosyalarında ele geçirilen bir itirafına yer vererek "Tayyip Allah’a inanır. Ancak Allah’ına bile güvenmez" sözlerine değinerek seçim başarısındaki sırrın ekonomik kalkınma olduğunu yazdı. El Pais gazetesi, Atatürk’ün Cumhuriyetin ilanından sonra ülkeyi 15 yıl yönettiğini Erdoğan’ın bu süreyi aşacağını, hazırlıklarını ona göre yaptığını belirtti. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olarak yöneteceği Türkiye’nin laiklerle dinciler arasında bölündüğünün altını çizen gazete önümüzdeki dönemin bu iki akımın çatışmasına sahne olabileceğini ifade etti.

El Mundo gazetesi ise, 'Otokrasi tehlikesi' başlıklı yazısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Venezüellayı popülist söylemlerle 13 yıl yöneten Hugo Chaves’e benzetti. Erdoğan’ın gelir düzeyi düşük insanların kahramanı olduğuna dikkat çeken gazete devlet olanaklarını sonuna kadar başarısı için kullanan bu şahsiyetin aynen Chaves’de olduğu gibi bir seçim başarısı yakaladığını ileri sürdü. Gazete, Türk halkının rüşvet ve yolsuzluk skandalları ile baskıcı rejime karşı hassas olmadığını iyi konuşmaya ve ekonomik kalkınmaya prim verdiğini kaydetti. El Mundo gazetesi ayrıca Abdullah Gül’ün başbakan ilan edilmesi ile Türkiye’nin aynen Rusya’da Vladimir Putin ile Dmitri Medvedev’in yaptığı gibi yeni bir yönetim biçimine sahne olabileceğini hatırlattı.