IŞİD İLE ASKER İŞBİRLİĞİ TUTANAKLARA BÖYLE GEÇTİ
Türkiye'de medyanın görmezden geldiği ama diplomatik kaynakların Türkiye'nin yakın gelecekte başını ağrıtacak ilişkiler olarak yorumladığı IŞİD'e destek iddiaları resmi tutanaklarda yer alıyor.
Rütbeli askerlerle telefon görüşmeleri mahkeme kayıtlarına giren IŞİD emiri Mustafa Demir’le ilgili savcılık belgelerinde ilginç ayrıntılar var. Tutanaklarda Demir’in görüşmelerine değinilmedi, bu görüşmelere “tesadüfen elde edilen delil” denildi.
KAÇAKÇILIK SUÇUNA SOKMA ÇABALARI
Cumhuriyet'ten Kemal Göktaş'ın haberine göre, sınırdaki rütbeli askerlerle yaptığı telefon görüşmeleri mahkeme kayıtlarına giren IŞİD’in sınırdan sorumlu emiri Ebu Ali kod adlı Mustafa Demir’le ilgili savcılık belgelerinde tartışma yaratacak ayrıntılar yer aldı. Soruşturma kapsamında dinlenilen telefonlarla ilgili tutanaklarda Demir’in askerlerle yaptığı telefon görüşmelerine değinilmemesi, bu görüşmelerin “tesadüfen elde edilen delil” denilerek terör suçu dışında bir işleme tabi tutulması dikkat çekti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın IŞİD’e katılan 6 vatandaşın yakınlarının ihbarı ile başlattığı soruşturmanın başında, iletişimin tespit edilmesi kararını talep ederken mahkemeye gönderdiği yazıda “Türkiye’den IŞİD’e katılmak üzere gidenleri Selahaddin Başaran’ın Mustafa Mol ile irtibat kurarak geçirdiği, Mol’un şahısların geçişini sağlamak amacıyla kaçakçılık faaliyeti yürüten Ebu Bekir kod adlı İlhami Balı ve Ebu Ali kod adlı Mustafa Demir ile irtibat kurduğu ve şahısların sınırı geçtikten sonra Mol tarafından kamplara yerleştirildiği” belirtildi.
SINIR ZEKATI
Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından tutulan tutanaklarda ve düzenli savcılığa gönderilen bilgilendirme yazılarında Demir’in “Sınırdan giriş-çıkış yapan şahısların sözde İdare denen idari kısım olarak kullandıkları yerden Varaka kağıtlarının olup olmadığının kontrollerini yaparak şahısların sınırdan giriş-çıkışlarını yaptıkları, Suriye’ye giriş çıkış yapmak isteyen kaçakçılara izin verdiği ve bunun karşılığında sözde İslam Devleti adına zekat adı altında para aldığı” belirtildi. Yazılarda IŞİD’in izin verdiği kaçakçıların tamamının “İdare-i Hudut Emiri” konumundaki Demir’e karşı sorumlu oldukları belirtilerek dinlenilen telefon görüşmelerinin içerikleri “Örgüte katılım sağlamak üzere gelen örgüt mensuplarının illegal geçişlerde yaşadıkları sorunlar, güvenlik güçlerince illegal geçişlere engel olunmak üzere alınan önlemler, önlemlerde yer alan personelin eşkal bilgileri, araçların bilgileri kaçakçılık faaliyetinde örgütçe izinli şahısların espiyonaj faaliyetleri kapsamında İdare-i Hudut Emiri konumundaki Demir’e bilgi aktarımını içeren örgütsel iletişim irtibatları” olarak belirtildi.
Yazılarda Demir’in askerlerle görüşmeleri yer almazken TEM, Demir’in askerlerle yaptığı görüşmeleri “tesadüfen elde edilen delil” sayarak ayrı bir yazıyla savcılığa göndermesi dikkat çekti.
Kaçakçılıktan soruşturma
Suriye’de olduğu sanılan Mustafa Demir’in de olduğu 27 şüpheli hakkında dava açan savcılık iddianamesinde Demir’in askerlerle telefon trafiğine yer vermeyip “istihbari amaçlı dinleme sırasında başka bir suçun ortaya çıktığı gerekçesiyle” ayrı bir soruşturma başlattı. Ancak savcılık dinleme kayıtları ile ortaya çıkan fiillerin “kaçakçılık” olabileceği gerekçesiyle 5 Mart 2015 tarihinde ‘yetkisizlik’ kararı vererek dosyayı, dinleme kayıtlarıyla birlikte Gaziantep’teki 5. Zırhlı Tugay Komutanlığı Askeri Savcılığı’na gönderdi.
Kaynak: