HÜRRİYET YÖNETİCİLERİ İÇİN TUTUKLANMA TALEBİNE ÇOK SERT TEPKİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tehdit diye algılanması son yıllarda iktidar adına hareket eden kimilerinin alışılmış 'medyayı sindirme' pratiği haline gelmiştir.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, bir açıklama yaparak, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ve Doğan Medya Grubu'nun bazı yöneticileri hakkında AK Parti aday adayı Avukat Rahmi Kurt'un "müşteki" sıfatıyla yaptığı tutuklama talepli suç duyurusunu basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yeni bir darbe olarak niteledi.
İŞTE AÇIKLAMADA YER ALAN SERT İFADELER
“Gazeteciliği terörizmle bağdaştıran ve her eleştiriyi darbecilik olarak tanımlayan iktidar destekçileri son olarak niyet okumaya karar vermiştir. Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanan Mısır eski Devlet Başkanı Mursi hakkındaki idam kararıyla ilgili bir haberin veriliş biçiminin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tehdit diye algılanması son yıllarda iktidar adına hareket eden kimilerinin alışılmış 'medyayı sindirme' pratiği haline gelmiştir.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SONU GELMİŞ OLACAKTIR
Daha önce de birçok kez vurguladığımız gibi, basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünden, çok seslilikten ne anlaşılması gerektiği konusunda toplumsal bir uzlaşıya acil ihtiyaç vardır. Bu alandaki hakların kullanılmasının siyasiler ve iktidarlar, hatta yargı organları tarafından nasıl anlaşılması gerektiği artık netleşmelidir.
BU İSTEMİN KABUL GÖRMESİ HALİNDE
Bir başka açıdan da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarında açıkça belirtildiği gibi basın özgürlüğü, devlet ve toplumun bir bölümünün aleyhinde olan çarpıcı, şok edici, rahatsız edici haberler için de geçerlidir. Özellikle basın söz konusu olduğunda bu ilkelerin özel bir önem kazanacağı açıktır. Aksi halde Türkiye'nin ve dünyanın önde gelen gazetelerinden birinin Genel Yayın Yönetmeni olan Sedat Ergin'in tutuklanma istemi ve bu istemin kabul görmesi halinde ülkede basın özgürlüğünün sonuna gelindiği anlamını taşıyacaktır.
SİYASETÇİLERİN SORUMLU DAVRANMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak basın üzerinden toplumu kutuplaştıran ve geren baskıcı uygulamalardan bir fayda sağlanamayacağını düşünüyor, halkın barış ve huzur içinde yaşaması için tüm siyasetçilerin sorumlu davranması gerektiğini hatırlatıyoruz."
Kaynak: