Hürriyet Sağlık Sen Genel Başkanı Çakmak: “artık İki Yılda Bir Değil, Toplu Sözleşmeler Yılda Bir Yapılmalı"
Hürriyet Sağlık Sen Genel Başkanı Erdoğan Çakmak, kamu toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin “Masayı canlı yayınlasınlar. Ne konuştuklarını görelim. İnanalım. Nerede bunun inandırıcılığı? Yetkili sendika sözde yüzde 110’ların üzerinde zam istediğini talep ediyor ama verilen yüzde 25-30’u geçmiyor. Kesinlikle artık iki yılda bir değil, toplu sözleşmeler bir yılda bir yapılmalı. Çünkü biz, bırakın bir gün biri iki hafta sonrasını belki de bir saat sonra dövizin, altının, enflasyonun ne olduğunu hesaplayamayaca
HABER: CEYLAN SAĞLAM / KAMERA: DURSUN ALKAYA
Hürriyet Sağlık Sen Genel Başkanı Erdoğan Çakmak, kamu toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin “Masayı canlı yayınlasınlar. Ne konuştuklarını görelim. İnanalım. Nerede bunun inandırıcılığı? Yetkili sendika sözde yüzde 110’ların üzerinde zam istediğini talep ediyor ama verilen yüzde 25-30’u geçmiyor. Kesinlikle artık iki yılda bir değil, toplu sözleşmeler bir yılda bir yapılmalı. Çünkü biz, bırakın bir gün biri iki hafta sonrasını belki de bir saat sonra dövizin, altının, enflasyonun ne olduğunu hesaplayamayacağımız bir dönemde geldiğimiz noktada maaş artışları iki yılda bir güncellenmemeli” diye konuştu.
1 Ağustos’tan beri süren kamu toplu sözleşme görüşmelerinde bugün son toplantının yapılması bekleniyordu. Ancak sendika ve konfederasyonlara toplantı için bir çağrı yapılmadı. KESK bu duruma tepki gösterdi. Akşam saat 20.10'da ise Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na gitti. Toplantı, yalnızca yetkili konfederasyon Memur-Sen ve Kamu İşveren Heyeti'nin katılımıyla başladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıönünde toplanan memur sendikalarıüyeleri, toplu sözleşme görüşmelerinde yaşanan sorunları ANKA Haber Ajansı’na anlattı.
Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, şöyle konuştu:
“BUNLAR BİZİ ARTIK YALIN AYAK DURUMA GETİRDİ”
“Bugün toplu sözleşmenin son günü. Bundan sonra ya imzalanacak ya da hakeme gidilecek. Bizler kamu çalışanları, emekliler olarak bu zamlar, vergiler, kiralar, enflasyon karşısında artık gına geldi. Gerçekten çok zor durumdayız. Bunlar bizi artık yalın ayak duruma getirdi. Yalın ayak gezer duruma getirdi. Bugün protesto etmek amaçlı böyle bir ayakkabı kendime yaptım. Ayakkabılarımı hatta yazlık moda geçirdim şimdi onları. Böyle yazlık da kullanabiliyorsun. İstersen kışlık da kullanabiliyorsun. Gidişat buna geliyor. Yalın ayak, pet ayakkabı giyer duruma geleceğiz. Burada tiyatro oynuyorlar. Memur Sen’in Genel Başkanı Ali Yalçın bir basın açıklaması yaptı hatta 81 ilde. Kendisi de burada yok. Genel başkanlığa bağlı sendikaların genel başkanları hiç kimse yok. Biraz insan ciddi olur. Tamamen tiyatro oynuyorlar. Bir sonuç çıkacağını beklemiyoruz. Ben de biraz tiyatrosal olarak bu tiyatroya bir mesaj göndermek istiyorum.”
Bizim Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (Bizim Sen) üyesi bir memur şunları söyledi:
“YOKSULLUK SINIRI 37 BİN LİRA. BİZ 37 BİN LİRA BİLE MAAŞ ALMIYORUZ. YOKSULLUĞUN DAHA ALTINDAYIZ. KİRA ÖDEMEKTE GÜÇLÜK ÇEKİYORUZ. ARTIK MEMURLAR ANKARA, İSTANBUL GİBİ YERLER TERCİH ETMİYORLAR”
“Yeniden değerleme oranı yüzde 123, 2023 için. Devlet bile vergileri artışından alıyor. Memura iki yıl için teklif edilen rakam yüzde 36. Yani devlet diyor ki ‘Ben en az senden yüzde 123 yeniden değerleme oranı alıyorum. Ama memura gelince yüzde 36 veriyor’ Bugün kiralar Ankara’da 15-25 bin lira arasında. Memur maaşları kirasınıödeyemez duruma geldi. Enflasyon yüzde 300-400 artmış. TÜİK’in rakamları temmuzda bile yüzde 9.9 çıktı. 24 ayla çarptığınız zaman en az 2 yıl için yüzde 240 verilmesi lazım. Yeniden değerleme rakamı ortada. Yüzde 123, 1 yıl için. 2 yıl için ne yapar? Yüzde 250’ye yakın bir rakam yaparken, iki yıl için yüzde 36 çok komik bir rakam. Bunu kabul etmiyoruz. Öğrenci okutuyoruz. Yoksulluk sınırı 37 bin lira. Biz 37 bin lira bile maaş almıyoruz. Yoksulluğun daha altındayız. Kira ödemekte güçlük çekiyoruz. Artık memurlar Ankara, İstanbul gibi yerler tercih etmiyorlar. 43 senelik evin kirası 13-15 bin lira. Yeniden değerleme rakamının altında bir rakam kabul etmiyoruz. Yoksulluk sınırının üstünde rakam istiyoruz.”
Birleşik Kamu İş Konfederasyonu yöneticilerinden Hasan Kütük ise şunlara değindi:
“BU ÜLKENİN MADEM MİLLİ GELİRİNDE BİR ARTIŞ, ZENGİNLEŞME VAR; BU EMEKÇİLER BU ZENGİNLEŞMEDEN VE ARTIŞTAN NEDEN HAK ETTİĞİ PAYI ALMIYOR”
“Kamu emekçilerinin ve emeklilerinin gelecek 2 yılını yaşamsal anlamda etkileyen bir görüşme ve karar çıkacak. Biz bu kararın çok da kamu emekçilerini rahatlatacak, onların yaşam düzeyini birazcık iyileştirecek bir karar olmadığını biliyoruz. Çünkü bundan önce yapılan altı toplu sözleşmede ortaya çıkan sonuçlar, bugün ortaya çıkan sonuçlardan farklı olmayacaktır. Bu ülkenin bütün emekçileri bu ülkede, insanca yaşama gibi son derece doğal ve insani bir talebi vardır. Emeklilerin 7 milyona yakını 7 bin 500 lira gibi insanın içini acıtan bir maaşla bu ülkede yaşamak zorunda kalıyor. Bu ülkenin madem milli gelirinde bir artış, zenginleşme var; bu emekçiler bu zenginleşmeden ve artıştan neden hak ettiği payı almıyor?”
Hürriyet Sağlık Sen Genel Başkanı Erdoğan Çakmak, şöyle konuştu:
“KESİNLİKLE ARTIK İKİ YILDA BİR DEĞİL, TOPLU SÖZLEŞMELER BİR YILDA BİR YAPILMALI”
“Biz bu ülkede yaşayan bütün insanlara değinmiş durumdayız. Esnafı, memuru, bürokrasisi... Nereden baksanız milyonlarca memur kamu çalışanlarının neredeyse hepsine dokundu. O yüzden de onların yoksulluk ve açlık sınırında alacağıücret otomatik olarak çevremizdeki herkesi olumlu ya da olumsuz olarak etkileyecektir. Günümüzde gelinen yaşam koşulları maalesef; inandırmaya çalıştıkları, TÜİK'in aldığı açlık ve yoksulluk sınırının altında. Zaten bütün genel başkanlarımız bu konuda gerekeni söyledi. Benim söylemeye çalıştığım; burada bu işin sadece maddi durumu yok. Bu iş temelde özellikle sağlık çalışanlarının 5-6 kalabalıklaştırılmış maaş gibi sunulan ödemeleridir. Bu ödemeler artık kesinlikle tek kalem halinde verilmeli. Bugün anlatıldığı gibi 22 bin- 40 bin bandında paraları hiçbir sağlık çalışanı almıyor. Bizim en büyük sorunlarımızdan biri bu. Diğeri ise kesinlikle sağlıkta şiddete sıfır tolerans demeyi bırakın artık maalesef günümüzde eskiden bürokrasi ya da ilgili kişiler başımıza bir şey geldiğinde en azından geçmiş olsun mesajı yayınlardı. Bugün o zamanlarda haykırdığımız inşallah alışkanlık haline gelmezdi, insanlar bu normal demezdi. Bugün; silahlarıyla içeri giren arkadaşlar rahatlıkla sağlık çalışanlarına saldırıyorlar ve bunu da hak olarak görüyorlar. Son bir hafta bilinen 6 tane Türkiye'nin önemli hastanesinde hekim ve sağlık çalışanına silahlı saldırı yapılmıştır. Kıl payı bunlar ölümden dönmüştür. İşin sade para kısmında değiliz. Zaten milyonlarca emekli ve çalışan ne durumda olduğunu ifade etti. Masayı canlı yayınlasınlar. Ne konuştuklarını görelim. İnanalım. Nerede bunun inandırıcılığı? Yetkili sendika sözde yüzde 110’ların üzerinde zam istediğini talep ediyor ama verilen yüzde 25-30’u geçmiyor. Kesinlikle artık iki yılda bir değil, toplu sözleşmeler bir yılda bir yapılmalı. Çünkü biz, bırakın bir gün biri iki hafta sonrasını belki de bir saat sonra dövizin, altının, enflasyonun ne olduğunu hesaplayamayacağımız bir dönemde geldiğimiz noktada maaş artışları iki yılda bir güncellenmemeli. Burada birleşerek tüm mağdurların ve çalışanların sesi olmaya çalıştık.”
Şehit Gazi Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Tuna Avcı, şunları söyledi:
“Burada birleşmemizin amacı 2021 yılında altıncı toplu sözleşmede sendikal örgütlenmenin önüne getirilen yüzde 1'e mütevellit kurulan Kamu Konfederasyonları Platformu kurucularından olarak bugünkü eylemimiz sefalete mahkum olmamak, eşit yaşamak, mücadelemizi tüm memur arkadaşlarımız için sürdürmek için buradayız. Memurların artık hiçbir öneminin kalmadığı, antipatik davranıldığı belli. Buradan tüm emekçi arkadaşlarımıza yanlarında olduğumuzu, sahanın yalnız olmadığını, mücadelemizin sonuna kadar devam edeceğini mutlaka her türlü görselde bizleri göreceklerini bilmelerini isteriz.”
Kaynak: ANKA Haber Ajansı