Hanefi Avcı’nın kitabında yazdığına göre; 17 Temmuz 2016’da Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’ne mail yoluyla iki ihbarda bulunuldu. Odatv'nin haberine göre; İhbar maillerinde, WhatsApp üzerinden yapılan bazı mesajlaşmaların ekran görüntüleri vardı. 

Bundan sonrasını Avcı kitabında şöyle aktardı: 

“Bu ihbar e-maillerini Ankara Emniyet Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü bir üst yazı ile Emniyet mensuplarının kullandığı, darbe ile ilgili konuşmalar olduğu kanaatiyle Ankara Savcılığı’na ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bildirir. 

Burada görüldüğü üzere, bazı insanlar kapalı olarak ileride yapılacak darbeyle ilgili görüşmeler yapmıştır. Bu konuşmaların bir kısmı 29 Haziran 2016 tarihli yani darbeden on altı gün önce, o tarihteki bayramın hemen sonrasında yapılan bir işlem görünümündedir. 

Buna bakıldığında da bazı kişilerin darbe tarihi öncesi darbeye katılacak kişiler ve silahlarla ilgili konuları görüştükleri görülmektedir. Ve yine anlatım içerisinde ‘temmuzun 2. haftasından sonra’ denilerek darbenin tarihini bilen kişiler arasında geçen bir konuşma izlenimi verilmeye çalışılır.”

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, “Erken Uyarı / Devlet Bilgisi” adlı yeni bir kitaba imza attı. Avcı kitabında, 15 Temmuz darbe girişiminden 2 gün sonra kendisine kurulan kumpası da anlattı. 

İşte Avcı’nın kitabında yer verdiği bu ihbar mailleri ve WhatsApp konuşmaları hakkında bilirkişi raporu hazırlatılmasına karar verildi. Zira, hemen sonra operasyon yapılacaktı. 

Ancak…

19 sayfalık o bilirkişi raporuyla ortaya çıktı ki… 

Sözkonusu WhatsApp yazışmaları sahteydi. 

Birine “darbede rol aldı” suçlaması yapmak için hazırlanmıştı. 

Peki kimdi o? 

Hanefi Avcı’nın kitabından okuyalım: 

“İftira edilmek istenen kişi geçmişte Cemaat’e karşı aktif tavır almış, Cemaat’in devlet içerisinde polis ve özel yetkili yargıda örgütlenerek kumpaslar hazırladığını, sahte isimler ve IMEI numaraları üzerinden çok kişiyi dinlediğini belirterek 2010’da Haliç’te Yaşayan Simonlar Dün Devlet Bugün Cemaat kitabını yazmış, bundan dolayı Cemaat tarafında tutuklanarak 3 yıl 9 ay tutuklu kalmış, çıkınca tekrar Cemaat’i eleştiren ‘Cemaat’in İflası’ kitabını yazan biri ise, birileri halen bu insana bunu yapıyorlarsa, yapanlara bir şey denmiyorsa artık buradan sonrasına ‘sözün bittiği ve suyun donduğu yer’ demek lazım”

Evet, Hanefi Avcı “darbeci” suçlamasıyla cezaevine sokulma kumpasından son anda kurtulmuştu. 

Yine Avcı’nın iddiasına göre, bu kumpası ona hazırlayanlar hala devlette görevliydi ve ne Emniyet Genel Müdürlüğü ne İçişleri Bakanlığı ne de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı üzerine gidiyordu. 

AVCI “HAYIR” DİYOR

Hanefi Avcı’nın “Erken Uyarı / Devlet Bilgisi” adlı kitabında 16 Nisan Referandumu’na dair çarpıcı görüşleri de yer alıyor. Avcı, başkanlık anayasasına karşı çıkıyor ve gerekçelerini de şöyle özetliyor: 

“EVET DEMEK NE DEMEK? 

- Şimdiden sonra artık Batı'ya yönelen, AB'ye aday olan Türkiye değil Doğu'ya yönelen, Şanghay Beşlisi'ne yönelen, Ortadoğu bataklığına sürüklenen Türkiye demek...

- Terörle, Suriye sorunuyla, Irak sorunuyla boğuşan Türkiye...

- Basın özgürlüğünü, düşünce özgürlüğünü daha da yasaklayan Türkiye...

- Suriye, Irak tipi demokrasisi, ebedi tek lider, her halükarda alkışlanan, her yaptığı doğru olan, hiç eleştirilmeyen liderliktir. Seçimin şekli olduğu, basının tek kişiyi övdüğü, anlattığı, daha filizlendiği an boğulacağı için muhalefetin asla olmayacağı Türkiye...

- Barış süreci geniş parti meclisinde ve Meclis'te açıkça görüşülseydi böyle akamette uğramaz, sonuç alınabilirdi.

- Aslında epeydir bu ortama sürüklendik ve artık son noktadayız yani köprüden önceki son çıkıştayız.

- Belki hayır demek, bu kötüye gidişi durdurabilmek, kontrolsüz gidişe dur demek için ilk adım olabilir.

- Demokrasinin ve modern devletlerin dört temel değeri vardır. Bunlar eşit, birbirinin üstünde olmayan, birbirlerini tamamlayan hususlardır. Birinin eksikliği devletin tüm fonksiyonlarını sakatlar.

- Yasama, yürütme, yargı ve özgür basın... Bunlar birbirine karıştırılamaz.

- Yürütmeye, yargı ve yasama yetkisi verilemez, verilirse felaket burada başlar...” 

“BU KİTAP ESKİSİ GİBİ SORUNLAR AÇMASIN”

Hanefi Avcı’nın kitabın önsözünde yazdığı şu satırlar da dikkat çekti: 

“Ülkenin en ciddi sorunlarının çözümüne katkı sunmak adına mevcut uygulamaları eleştirerek yazdığım ‘Erken Uyarı Devlet Bilgisi’ adlı bu kitabın, aslında doğru bakıldığında kaosa dönüşen sorunların çözümüne katkı sunmak amacı taşımasına rağmen eleştiriye hiç tahammül edemeyen gücün karşısında ‘Haliç’te Yaşayan Simonlar’ sonrası Cemaat’in yaptığına benzer şahsıma yeni sorunlar açmamasını diliyorum.”