Halkın Kurtuluş Partisi, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Adaylığına Ysk’de İtiraz Etti
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) itiraz başvurusu yaptı. HKP Genel Sekreter Yardımcısı Avukat Sait Kıran, “Cumhur İttifakı’nın adayı olarak başvurusunu yapan Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığının reddedilmesini talep ettik. Çünkü, ortada gerçek bir diploma yok” dedi.
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) itiraz başvurusu yaptı. HKP Genel Sekreter Yardımcısı Avukat Sait Kıran, “Cumhur İttifakı’nın adayı olarak başvurusunu yapan Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığının reddedilmesini talep ettik. Çünkü, ortada gerçek bir diploma yok” dedi.
HKP, Cumhur İttifakı’nca Cumhurbaşkanlığına aday gösterilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığının iptali için bugün Yüksek Seçim Kurulu’na başvurdu. HKP Genel Sekreter Yardımcısı Avukat Sait Kıran başvurudan sonra YSK önünde açıklama yaptı. Kıran şunları söyledi:
“Bugün, bir kez daha; Halkın Kurtuluş Partisi olarak, Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı’na başvurarak; Cumhur İttifakı’nın adayı olarak başvurusunu yapan Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığının reddedilmesini talep ettik. Çünkü, ortada gerçek bir diploma yok.
Ve ortada Tayyip Erdoğan’ın diplomasının olmadığını söyleyen iki tanık var. Bunlardan biri AKP kurucularından ve şu anda da ‘AKP’nin parti programını ben yazdım’ diyen, ekonomi profesörü Abdullatif Şener. Ki bir dönem, AKP’nin Başbakan Yardımcılığını, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığını yapmıştı. Diyor ki, ‘Sayın Erdoğan’ın öğrenci belgesi var, fakat bu öğrenci belgesi, dönem öğrencilerinin öğrenci belgesinin formatına benzemiyor. Farklı bir format. Sayın Erdoğan’ın çıkış belgesi var. Ama çıkış belgesi de dönem öğrencilerinin çıkış belgesine benzemiyor. Farklı bir formatta. Diploması var. Ama diploması, dönem öğrencilerine verilen diploma formatında değil. Dolayısıyla bir problem var. Bu problem ne olabilir diye bazıları ile görüş alışverişinde bulundum. Biri dedi ki; ‘eskiden ‘muhbir öğrenciler’ vardı. Bunlar ellerindeki belgeleri resmi olarak kullanmasın diye, formatını farklı yaparlardı. Bu nedenle, bu gerçekten puanı ile mezun olmuş, derslerini vererek mezun olmuş bir öğrenci görüntüsü vermiyor’ demişti. Ben de bugün itibarıyla Sayın Erdoğan’ın bir diploması olduğu konusunda tereddüt içerisindeyim. Böyle bir diplomanın olmayacağı kanaatindeyim. Yarın ortam değiştikten sonra, bunlar incelenecek. İncelendiği zaman Türkiye, her şeyi gerçek bir şekilde görecek.’
Yine 2007-2011 yılları arasında, dört yıl boyunca YÖK Başkanlığı yapan, şu anda Gelecek Partisi’nin hem kurucusu, hem de Eğitim Politikalarıİzleme Kurulu Başkanı olan Prof. Yusuf Ziya Özcan’ın konu ile ilgili 11 Mart 2023 tarihinde attığı tweet aynen şudur: RTE, Cumhurbaşkanlığı seçimine katılamaz. Bir, anayasaya aykırı. İki, üniversite diploması yok. Yine de kendisine özgü, garip yollarla katılmaya çalışırsa tarihin en büyük seçim skandalının müsebbibi olacaktır.’
Görüldüğü gibi YÖK eski Başkanı bile; Tayyip Erdoğan’ın üniversite diploması yok, diyor. Ki YÖK Başkanı bilmezse, kim bilebilir diplomanın olmayacağını. YSK’nın sayın hukukçuları da adı gibi bilmektedir ki yoktur.
Anayasa madde 101’e göre de Cumhurbaşkanı adayı olamaz. Eğer olur denilirse, Tayyip Erdoğan’ın resmi evrakta sahtekarlık suçu işleyerek getirdiği sahte belge, gerçekmiş gibi kabul edilip aday yapılırsa açıkça belirtelim ki YSK üyeleri de bu suça ortaklık ederler, görevlerini kötüye kullanmış olurlar.
YSK üyelerine bir kez de siz basın emekçilerinin önünde seslenmek istiyoruz. Görevinizin size yüklediği sorumluluğun gereğine uyun. Anayasaya ve kanunlara uyun. Hukuk insanı olmanın yüklediği sorumluluğun gereğini yerine getirin. Ve diplomasızlığı artık kesince kanıtlanan Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylık başvurusunu reddedin.”
“YAPTIĞI İŞLER YOK HÜKMÜNDE”
Kıran, “Geçerli bir diploması yok, bütün cumhurbaşkanlığı iddiası yok hükmündedir, hukuk karşısında. Bugüne kadar yaptığı bütün işlerler, atamalar, verdiği ihaleler de yok hükmündedir. Bugüne kadar yargı baskı altına alınarak, bunlar göz ardı edildi. Bu hukuksuzluğa yol verenler, izin verenler; yasaların ve anayasanın kendilerine yüklediği ve sorumluluğu yerine getirmeyen bütün devlet kurumu mensupları da yargı mensupları da bağımsız yargıönünde yargılanmaktan kurtulamayacaklardır” diye konuştu.
Kaynak: ANKA Haber Ajansı