Yasa değişikliğinin gündeme gelmesi üzerine Fenerbahçe Kulübü dün Yargıtay’a başvurdu. Avukat Köksal Bayraktar’ın Yargıtay’a sunduğu dilekçede; gündemdeki yasa değişikliğinin şike davasını doğrudan etkileyeceği, alelacele karar verilmesinin çok yanlış olacağı belirtildi, ”Yargıtay kanun değişikliğini beklemeden karar vermemelidir. Lehimize olsa dahi vermemelidir” denildi.

‘MAHKEMELERİN KARARLARI TARTIŞILIR HALE GELMİŞTİR’

Köksal Bayraktar son gelişmeler ve Yargıtay’a yapılan başvuru hakkında şunları söyledi:

“Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki ceza muhakemesi kanununun 250. Maddesi uyarınca görevli ve yetkili mahkemeler 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 Sayılı Kanun ile kaldırılmış, ancak geçici 2. Madde uyarınca özel yetkili mahkemeler mevcut işlerine, yani davalarına bakmaya devam etmişlerdir. Başka bir deyişle kanun koyucu özel yetkili mahkemelerin hukuka aykırı nitelikteki mahkemeler olduğunu tespit etmiş ancak işleyiş içerisinde zamanla ortadan kalkmalarına karar vermiştir. Ancak bu ortadan kalkma süreci sancılı olmuş, mahkemelerin yargılama usulleri bu süreci beklenemez kılmıştır. Bugün artık mahkemelerin yargılama usulleri ve vermiş olduğu kararlar herkes tarafından tartışılır hale gelmiştir. Şike Davası olarak bilinen dava da işte bu özel yetkili mahkemelerden birinde görülmüştür. Kısa zaman içerisinde gerçekleşmesini beklediğimiz kanun değişikliği ile bu mahkemeler tamamen kaldırılacaktır. Dolayısıyla Yargıtay, hükmü veren mahkemelerin görevsiz olması nedeniyle kararı usulden bozmalıdır. Bu bozma neticesinde 6222 Sayılı Kanunda belirtilen Spor İhtisas Mahkemeleri’nde yeni bir yargılamaya başlanmalıdır. Esasen bu husus yargılamanın her aşamasında tarafımızca dile getirilmiştir. Çünkü 6222 Sayılı Kanun sporun ayrı bir ihtisas olduğunu ve buna ilişkin kararların Spor İhtisas Mahkemeleri’nce verilmesi gerektiğini açıkça düzenlemiştir. Ancak tüm taleplerimiz o gün de özel yetkili mahkemelerce reddedilmiştir.”

‘TUTUKLU YOK ZAMAN AŞIMI SÖZ KONUSU DEĞİL’

“Yargıtay kanun değişikliğini beklemeden karar vermemelidir. Lehimize olsa dahi vermemelidir. Çünkü kanun değiştiği anda verilen karar yeniden ele alınmak durumundadır.İktidar partisinden muhalefet partisine kadar herkes kanun değişikliği konusunda hemfikirken alelacele bir karar vermek yargı sistemini başka tartışmaların içine çekecektir. Yargıtay gündemdeki değişikliği makul bir süre beklemeli ve daha sonra karar vermelidir. En doğrusu budur. Bu hususta bugün Yargıtay’a kanun değişikliğinin beklenmesi hususunda bir dilekçe verdik. Kaldı ki, dosya kapsamında tutuklu bulunmamaktadır, zaman aşımı söz konusu değildir. Hal böyleyken, gündemde davayı doğrudan etkileyecek bir değişiklik varken alelacele karar vermek çok yanlış olur. Ayrıca, 6222 Sayılı Kanun’un 11. Maddesi’nin Anayasa’ya aykırı olduğuna ilişkin talebimiz vardır. Bu talebimiz Yargıtay’ca değerlendirilmelidir.