Uzmanlar her maden felaketinden sonra TV’lerde günlerce konuşuyor, yetkililer birbiri ardına demeçler veriyor, alınmayan ve alınacak önlemler sıralanıyor. Sonra üzerinden zaman geçiyor, yangın soğuyor ve felaket, pisi pisine yeryüzünün diplerinde can veren işçiler, onların yakınları, çocukları, eşleri ve feryatları unutuluyor. Sayfa bir dahaki felakete kadar kapatılıyor. Ermenek faciası henüz çok yeni. Acısı hala alev alev. Uzmanlar yine TV’lerde, demeçler ardı ardına geliyor. Ama, verilen bu bilgiler 18 işçinin ve onların talihsiz ailelerinin kara yazgısını anlatmaya yetmiyor. Yetmiyordu… Taa ki, binlerce ton suyun altında kalan Mehmet Bahar’ın eşi Emiş Bahar konuşana kadar! Kısacık konuşmasında felaketin ve daha önce yaşanmış, henüz yaşanmamış tüm felaketlerin özetini yapıyordu. İşte o konuşma…

Karaman'ın Ermenek İlçesi Pamuklu Köyü yakınlarında bulunan Has Şekerler Linyit Kömür İşletmesi'nde meydana gelen su patlaması sonucu ocakta mahsur kalan 18 kişinin ailelerinin umutları tükenmeye başladı. Yakınları mahsur kalan ailelerin maden ocağındaki acı bekleyişleri ise devam ediyor.

Umutların her geçen saniye azaldığı madende, mahsur madencilerin yakınlarının isyanları ve tepkileri de büyüyor.

''BİZİ BİTİRDİLER''
Gözyaşları içinde isyan edenlerden biri de Mehmet Bahar'ın eşi Emiş Bahar... Eşinin aylardır maaş alamadığını söyleyen Ermiş Bahar, "İçeriden sağ çıksalar ne yapacağız? Üç aydır bizi yedirdiler, bitirdiler. Maaşlarını düzgün vermediler. Elimizde yiyecek ekmek koymayıncaya kadar uğraştılar. Şimdi de canlarını aldılar. Sağ çıksalar ne olacak, çıkmasalar ne olacak? Maaşlarını düzenli vermezlerdi. Ekmeklerini ellerinden aldılar. Servislerini ellerinden aldılar. Güneyyurt'u yediler bitirdiler. Güneyyurdu bitirdikleri gibi her tarafı bitirdiler" dedi.