ERDOĞAN'IN DİPLOMASI ABD BASININDA SAKIZ OLDU
Türkiye günlerdir Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üniversite mezunu olup-olmadığını tartışıyor. Aslında tartışmanın hayli uzun bir geçmişi var. Cumhurbaşkanının mezuniyeti ilk kez 1994 yılında gündem oldu.
O yıl İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olan Erdoğan, Refah Partisi’ne gönderdiği biyografisinde sonradan Marmara Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi adını alan Aksaray İktisadi ve Ticari İlimler Yüksekokulu’ndan mezun olduğunu belirtmiş.
Milliyet gazetesi muhabiri Sibel Kahraman Şen, 1974 yılında üniversiteye giren Erdoğan’ın iki yıl kaybettikten sonra 1981’de mezun olduğunu ortaya koymuş.
Marmara Üniversitesi Rektörü: Cumhurbaşkanımız 1981 şubat ayında mezun oldu
Erdoğan’ın diploması tartışmasının alevlenmesi üzerine Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Emin Arat yazılı bir açıklama yaparak Şen’in 22 yıl önceki haberini teyit etti: “Sayın Cumhurbaşkanımız öğrenimini, sorumlu olduğu kırk bir dersten başarılı olarak, 1980-1981 eğitim-öğretim yılı içinde 1981 yılının Şubat ayında resmi olarak tamamlamıştır. Kayıtlı olduğu Aksaray İktisadî ve Ticarî İlimler Yüksekokulu’nun, yukarıda da açıklandığı üzere Beyazıt Maliye Muhasebe Yüksek Okulu ile birleştirilerek Ticarî Bilimler Fakültesi’ne dönüştürülmüş olması dolayısıyla, mezuniyeti Ticarî Bilimler Fakültesi’ne kayıtlı olarak gerçekleşmiştir.”
Marmara Üniversitesi Rektörü, Erdoğan’ın 440-678 numaralı geçici mezuniyet belgesinin dönemin dekanı Doçent Dr. Sinan Artan tarafından 3 Nisan1981 tarihinde düzenlendiğini de açıkladı.
Erdoğan: “Arşivden çıkartın şu diplomayı”
3 Haziran’da yapılan bu açıklamadan bir gün sonra Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ndeki mezuniyet törenine katılan Erdoğan, diploma tartışmalarıyla ilgili ilk kez konuştu. Erdoğan’ın sözlerinden Rektör’ün yaptığı açıklamayı yeterli bulmadığı anlaşılıyordu.
Erdoğan, “Marmara Üniversitesi'nin bende ayrı bir yeri vardır. Aksaray İktisat ve Ticaret diye o zaman okulumuzun adıydı. Orada başladık. Dönemin şartlarında okulumuz uzadı. 1981 yılında mezun olduk. 1982 yılında okulumuz Marmara Üniversitesi oldu. Tabi rektörümüz bizim sınıf arkadaşımızdı. Bende böyle bir köklü üniversite olan Marmara Üniversitesi'nin mezunu durumundayım. Bugünlerde diploması var mı yok mu diye tartışma başlattılar. Arşivden çıkartın şunları, yayınlayacak mısınız ne yapacaksınız yapın da zaten benim söylediklerime inanmıyorlar. Belki rektör çıkarsa yayınlarlar. Okulumuz zaten gereken açıklamayı yaptı” dedi.
"Erdoğan’la aynı sınıfta aynı sırada kıymetli hocalardan ders aldık”
Rektör henüz belgeyi açıklamadı ama muhalefetten gelen “Madem üniversite okumuş nerede arkadaşları, bir üniversite arkadaşı bile yok” eleştirilerini boşa düşüren açıklama belki de hiç beklenmeyen bir yerden geldi.
Cumhurbaşkanı’nın özellikle İsrail ve Filistin meselelerine yaklaşımını sert bir dille eleştiren Odatv yazarı Rafael Sadi, Cumhurbaşkanı’nın okul arkadaşı olduğunu yazdı.
Cumhurbaşkanı’nın Yahudi düşmanlığını körüklemesine muhalif olmasına rağmen bildiği gerçeklerin saptırılmasına sessiz kalamayacağını söyleyen Sadi, “Bildiğim kadarı ile Sayın Cumhurbaşkanı benden bir kaç yüz kişi(öğrenci) önce kaydolmuş ve 2400’lü bir numara ile kaydolmuştu. Tayyip Bey ile tam 4 sene hatta biraz da fazlası aynı okulda, aynı sınıfta bazı günler de aynı sırada çok kıymetli hocalardan ders aldık. Mezun olduk mu? Hayır ben olmadım, olamadım ekmek parası derdindeydim ve 4. Sınıftan 3 ders takıntı ile okulu bitiremedim, diploma alamadım. Tayyip Bey de diploma aldı mı, alamadı mı ben bilmiyorum. Diplomasını alıp almadığı konusunda da bir şey diyemem,” yazdı.
Rafael Sadi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mezun olup-olmadığı hakkında bilgi sahibi olmasa da aynı sıralarda ders görmüş olduklarına tanıklık ediyor.
Odatv: "Mezuniyet belgesinde mühür yok, imza farklı"
Erdoğan’ın diploma meselesini yaptığı haberlerle gündeme taşıyan Odatv ise yapılan açıklamalardan tatmin olmuş görünmüyor.
Odatv, Erdoğan’ın daha önce yayınlanmış mezuniyet belgesinde mühür olmadığını, mezuniyet döneminde bahar yerine Şubat yazdığını, dekan imzasının başka belgelerden farklılık içerdiğini belirtiyor.
“Soru önergesi verdim ama Başbakan Davutoğlu yanıtlamadı”
Konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde takip eden milletvekillerinden biri Cumhuriyet Partisi’nden Barış Yarkadaş. İstanbul milletvekili, Amerika’nın Sesi’ne Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığı döneminde kendisine yönelttiği soru önergesinin cevapsız kaldığını söyledi: “Davutoğlu’na sordum yanıt gelmedi. Marmara Üniversitesi’ne bilgi edinme için başvurdum. Bana bu konuda bir önceki dönem milletvekili olan Ali Rıza Öztürk’e yanıt verdiklerini ve konunun alenileştiğini söylediler. Ama maalesef yanıt gayet muğlak. Bilgi Edinme Üst Kurulu’na başvurdum. Bu ayın 12’si ya da 15’inde yanıt gelmesini bekliyorum.”
HDP, YSK’dan diploma açıklaması bekliyor
2014’teki cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın karşısındaki iki adaydan biri olan HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş da bugün TBMM Meclis Grubu’nda yaptığı konuşmada Yüksek Seçim Kurulu’na Erdoğan’ın diplomasını sordu.
Demirtaş, “Cumhurbaşkanı sadece ‘arşivi bir karıştır da diplomayı çıkar’ diyor. Diploma yoksa nasıl YSK’ye başvurup aday oldun. Diplomanın örneği sende olması lazım. Aslı sende olması lazım. 2002’den beri milletvekili adayı oluyorsun. Her seferinde dosya veriyorsun YSK’ye. Şimdi YSK’nin açıklama yapması lazım. Arkadaşlarımız başvuru yapacaklar, YSK’den açıklama istiyoruz” dedi.
“Yüksekokul mezunu olmadığı ispatlanırsa Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı düşer”
HDP lideri, Erdoğan’ın yüksekokul mezunu olmadığı ispatlanırsa cumhurbaşkanlığının düşeceğini ifade etti: “Recep Tayyip Erdoğan’ın üniversite arkadaşlarına çağrı yapıyorum. Lütfen biriniz çıkın, ‘Evet ben hatırlıyorum bu şurada arkada oturuyordu, çalışkandı, tembeldi. Biz onunla üniversite arkadaşıydık’ deyin. Bütün üniversite hocalarına çağrı yapıyorum, hanginiz okuttunuz bunu? Artık önemli bir mevzu haline geldi. Çünkü yüksekokul diploması yoksa Cumhurbaşkanı olamaz. Yasa öyle diyor biz demiyoruz. Eğer ispatlanırsa yüksekokul mezunu olmadığı, Cumhurbaşkanlığı düşer. Ve cumhurbaşkanı seçimleri yeniden yapılır, kendisi aday da olamaz. Durum bu kadar nettir ve vahimdir.”
Kaynak: