HDP'nin cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Bitlis’te düzenlenen mitinge katıldı. Demirtaş, Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı mal varlığı konusunda dürüst olmadığını savunarak, "Oğlunun, kızının, eşinin, dayının, amcanın, damadının kimin üzerinde mal varlığın varsa açıklaman lazım. Şeffaf olman lazım. Ne kadar servetin varsa halkın bilmesi gerekir. Şu anda açıkladığın mal beyanı gerçeği yansıtmıyor" dedi.

Muş’tan karayoluyla Bitlis’e gelen Demirtaş, Nurullah Eren Caddesi üzerinde bulunan Ulu Cami önünde toplanan kalabalığa seslendi. Yaklaşık 5 bin kişilik bir kalabalığa konuşan Demirtaş, adil bir yönetim için yola çıktıklarını ve kimseyi yarı yolda bırakmayacaklarını söyledi. Demirtaş, şöyle konuştu:

"Şimdi biz bu yarışta gönlümüzü ortaya koyduk. 90 yıldır bu ülkeyi halk yönetmiyor. Vergiyi senden, benden alıyorlar. Fakir misin, zengin misin, çiftçi misin, köylü müsün? Genç- yaşlı demeden, gözünün yaşına bakmadan vergileri topluyorlar. Kuruş kuruş devlet vergisinin peşinden koşuyor. Peki ne yapıyorlar bu vergileri? Bizim onlara emanet verdiğimiz paraları? Şimdi daha iyi açığa çıkıyor. Adil ve dürüst bir yönetim olmaz ise işte bu bütün halktan topladıkları vergileri, kendi sakladıkları için kullanırlar. Adil bir devlet olursa o ülkede yoksulluk kalmaz. Kazanılan para eşit ve adil olarak dağıtılır. Asgari ücretli 870 lira alıp, bir ay boyunca yediği lokmanın hesabını yaparken, öbür tarafta tek bir kol saati ile bütün Bitlis’in serveti kadar olan bir serveti koluna takanlar var. Alın teri ile helal olarak böyle servet kazanılır mı?"

'ERDOĞAN'IN MAL BEYANI ŞEFFAF DEĞİL'

Demirtaş, Recep Tayyip Erdoğan’ın dünyanın en zengin liderleri arasında sayıldığını söyleyerek, şöyle devam etti:

"Çünkü kısa sürede dünyanın en zengin lideri haline gelmişsen, kusura bakmasınlar orada alın terinden başka bir şey var. Orada bir hile var. Halkın işte bunu sorması lazım; 'Sen benim emanetime hıyanet ettin, sana güvendim, dürüstsün diye oy verdim. Ama benim duygularımı, güvenimi kötüye kullandın' deyip, onu cezalandırması lazım. 'Sen halkın başkanı olamazsın' demesi lazım. Halkın başkanı olacak insan, benim başkanım olacak insan benim gibi olmalıdır. Benim kadar yoksulluk görmüş olmalıdır. Oğlunun, kızının, eşinin, dayının, amcanın, damadının kimin üzerinde mal varlığın varsa açıklaman lazım. Şeffaf olman lazım. Ne kadar servetin varsa halkın bilmesi gerekir. Şu anda açıkladığın mal beyanı gerçeği yansıtmıyor. Yalan söylemek günah değil midir? Yalan söylüyor. Mal varlığını saklıyor. Halkın başkanı halkından bir şey saklayamaz. Beş yıl halkın cumhurbaşkanı olacaksın. Ama biz senin ne kadar malın mülkün var onu bilmiyoruz. Yarın önemli kararlar alırken, bu halk sana nasıl güvenecek? Kıyamet kopmaz bak ben açıkladım ve iddia ediyorum. Ne annemin ne babamın ne de kardeşimin adına hiçbir akrabamın adına bana ait tek bir kuruş yoktur. Ne açıklamış isem malım, mülküm servetim odur."

'VALİLER BAĞIŞ KAMPANYASI DÜZENLİYOR'

Demitaş, Erdoğan’a yüklenerek, devletin bütün imkanlarını kullandığını da söyledi. Demirtaş, şöyle konuştu:

"Şimdi Bağış kampanyası başlatmışlar. Seçim giderlerini halka mal edecekler. Valiler çağırıyormuş iş adamlarını tek tek makamlarına. 'Hele şu Recep Tayyip Bey’in hesabına bağış yapın' diyorlar. Valiler de bu işi yürütüyorlar. Çünkü cebinden harcamak istemiyor seçim çalışmaları harcamalarını. Onu da halkın, esnafın zorla boğazına yapışarak, onlardan alacak. Bu nasıl bir para tutkusudur? Kim halkın inançlarıyla, iradesiyle alay ederse, elinizin tersiyle ona vurun. Ben de olsam bunu yapın, öbürleri de olsa bunu yapın. Siz halksınız güç ve mühür sizin elinizdedir. Yeni bir yaşam teklif ediyoruz, Türkiye’ye. Kürt halkı olarak birliğimizi sağladık. Bugün bütün Türkiye’ye kardeşlik, barış eşitlik teklifi mesajı götürüyoruz. Her yer bu coşku bu heyecanla inliyor artık. Madem Kürtler kendi içlerinden çıkardığı birini cumhurbaşkanı adayı yaptılar, bize de düşen şey bu selamı almaktır. Yeni yaşam teklifimizde, hiçbir kimliği asla ötekileştirmeden ezilmesine, zorlanmasına izin vermeden, yeni bir devlet sistemi kurmak istiyoruz. Şimdi devletin bir numaralı koltuğuna ben değil, hep birlikte adayız. Çünkü devletin bir numarası olmayı halk hak ediyor."

Demirtaş ve beraberindekiler, daha sonra Siirt’te yapılacak miting için karayoluyla Siirt’e hareket etti.