ERDOĞAN; NE HAVUZU YAAAA.
.
Erdoğan, Tapelerle İlgili Soruya Kızdı, Muhabiri Azarladı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a son günlerde internet ortamında yayılan ses kasetleri ilk kez bir gazeteci tarafından soru olarak yöneltildi. Erdoğan, soruları cevaplamak yerine soru soran muhabiri ve gazetesini suçladı.
Başbakan Erdoğan, ülkemizi ziyaret eden İspanya Başbakanı Mariano Rajoy ile ikili ve heyetlerarası görüşmeler gerçekleştirdikten sonra ortak basın toplantısında konuştu. Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Başbakan Erdoğan'a, son zamanlarda ortaya çıkan ses kayıtları Fas'tan Habertürk'ü araması, Urla'daki villalar ve Sabah-ATV'nin satışı soruldu.
Erdoğan, ilk olarak şöyle konuştu: "Öncelikle iddia ediliyor ifadelerini bir kenara koy. İddia ediyoruz de. Çünkü bu iddialarının hepsinin altında patronlarınız var. Hepsinin altında dışa bağlı olduğunuz yer var. Bu dışa bağlı olduğunuz yer size nasıl komut ediyorsa ona göre hareket ediyorsunuz."
DOSTUMA AİT BİR YERDİR
Erdoğan ardından "Sondan başlayacağım." diyerek Urla'daki villaları anlattı: "Önce Urla'daki olayı söylüyorsunuz. Bu Urla ile ilgili olay bir defa şahsımla alakalı değil. Hukukta bir kaide vardır, bunu öğren. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Müddei kim? Mensubu olduğun medya organı. Önce bu gazete iddiasını ispatla mükelleftir. O söylenen yer 35 yıl önce inşa edilmiş olan bir yerdir. Bunun bir süreci vardır. Şu anda yargı sürecinde olan burayla ilgili şahsa niye yöneltmiyorsunuz da bana yöneltiyorsunuz. Bunu patronlarına sor önce. Şahsımla zerre kadar alakası yok. Ben son 5 sene içerisinde senede 3 gün 5 gün gittiğim ailece görüştüğüm çok sevdiğim bir dostuma ait olan bir yerdir. Ve orası hazine arazisi değildir, onların kendi mülküdür. Bunu da bilmenizi isterim. Bunu da patronlarına söyle. Ama patronlarınız maalesef doğru konuşmamayı kendilerini meslek edindikleri doğru konuşmamak üzere bütün vatandaşlarımızı bu noktada bu ülkenin güvenilir insanlarına iftira at tutmazsa iz bırakır anlayışıyla hareket ettikleri için burada da aynı süreci devam ettirmektedirler. Oranın sahipleri oraya 35 yıldır sahipleridir. 35 yıl içerisinde orada yaptıkları onlar evlerdir, bir köydür. Birinci derece sit 3. derece sit bunların hepsi yargı içerisinde devam eden bir süreçtir. Bununla ilgili başbakanı lekeyelemezsiniz. Buna ne gücünüz yeter ne evraklarınız yeter. Hiçbir şey bununla ilgili şahsımla alakalı yok."
Erdoğan ardından Fas'tan Habertürk'ü aradığı iddialarına cevap verdi: "Fas'tan arama noktasında evet aradım. Açık net ortada. Sadece hatırlatmayı yaptım. Hatırlatmayı yaptığım şahıslar da altyazı ile alakalı olarak bize yapılan hakaretlerle ilgili, yurtdışında olan bir başbakana karşı bu tür hakaretlerin yapıldığı bir konuşmayı kalkıp kendilerine söyledim. Kendileri de gerekli uygulamayı yaptılar. Ben bir gazetenin sizin patronlarınıza yeri gelmiş bu tür hakaretler yapıldığı zaman ya şahsım ya arkadaşım hukukumuza dayalı olarak bu tür hakaretler yapılıyor, bak biz şu anda Fas'tayız demişizdir. Bunu demek eğer yanlışsa onu bilemiyorum. Bu tür şeyleri de öğretmek durumundayız. Çünkü yapılan hakaretler sıradan hakaretler değildi."
HAVUZDAN HABERİ YOKMUŞ
Erdoğan son olarak ise Sabah gazetesi ve ATV televizyonunun satışına ilişkin iddialara değindi: "Bir defa havuz diye bir ifade kullanıyorsunuz. Bunu ben de merak ettim, sordum. Bunu siz uyduruyorsunuz. Ne havuzu ya? Şu anda burayla ilgili bu adımı atan firma sıradan bir firma değil. Bu ortağı olduğu firmada hisselerini kalkıp kendi amcasına devrediyor satıyor. Bunun yanında 3 havalimanı ile alakalı oradaki hisselerini de bu havuza girenler diye, ki onlar havuza girip ıslananlar değil onu da bilin, oraya da hisselerini satmak suretiyle medya dünyasına giriyor. Atılan adım budur. Havuz mu bu? Bunları lütfen patronlarına bunu söyleyecek irade sende yok. Söylesen de zaten netice alamazsın. Bu iftira üzerine kurulu bir dünyayı kurdular. Zaten maşallah rüyaları da gayet güzel iltifat ediyorlar. Tweetlerin iki katı artırılmasını söylüyorlar. İki katına artırılması için de fetvayı aldığınıza göre sen de tweetlerde artık iki katı uygulamaya devam et."