BİLGESAM Başkanı Doç. Dr. Atilla Sandıklı: Türkiye sınırları içinde başka bir silahlı gücün yapılanmasını görüyoruz ama çözüm süreci için müdahale etmiyoruz. Böyle birşey olamaz. Böyle birşey kabul edilemez, böyle birşey kabul edilirse farkında olmadan PKK'nın güçlenmesine uygun ortam hazırlanmış olur.

Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM) Başkanı Doç. Dr. Atilla Sandıklı, Habertürk'te katıldığı programda Suriye'nin kuzeyindeki son gelişmeleri değerlendirdi. Sandıklı, "Türkiye, farkında olmadan çözüm süreci dahilinde PKK'nın güçlenmesine neden oluyor." dedi.

'KCK sözleşmesi'ndeki 4 bölgede özerk yönetim kurulması hedefini hatırlatan Sandıklı'nın önemli açıklamaları:
"KCK sözleşmesinde zaten 4 bölgede özerk yönetimlerin kurulması bir hedef olarak belirlenmişti. Irak'ın kuzeyinde bir özerk yönetim kuruldu, Suriye'de kurulacak, İran'ı erteledi, Türkiye'de Eylül-Ekim aylarında Şemdinli bölgesinde bunun denemesini yaptılar ama orada büyük bir darbe yiyince, TSK ile çatışarak sonuç elde edemeyeceklerini anlayınca kıra dayalı 'devrimsel halk hareketi' ile sonuca gitmeye çalıştılar. Kürt vatandaştan destek görmeyince de dağdaki silahlı güce meşruiyet kazandırmak, kentsel alanda 'öz savunma güçleri' ile daha yaygın hale gelmek, halk üzerinde baskı oluşturmak suretiyle kitlesel halk hareketini zorunlu olarak yönlendirmek ve motivasyon sağlamak amacıyla çözüm sürecini kullandılar."
 
"PKK, çözüm sürecini kendi çıkarları için kullanmaya çalışıyor. İkili oynayan örgüt, KCK sözleşmesindeki hedeflere ulaşabilmek için uygun ortam hazırlamaya çalışıyor. Çözüm sürecinden istifade ederek PKK'ya uluslararası ve ulusal meşruiyet kazandırıyor. Abdullah Öcalan'ın sadece PKK'nın değil bütün Kürtlerin lideri olması için çaba sarfediyorlar. PKK, HPG bırakın silah bırakmayı tam tersi onu kuvvetlendirerek demokratik konfedaralizm, özerkliğe giden yapıyı, oluşturmaya çalışıyor."

"PKK terör örgütü, dağda silahlı unsurlarını gezdiriyor, şenliklerle her türlü propagandasını yapıyor, hem ulus yaratmaya yönelik girişimleri var, hem de psikolojik olarak bu özgürleşmeye ilişkin bütün Kürtlere bunu yayma hem de silahlı bir baskıyla da oluşturacak şekilde bir sistem. Örgüt mensuplarına eğitim veriyorlar. Kıra dayalı 'devrimci halk savaşı' ile sonuca gitme stratejisi uyguluyorlar. Türkiye devletinin üzerine düşeni yapmadığını söyleyerek kendilerini rahatlatmak için devleti zorluyorlar. Türkiye bu faaliyetleri tespit ediyor. Güvenlik güçleri bunların raporlarını tutuyor, operasyon planı hazırlayıp valiliğe götürüyor ancak çözüm süreci için hayır cevabı alınıyor."

"Türkiye sınırları içinde başka bir silahlı gücün yapılanmasını görüyoruz ama çözüm süreci için müdahale etmiyoruz. Böyle birşey olamaz. Böyle birşey kabul edilemez, böyle birşey kabul edilirse farkında olmadan PKK'nın güçlenmesine uygun ortam hazırlanmış olur."