Cumhuriyet'in konuya ilşkin haberi şöyle. Karaman'da Ensar Vakfı'na bağlı yasa dışı evlerde çocuklara tecavüz ettiği ortaya çıkan öğretmen M.B. hakkında Anadolu Ajansı tarafından bir haber servis edildi. Haberde, tecavüzcü M.B. için "Solcu, çok kitap okuyan, namaz kılmayan, aynı zamanda eski MHP'li ve ateist köyden yetişme" ifadeleri kullanıldı.

Karaman’da Ensar Vakfı'na bağlı yasa dışı evlerde çocuklara tecavüz eden M.B.'nin 2000 yılında jandarmaya şikayet edildiği ancak hakkında bir işlem yapılmadığı iddia edildi.

AA’nın haberleştirdiği iddialara göre, Ensar Vakfı'nda görev yapan öğretmenin "Solcu, çok kitap okuyan, namaz kılmayan, aynı zamanda eski MHP'li ve ateist köyden yetişme" olması haberin manipülasyon atağı olma ihtimalini akıllara getirdi.

AA'nın tecavüzcü öğretmenin komşusuna dayandırdığını iddia ettiği haberine göre; komşu M.T. sanıkla 1999 yılında tanıştığında Ayrancı Halk Eğitim Müdür Yardımcısı olarak çalışıyormuş ve açıklamalarına göre ‘ilk gördüğünde sapığa benzetmiş’.

Çocukları arabasıyla gezdirdiğini, bir keresinde kendisine ‘buranın çocukları kıçını yıkamayı bilmiyor’ dediğini aktaran M.T., bu şüphelere rağmen sanık öğretmen ile ilişkisini onun bilgisayarını satın alacak kadar da ileri götürmüş.

Bilgisayarda çocuk pornosuna rastlaması üzere jandarma başçavuşuna durumu ‘anlatmış’, başçavuş görüntüleri izlemiş. M.T.’nin kendisi de öğretmenin gezdirdiği çocuklarla konuşmuş ve biri öğretmenin ‘çocuklarla çıplak yatıp kalktığını’ anlatmış: “Çocuğun babasına, ‘Karakolda çocukla konuşmak istiyorlar’dedim. İzin verdi.”

M.T’nin bazı sözleri de şöyle: “İçeriye bir bölme yaptırmış.‘Burada çocuk okutuyor’ dediler. Hiç namaz kıldığını görmedim. Ben siyasete girip, ilçe başkanı olduktan sonra ortadan kayboldu. Jandarmaya defalarca gittik, geldik. Çocukların ifadeleri alındı. Adamı takip ettiler. Evi bana uzakta olduğu için bir şey elde edemedik. Çocuğun birinin babasını uyardım. Çocuğuna sahip çık dedim. Aslında inandılar ama herhalde duyulmasını istemediler. Fakir ailelerin çocuklarını, ‘Senin çocuğun zeki, değerlendirelim, kaybolmasın’ diye götürmüş.”

“Evine gittim. Her taraf kitap dolu. Köşede bir bilgisayar var. Hem Müslümanlık ayağına yatıyor hem de hacılarla hocalarla dalga geçiyor. Benim bildiğim, Marksist, Leninist, solcu bir adam. O zaman da MHP’li gözüküyormuş. O zamanki MHP İlçe Başkanı bana öyle dedi. O zamanlar bunların köyü tüm solcuydu. İçlerinde çok ateist vardı.”