CUMHURİYET BAYRAMI

Türkiye Cumhuriyeti, I. Paylaşım Savaşı sonunda yıkılan imparatorluğun küllerinden, Sevr’i parçalayarak doğdu. Başımıza üşüşen aç kurtların ardı arkası kesilmeyen saldırılarına karşın, bağımsızlık ve demokrasi yönelişini utkuyla sonuçlandırarak, Anadolu’ya olduğu kadar ezilen dünya halklarına da ışık oldu. 
Türk Devrimi, toplumdaki çürümeye karşı olduğu kadar, imparatorluğun kalıtı çevresinde mevzilenmiş akbabalara karşı da savaşmak zorundaydı. 
Savaştı ve başardı. 
Dünya egemenlerinin, ezilen uluslar karşısında ilk yenilgisiydi bu. 
Yazık ki, Kurtuluş ve Kuruluşun coşkusu Yüce Atatürk’ün yaşamıyla sınırlı kaldı. 
İzleyen yıllarda başlayan karşıdevrim sürecinde en büyük aşınma, Cumhuriyetin temel niteliklerinden laiklik alanında oldu. Çünkü eğitimsiz bir toplumda inançların politika alanındaki getirisi çok çekiciydi.  
Medyadaki olumsuz saflaşmaya üniversitelerin ve demokratik kitle örgütlerinin suskunluğu da eklenince çürüme bütün bünyeye yayıldı.
Karşıdevrim, uluslaşma sürecini ve bağımsızlığı askıya almak için ‘demokrasi’ alalamasını kullandı. 
Denetim kanallarının da kapatılmış olduğu yeni düzende binlerce yılda edindiğimiz yaşam değerlerimizi de yitirerek hukuksuzluğu meşrulaştırmayı başardık. 
Sonuçta uyuşturulan kitleler kendi çıkarlarını görebilme yetilerini yitirdiler.
Artık seçmen, ülkesinin bağımsızlığıyla, bütünlüğüyle, laiklikle, üretimle ve kaynakların bölüşümüyle kendi yaşamı ve çıkarları arasında bağ kuramıyor. Kuramadığı için de temsilci seçimini doğru yapamıyor. 
Böyle giderse:
Bağımsızlık için söz verenler, küresel sermayenin temsilcilerine dönüşebilirler.
Ülkenin birliğinden dem vuranlar, açık-örtülü pazarlıklara girişebilirler.
Laikliği savunacaklarına yemin edenler, laikliğin kökünü kazımaya sıvanabilirler.
Demokrasiyi geliştirecekleri vaatleriyle erke gelenler; demokrasinin verdiği olanaklardan yararlanarak demokrasiyi ve cumhuriyeti ortadan kaldırmaya yönelebilirler.
Belki daha fazlasını da isterler ama akılda tutulması gereken bir konu var. 
Halkımızın, Atatürk’ün yaktığı aydınlanma ateşiyle tanışmış bir toplum olarak, Cumhuriyetten başka bir yönetim biçimini kabul edeceği beklenmemelidir. 
Bunun tersini düşünenler belki görece başarılar elde edebilirler ama sonunda iş olacağına varır. Kimsenin yaptığı da yanına kar kalmaz.
Bayramınızı kutluyor, Atatürk’ün izinde nice bayramlar diliyorum.
    

 

Önceki ve Sonraki Yazılar