CLINTON MAİLİNDEN ORTADOĞU'NUN BÖLÜNMESİ ÇIKTI
Hillary Clinton'ın kayıp e-postaları şoke edici detaylar barındırıyor
Aziz Doğdu / Haberartı Türk
John Podesta'nın 17 Ağustos 2014 tarihli e-postasında Katar ve Suudi Arabistan'in IŞİD'e lojistik ve maddi destek sağladığı ortaya çıkıyor.
SUUDİLER SUNNİ DÜNYASINA HAKİM OLSUNLAR Kİ..
E-postada Clinton'ın ABD'nin Katar ve Suudi Arabistan hükümetlerine "diplomatik ve geleneksel tarzda öyle bir baskı kurmasını' ve böylece Suudilerin 'Sünni dünyasına hükmedişi ile ciddi oranda ABD baskısının sonuçları arasında bir denge kuracak hale getirilmesini' öneriyor.
CLİNTON SUNNİ VAHABİLİK İÇİN ÇALIŞMIŞ
Dönemin Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın teklifinin aslında gittikçe ayyuka çıkan Körfez monarşilerinin sadece IŞİD ve El Nusra'yı değil, aynı zamanda Ortadoğu'daki diğer cihatçı grupları kurma ve desteklemelerine bir tepki olarak görüluyor.
Clinton'ın e-postasında ise belirtilmeyen gerçek, ABD'nin farklı hükümetler altında Körfez ülkeleriyle Müslüman dünyasında Sünni Vahabiliğin yayılması için yakın çalıştığı.
BATI'NIN FINANS ELİTLERİ VAHABİLİĞİN YAYILMASINA DESTEK OLDU
Batı'daki finansal elitlerin de Vahabiliğin yayılması için doğrudan rolü bulumakta. Hillary Clinton'ın e-postası, Suudi monarşisinin IŞİD'e lojistik ve maddi destek sağladığı için doğrudan sorumlu olduğunu göstermektedir.
IŞİD'E DESTEK NEREDEN GELİYOR
Aslında IŞİD, medyada belirtildiği gibi tek yönlü bir tehdit olusturmuyor. IŞİD, Suudi Vahabiliği'yle aynı ideolojiyi ve amacı taşıyan cihatçı grupların hafif bir konfederasyonudur. Bu grupların bazıları, şu anda Katar, Suudi Arabistan, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerden askeri ve finansal desteği doğrudan almakta.
ABD, SUUDİLERİ ELEŞTİREMİYOR
The New York Times, Ocak ayında 'Suudi Arabistan'ın petrol rezervleri ve Sünni dünyasının ruhani lideri olmasının yanında uzun süredir ortaklaşa uygulanan istihbarat ve bilgi paylaşımı nedeniyle ABD'nin Suudilerin insan hakları ihlallerine, kadınlara davranışlarına ve İslam'ın en aşırı kolu olan Vahabiliğe destek olmasına ses çıkartamadığı bariz belli olmakta', diye belirtmişti.
Dahası ABD, Vahabi ortağını eleştirmekte son derece aciz kalıyor ve neoconlar tarafından geliştirilen Müslüman Ortadoğu'yu bölüp Balkanlaştırma projesini de tehlikeye atıyor.
İSRAİL'İN GÜVENLİĞİ İÇİN ESAD'IN DEVRİLMESİ GEREK
Hillary Clinton'ın 30 Kasım 2015 tarihli e-postasında 'İsrail'in İran'ın büyüyen nükleer gücüyle uğraşmasını engellemenin en iyi yolu Suriyelilere Esad'ı devirmelerine yardımcı olmaktır. Esad'ın devrilmesi, sadece İsrail'in güvenliğini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda da ülkenin nükleer tekel oluşunu garanti altına alacaktır' diye yazıyor.
Kaynak: