Ramazan İMRAĞ/CİZRE

HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Cizre'de 2 gündür süren gerginliğin 'karanlık tezgah' olduğunu ileri sürdü.Bir yandan Bülent Arınç'ın Cizre'de Hüda-par'ı ziyaretinin olayları tetiklediğini söyleyen Sarıyıldız, diğer yandan Emniyetin içerisinde karanlık odaklar olduğunu ileri sürdü. Cizre olayları üzerine gerek hükümetten ve gerekse Kürt tarafından yapılan tüm açıklamalarda "karanlık eller ya da karanlık odaklardan" söz ediliyor. Bazı siyasi değerlendirmeciler bu açıklamaların ardından bu tip olayların "Parelel devlet tezgahına" dahil edilebileceğini öne sürüyorlar.

EMNİYETİN İÇİNDE FARKLI ODAKLAR

"Karanlık tezgah bugün farklı bir evreye geçti. Artık ifade edildiği gibi halk ile Hüda- Par çevresinde değil, devletin içinde, emniyetin içinde konuşlanmış kesimler, halka pervasızca saldırıları temelinde geçiyor. Bu çok tehlikeli bir oyundur. Dün akşam en son gece saatlerinde 2 gencimiz daha yaralandı. Şu an birinin hala hayati tehlikesi devam ediyor. Diyarbakır'da hastanede tedavi altına, ameliyata alınmış durumda. 2 gencimiz sokakta tek başına bulunuyorken, karşı taraftan askeri araçlar, polise, özel harekata ait olan araçlar taramıştır. Üzerlerinde hiç bir silah olmamasına rağmen bu yapılmıştır ve şu an bununla birlikte Cizre'de 2 gündür yaşanan çatışmalarda ölü sayısı 4'e çıkacak. Hükümetin bir an önce söz konusu karanlık odaklarını ortaya çıkarması gerekiyor" dedi.

Cizre Kaymakamı Mehmet Şamil Horasanlı ile birlikte dün olayları yatıştırmaya çalıştıkları sırada, kendilerine uzun namlulu silahlarla ateş açıldığını ve hayatının tehlikede olduğunu söyleyen Sarıyıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:

BU BÜYÜK BİR İFTİRADIR

"Kaymakam ile bir arada olayları yatıştırmak için olay mahalline gittik. Ama üzerimize ateş açıldı. Kaymakamlık makam aracına ateş açıldı, camları kırıldı. 1-2 metre mesafede yaşandı bunlar. Çok tehlikeli bir oyun. AKP sürekli olarak, 'bunu yapanları biliyoruz, provokasyondur' diyor. O zaman gereğini yapın. Hükümete yakın basın hepsi ağız birliği etmişçesine, 'PKK Cizre'de dindarlara ait bir mahalleyi ateşe verdi' şeklinde yansıttılar. Bu büyük bir iftiradır, bu dil içinde bulunduğunuz sürece barışa hizmet etmez. Bunu en başta Bülent Arınç söylemiştir. Bu çok sorumsuz bir açıklamadır. Bu açıklama Kürdistan'da kana, gözyaşına, ölümlere neden oluyor." 

"KARANLIK ODAKLARLA HALK ÇATIŞIYOR"

PKK'nın gençlik yapılanması Yurtsever Demokratik Gençlik Hareketi (YDG-H) mensupları için 'halk' ifadesini kullanan Sarıyıldız, "Hüda- Par ile halkın çatıştığı yönündeki haberler doğru değil. Şu an Cizre'de iki kesim çatışmıyor, devlet kesiminde karanlık bir odakla halk çatışıyor" dedi.

Sarıyıldız, "Halkın üzerine pervasızca geliniyor, durum bundan ibaret" dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

"İşte Cizre'yi dinsizle, dindarla kategorize etmek, sınıflandırmak çok tehlikeli bir yaklaşımdır. Halklarımızın değerleriyle böyle kötü bir şekilde oynamak, halkımızı incitiyor. Buradaki gerilimi diğer yerlere yansıtmasına neden oluyor. AKP hükümetini sorumluluk bilinciyle hareket etmeye davet ediyoruz. İçindeki kirli odakları, bir an önce hükümetin, devletin imkanlarından yararlanan kesimleri ayıklaması, cezalandırması gerekiyor. Yoksa bu gerilim Kürdistan'da Cizre gibi yerlerde tırmanarak devam edecek."

BÜLENT ARINÇ'A TEPKİ GÖSTERDİ

Faysal Sarıyıldız, hükümetin Cizre'yi karıştıranların kim olduğunu ortaya çıkarması gerektiğini belirttiği açıklamasında, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Hüda- Par ve Hak- Par'ı ziyaretinin olayları tetiklediğini ileri sürdü. Sarıyıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bülent Arınç'ın son ziyareti, aslında bu gerilimi tetikleyen nedenlerinden biri oldu. Bölge halkının bir kısmını ezen, bir kısmını mazlum olarak sınıflandırmak, büyük bir çarpıtmadır. Şu ana kadar bu hükümet, bu devlet, 100 yıldır tüm toplumsal kesimleri ezmiştir. En büyük zalim, halkımızı mağdur eden, en büyük müsebbibi durumdadır. Böyle yapmakla kimi çevreleri kışkırtmaya hakkı yoktur. Bu bölgeye kan ve gözyaşı olarak yansıyor. Bölgede öyle bir ayrışma yok. Bölge her türlü siyasete açıktır. Kürt siyasal hareketi 40 yıldır mücadele veriyor. Bunun mücadelesini veriyor. Bülent Arınç'ın bu açıklaması sorumsuzca bir açıklama ve düzeltmeye davet ediyoruz. Son durum ilçe halkımızı sağ duyuya davet ediyoruz. Halkımız zaten sağduyulu, bu oyunlara gelseydi şu an Cizre farklı bir durumla karşı karşıya kalacaktı. Biz sokaktayız, 24 saat halkımızın yanındayız. Durumun yatışması için elimizden geleni yapıyoruz. Devlet de, AKP hükümeti de sorumluluk bilinciyle buna denk bir tutum sergilemeli."

Bu arada PKK'nın gençlik yapılanması YDG-H'liler ile Hüda- Par arasında çatışmaya sahne olan Nur Mahallesi'nde polis sıkı güvenlik önlemi aldı. Öğle saatlerinde toplanarak gösteri yapan YDG-H'li gruba polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale ederek dağıttı.

2 CENAZE TOPRAĞA VERİLDİ

Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'ndaki Yasin Özer ve Barış Dalmış'ın cenazeleri saat 15.00'da Cizre'ye ambulanslar içerisinde getirildi. Cizre İlçe girişindeki İdil Yolu üzerinde yaklaşık 50 bin kişi tarafından karşılanan cenazeler, Cizre Asri Mezarlığı'nda kurulan katafalkta yıkandı. Daha sonra dini vecibeleri yerine getirilen Özer ve Dalmış'ın cenazeleri, sloganlar eşliğinde omuzlarda taşınarak, defnedileceği mezarların başına getirildi.

HDP'Lİ IRMAK: BU OYUNLARA SON VERİLSİN

Burada Kürtçe konuşan HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak, AK Hükümetini eleştirerek, uyarıda bulundu. Bu girişimlerin provokasyon olduğunu, bu oyunlardan vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Bu oyunlara son verilmemesi halinde, buna kendilerinin son vereceğini kaydeden Irmak, ölenlere rahmet diledi.

Cenaze töreni sırasında çok sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı görülürken, bu önlemlerin gruplara uzak mesafede alındığı gözlendi.

CEZANE TAŞINIRKEN GAZ BOMBALI MÜDAHALE

Cenazelerin karşılanması sırasında, güvenlik güçleri ile küçük gruplar arasında zaman zaman arbede yaşandı. Güvenlik güçleri bu grupları dağıtmak için tazyikli su ve gaz bombası kullanması, çevredeki vatandaşları da olumsuz etkiledi. Atılan gaz bombalarından, cenazeye katılan kalabalık da olumsuz etkiledi.

YAŞLI BİR KADIN BİN KİŞİNİN TANK TABURUNA SALDIRISINI ÖNLEDİ

Cenaze törenlerinin beklenmesi sırasında, Nur ve Cudi Mahallesi arasında bulunan yüzleri kapalı bir grup, tank taburunu taşlamaya başladı. Bu sırada grubun önüne geçen yaşlı bir kadın, yaklaşık bin kişi oldukları tahmin edilen göstericileri tank taburuna gitmelerini önleyerek, buradan uzaklaşmalarını sağladığı görüldü. Adını vermek istemeyen yaşlı kadın, Kürtçe yaptığı konuşmada, askerlere taş atılmasının doğru olmadığını, bu olayların barış görüşmelerine zarar vereceğini söyledi. Bu yüzden göstericilerin tank taburuna yönelik saldırısını önlemeye çalıştığını ifade etti.