Mehmet Talay/ Haberartı Türk

Erdoğan'ın istediği partili başkanlık sisteminin TBMM'de gergin geçen oylama sürecinde toplam 9 madde kabul edildi. Oylamanın her maddesi birbirine yakın sayıda vekilin evet oyları ile geçti. Muhalefet tarafı ise yasanın oylama biçiminden içeriğine kadar tümüne karşı bir direniş sergiliyor. 

AKP BİR HAFTA İÇERİSİNDE BİTİRMEKTE KARARLI

MHPdesteğinde büyük bir çoğunluk elde eden AKP ise yasayı bir hafta içerisinde kabul ettirme hedefinde. Muhalefetin Erdoğan'ın yıllardır istediği ve adım adım bu günlere getirdiği başkanlık sistemi tasarısının tümü içerisinde en tehlikeli bulduğu konuları Genel başkan yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak ilginç benzetmelerle şöyle açıklıyor.

TARLALARA EL KOYMA YETKİSİ VERİLİYOR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Anayasa değişikliğiyle partili cumhurbaşkanına sınırsız yetkiler verildiğine dikkat çekerek, “Bir kişiye tarlalara el koyma yetkisi veriliyor. 
Ekmeğimizin yarısına el koyma yetkisi veriliyor. Mahkemeye gitseniz; üyelerini, partili cumhurbaşkanın belirlediği mahkemelerden adalet çıkar mı?” dedi.

 YAZILI AÇIKLAMA YAPTI           

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, yaptığı yazılı açıklamada anayasa görüşmelerini değerlendirdi. AKP’li sözcülerin “Özal ve Demirel de başkanlık istedi” şeklindeki açıklamalarının gerçeği çarpıtmak olduğunu kaydeden Budak, “Onlar başkanlık istedi ama sınırsız yetkili başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı istemedi. 

ONLAR DEMOKRASİDEN YANA İNSANLARDI

Onlar demokrasiden, hukuktan yana insanlardı. Halkımız da demokrasiden, hukuktan, Cumhuriyet’ten, Atatürk’ten yanadır. 

Biz CHP olarak tek yürek TBMM’de direnişimizi sürdüreceğiz. Milletimizden aldığımız güçle direneceğiz. Milletimizle beraber Cumhuriyet rejiminin ‘el kaldır el indir’ yöntemiyle değişmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

EKMEĞİN YARISI
            
“Demokrasilerde anayasalar, yasama, yürütme ve yargının birbirini denetlemesi esasına dayalı toplumsal mutabakat metinleridir” diyen Budak, “Görüşülen teklifte kuvvetler ayrılığı yok, sınırsız yetkili partili bir cumhurbaşkanı var. 

KADDAFİ, SADDAM, HİTLER

Tarafsızlık yemini edecek ama partili olacak bir cumhurbaşkanı var. Böyle bir rejim değişikliğinde, kuvvetler ayrılığının olmadığı yerde demokrasi olmaz, diktatörlük olur. Kaddafi, Saddam, Hitler tipi diktatörlük olur. 

Bu anayasa değişikliğiyle egemenlik milletten alınıp, bir kişiye veriliyor. Bir kişiye tarlalara el koyma yetkisi veriliyor. Ekmeğimizin yarısına el koyma yetkisi veriliyor. Mahkemeye gitseniz; üyelerini, partili cumhurbaşkanın belirlediği mahkemelerden adalet çıkar mı? 

TÜRKİYE'Yİ BİR KİŞİNİN VİCDANINA BIRAKAMAYIZ

Hayır. Büyük bir tehlike söz konusudur. Kuvvetler ayrılığının, denge ve denetim sistemlerinin anayasada olması gerekir. Kişilere göre anayasa yapılmaz. Kimse ölümsüz değildir. Türkiye’yi, milletimizi, bir kişinin vicdanına bırakamayız” dedi.