Bakanlar Kurulu sonrasında hükümet sözcüsü Bülent Arınç, basın açıklaması yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın sunumuna ve faiz indirimine ilişkin bir soruya Arınç, "Faiz konusu Merkez Bankası'nın görevlerinden birisidir. Merkez Bankamızın bağımsızlığı esastır. Bu ilkeden bugüne kadar şaşmadık bundan sonra ada şaşmaya niyetimiz yok. Biz güçlü bir ekonominin, güçlü bir ekonomi yönetiminin başarısını, Merkez Bankası'nın bağımsızlığında gördük. Merkez Bankası'nın bu konudaki çalışmalarına müdahale etmek niyetinde değiliz ancak faizlerin düşürülmesi halinde yatırımların daha da artacağını düşünüyoruz. Merkez Bankası'nın çalışmalarında bir yeknesaklık, bir akort görmek mümkündür. İsabetli değerlendirmeler yapıldı. Başkana teşekkür ettik" dedi.

Bakanlar Kurulu'nda ele alınan konulara değinen Arınç, "TCMB faaliyetleri ve para politikaları konusunda sunum yapıldı. Yıl sonunda ikinci sunumlarını yapacaklar. AB katılım süreci konusunda Mevlüt Çavuşoğlu gelinen süreci anlattı. Radyo ve Televizyonların kuruluş ve yayın hizmetleri konusunda kanunda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısını bakanlar Kurulu'na takdim ettim. Acil olarak yapılması gerekenler var. Bu değişiklikler Bakanlar Kurulu'nda olumlu karşılandı, imzaya açıldı. Yakında Meclis'e gönderilecek. Farklı konuları içeren 8 maddelik bir kanun tasarısı olarak Meclis'e sevk edilecek. İç ve dış konular da tartışıldı. Dün yapılan belediye başkanlığı seçimlerine ilişkin de de bazı değerlendirmeler yapıldı. Soma maden faciası üzerine en kısa zamanda Soma'nın Meclis'te ilgili komisyonlarda görüşülmesi bekleniyor" ifadelerine yer verdi. 

"MERKEZ BANKASI'NIN ÇALIŞMALARINDA BİR YEKNESAKLIK BİR AKORT GÖRMEK MÜMKÜNDÜR"

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın sunumuna ve faiz indirimine ilişkin bir soruya Arınç, "Faiz konusu Merkez Bankası'nın görevlerinden birisidir. Merkez bankamızın bağımsızlığı esastır. Bu ilkeden bugüne kadar şaşmadık bundan sonra ada şaşmaya niyetimiz yok. Biz güçlü bir ekonominin, güçlü bir ekonomi yönetiminin başarısını, Merkez Bankası'nın bağımsızlığında gördük. Bu ilkeye de bugüne kadar sadık kaldık. Merkez Bankası'nın çalışmaları içerisinde dördüncü maddesine baktığımızda fiyat istikrarı amacıyla çelişmemek kaydıyla hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını desteklemesi Merkez Bankası'nın görevleri içerisindedir. Türkiye büyüme trendini mutlaka devam ettirecektir. Türkiye'de büyümenin azalması gibi bir kırılma noktasına asla gitmeyeceğiz. Son yıllarda maliyet enflasyonundaki yükseliş kurdaki ve faizdeki artıştan kaynaklanmaktadır. Kurdaki faizdeki artışları bir şekilde önlemek gerekir. Faizlerin düşürülmesi veya yükseltilmesi diğer unsurlarla birlikte ele alınması gereken bir konudur. Merkez Bankası'nın bu konudaki çalışmalarına müdahale etmek niyetinde değiliz ancak faizlerin düşürülmesi halinde yatırımların daha da artacağını düşünüyoruz. Merkez Bankası'nın çalışmalarında bir yeknesaklık, bir akort görmek mümkündür. İsabetli değerlendirmeler yapıldı. Başkana teşekkür ettik" diye yanıt verdi.

"DİYARBAKIR BELEDİYESİ'Nİ DE BAŞKANI'NI DA KINIYORUM"

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın "Çözüm sürecinde yeni bir aşamaya gelindiği" yönündeki açıklamalarını değerlendirmesi istenen Arınç, "Ben hükümet sözcüsüyüm. Başbakan yardımcımızın sözcüsü değilim. Nerde ne konuştuğunu takip etmedim. Bu konuda yasal bir çalışma hazırlığı yok bildiğim kadarıyla. İlk defa anneler, babalar, aileler çocuklarının aldatılarak dağa çıkarılmasına isyan ettiler ve barışçıl bir eylem yaptılar. Başkalarının yaptığı gibi tahrip ederek değil. Gözleri yaşlı anneler Diyarbakır Belediyesi'nin karşısında durdular 'çocuklarımızı geri getirin' dediler. Biz ümitle bekliyoruz ki çocuklarımız ailelerine, annelerine geri dönebilsinler. Bu konuda aracılık yapması gerekenler de gerekeni yapsın. Bütün Türkiye bu konuya odaklanmışken maalesef Diyarbakır Belediyesi, bu aileleri olduğu yerden kaldırdı, yeter ki bu barışçı eylem gündem oluşturmasın düşüncesi ile. Diyarbakır Belediyesi'ni de Başkanı'nı da kınıyorum. Bu insanlar daha önce Gezi eylemleri veya çok daha öncesinde, ailelerin, annelerin yaptıkları eylemlere nasıl büyük destek vermişlerdi. Onların eylemlerine sıcak bakan insanların, anne yüreği karşısında bu kadar duyarsız kalmasını, üstünün örtülmesini istemelerini ancak kınamakla ifade edebiliyorum. Gerek BDP'li siyasetiler, gerek çözüm sürecine destek veren herkesin bu çocuklarımızın dağdan indirilerek ailelerine teslim edilmesi konusunda destek vermesi gerekir. Bu konuda en büyük sorumluluk da gözleri İmralı'da veya kulakları Kandil'de olanlara düşer. Bu konuda türlü başka oyunlar oynamaya başlamışlarsa gelinen aşamada Sayın Başbakanımız ne düşünüyorsa yarın grup toplantısında kamuoyuna ifade edecektir. Hükümetimizin, güvenlik güçlerimizin bu konuda ne yapacağını zannediyorum yarın açık bir şekilde kamuoyuna ifade etmiş olacaktır" ifadelerine yer verdi.