Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği ve yüklü miktardaki paraların elden çıkarılmasına ilişkin olduğu öne sürülen telefon görüşmelerini 'alçakça bir saldırı' olarak niteledi.

Muhalefet ses kayıtlarının internete düşmesinin ardından hükümeti istifaya çağırırken, Başbakan Erdoğan ise siyasi düşmanlarına saldırıp kayıtlar için "Hayâsızca, edepsizce montaj yapıp bunu servis ediyorlar" diyor. şeklinde analizine başlayan BBC 4 soru ve yanıtı ile okurlarına işin perde arkasını anlatmaya çalışıyor.

Başbakan Erdoğan'ın özel telefon görüşmeleri olduğu belirtilen ve internete de kimliği belirsiz hesaplar tarafından sızdırılan kayıtlar, henüz bağımsız kaynaklar tarafından doğrulatılamadı.

Başbakan Erdoğan'ın sesi, daha önce televizyon kanalı Habertürk'e editoryal müdahalede bulunduğu iddia edilen kayıtlarda ve Urla'da sit alana villa inşa edildiği öne sürülen kayıtlarda da duyulmuştu.

Başbakan Erdoğan'a ait olduğu söylenen ses kayıtları neler?

Ocak ayının sonunda, Başbakan Erdoğan'ın İzmir Urla'daki Zeytineli köyünde doğal sit alanına yazlık yaptırdığı iddia edilmiş, konuyla ilgili Başbakan Erdoğan ve Mustafa Latif Topbaş arasında 5 Ocak 2014’te geçtiği ileri sürülen konuşmalar internete sızdırılmıştı.

Yine aynı ses kayıtlarında, Başbakan'ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın Latif Topbaş'a yapılmasını istedikleri tadilatla ilgili bilgi verdiği duyuluyordu. Sit alana inşa edildiği iddia edilen villalarla ilgili Başbakan Erdoğan, “Urla’daki olay, şahsımla alaka değil… Söylenen yer 35 yıl önce inşa edilmiş bir yerdir… Çok sevdiğim bir dostuma ait bir yerdir. Orası Hazine arazisi değil, kendi mülküdür” demişti.

Başbakan Erdoğan'ın sesinin duyulduğu ikinci kayıt ise Habertürk televizyonunun yönetimindeki isim Mehmet Fatih Saraç'la yaptığı görüşmeydi. Ses kayıtlarında Başbakan Erdoğan Fas ziyaretinde Saraç'ı arayıp, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konuşmasına ilişkin haberde değişiklik yapılmasını istedi. Ses kaydına ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, Fa'tan Habertürk yönetimini aradığını kabul etmiş ve "Sadece hatırlatmayı yaptım. O şahıslarda altyazıyla ilgili olarak bize yapılan hakaretlerle ilgili gerekli uygulamayı yaptılar" demişti.

İnternete 24 Şubat gecesi sızdırılan ses kaydının ise, yolsuzluk soruşturmasının başladığı 17 Aralık 2013'te Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında, yüklü bir miktar paranın saklanmasına dair yapılan bir görüşme olduğu öne sürülüyor. Başbakan Erdoğan ise bu ses kayıtlarını 'alçakça bir saldırı ve edepsizce bir montaj' olarak tanımlıyor.

Telefon görüşmelerini kim kaydediyor (veya kayıtları kim üretiyor)?

Kayıtlar internete isimsiz hesaplar tarafından sızdırıldı.

Başbakan Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ile arasında geçtiği öne sürülen kayıtlarla ilgili partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada "onlar", "siz" gibi üçüncü çoğul şahıs hitaplarıyla suçlamalarda bulunup herhangi bir isim, kuruluş veya parti adı vermekten kaçındı.

Fakat geçtiğimiz birkaç ay içinde Erdoğan konuşmalarında, "dış komplo", "sahte peygamber", "faiz lobisi" gibi ifadelerle hükümeti devirmek isteyenler olduğunu ima etmişti.

Başbakan Erdoğan'ın düşmanları kim?

Savcılar, 17 Aralık'ta Başbakan Erdoğan'a yakın işadamları ve siyasiler ile bakan oğullarının da aralarında olduğu çok sayıda kişiyi, yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltına aldı.

Erdoğan da baskın ve gözaltılardan sonra yaptığı açıklamada, savcı ve polisleri 'paralel devlet' kurmak ve ülke dışından talimat almakla suçlayıp Pensilvanya'da yaşayan Fethullah Gülen'i işaret etti. Erdoğan, "Çeteler devlet içinde devlet olma gayreti içerisindeler" ifadesini kullandı. Fethullah Gülen ise tüm iddiaları yalanlıyor.

Başbakan Erdoğan ayrıca Türkiye'ye zarar vermeye çalıştığını söylediği uluslararası 'faiz lobisini' de suçluyor.

Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarı tehdit altında mı?

Erdoğan'ın hala, kuruluşunda yer aldığı iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi üzerinde güçlü bir hâkimiyeti var.

Yapılan son anketler Adalet ve Kalkınma Partisi'ne desteğini sürdüren geniş bir kitle olduğunu gösteriyor.

Mart ayı sonunda yapılacak seçimler, Erdoğan için büyük sınav olacak. Bu seçimlerin sonuçları Başbakan'ın geleceğini belirleyebilir.

Tatmin edici bir başarı, Başbakan'ı gelecek yaz yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olması konusunda teşvik edebilir. Daha azını elde etmesi ise iktidardaki konumunu zayıflatabilir.