BAŞBAKAN DAVUTOĞLU, ERMENEK'TE
BAŞBAKAN DAVUTOĞLU: BİZZAT TAKİPÇİSİ OLACAĞIM Başbakan Ahmet Davutoğlu, Karaman Ermenek'te maden ocağında mahsur kalan işçilerin aileleri ve afet bölgesinde incelemeler yaptı. Ardından AFAD'ın Mobil Koordinasyon Merkezi'ne girerek 40 dakika...
BAŞBAKAN DAVUTOĞLU: BİZZAT TAKİPÇİSİ OLACAĞIM
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Karaman Ermenek'te maden ocağında mahsur kalan işçilerin aileleri ve afet bölgesinde incelemeler yaptı. Ardından AFAD'ın Mobil Koordinasyon Merkezi'ne girerek 40 dakika boyunca brifing alan Başbakan Davutoğlu, ocağın girişinde de yetkililerinden kurtarma çalışmaları hakkında bilgi aldıktan sonra basın mensuplarına açıklamada bulundu. Davutoğlu, adli soruşturmanın başladığını, hiç kimsede soruşturma sonuçlarına bigane kalınacağı kanaati olmaması gerektiğini, kimseye imtiyaz sağlanmayacağını belirterek, "Bizzat ben takipçisi olacağım. Hukuk adına hesap sorulacaktır" dedi.
Başbakan Davutoğlu, maden kazasının detayları hakkında aldığı bilgileri paylaşarak, şöyle konuştu:
"Dün bütün ülkemizi büyük hüzne boğan ve Cumhuriyet Bayramı'mızı da bu anlamda hüzün günü olarak geçirmemize sebep olan elim bir kaza ile karşı karşıya kaldık. Bu madenimizde dün bir su baskını oldu. İçeride bulunan 34 vatandaşımızdan 16'sı kurtulabildi. 18 vatandaşımız madende. Dün olay olur olmaz bakanlarımız sürat ile buraya hareket ettiler. Bütün geceyi burada çalışan ekiplerimizle geçirdiler. Biz de olayı yakından takip ettik. AFAD sürat ile buraya intikal etti. 2 uçak, 3 helikopter ve 90 araç malzeme ile burada arama kurtarma faaliyeti başlatıldı. Bütün gece bu çalışmalar sürdürüldü. Ancak eğimin yoğunluğu ve özellikle su baskını dolayısıyla çamurlaşan su ortam sebebi ile çalışmalar istediğimiz hızda ilerlemedi. Esas itibariyle 750 metre kota kadar inen bir maden. 777 metre kotta işçilerimiz bu facia ile karşılaştılar. Su seviyesi 812 metreye kadar çıktı. Dün yaptığımız çalışmalarla şu anda yaklaşık 10 metre kadar indi. Sadece buraya getirilen malzemelerle değil çevredeki bütün imkanlarla 30 kurumumuz dünden bugüne tam bir kriz yönetimi ile devreye girdi. İstanbul'dan da ahtapot adı verilen su pompa mekanizması da buraya intikal etti. Biraz önce kuruldu ve ben madene indiğimde su pompalamaya da başladı. Bir taraftan zamanla yarışılıyor diğer taraftan da yoğun bir su yoğunluğu dolayısıyla ilerlemekte de zorluklarla karşılaşılıyor. Her halükarda elimizden gelen bütün çabayla bütün kurumlarımızla gece gündüz çalışmaktayız. Ben işçi yakınlarıyla da görüştüm. Her birinin acısını üzüntüsünü paylaşıyoruz. Onların evlatları bizim evlatlarımızdır. Onların kardeşleri bizim kardeşlerimizdir. Onların ailelerine düşen acı ya da şu anda sabır temennisi aynı şekilde bizim için de geçerlidir."
"Bu coğrafyayı çok yakından bilen biriyim" diyen Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Doğduğum mekan da buraya çok yakın. Dolayısıyla buradaki Toros Dağları'ndaki iş imkanlarının kıtlığı ve buradaki insanların madende olan vatandaşlarımızın helal rızık için ne zor şartlarda çalıştığını en yakından bilen birisi olarak söylüyorum. Her birisinin acısını hüznünü paylaşıyoruz. Bir an önce bu kardeşlerimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapılıyor yapılacak. Öncelikli meselemiz suyu süratle tahliye etmek. Bütün zorluklarına rağmen. Vatandaşlarımıza helal rızık için oralara inmiş bu çileyi çeken kardeşlerimize bir an önce ulaşmak. En temel hedefimiz bu. Bunun için 420 görevlimiz şu anda fiilen alanda çalışıyor. Bunun 329'u arama kurtarma konusunda uzman kişiler. Dalgıçlarımız var. Olabilecek her ihtimale müdahale edebilecek bütün birliklerimiz birikimimiz devreye sokulmuş durumda. İnşallah en kısa sürede bu kardeşlerimize ulaşırız. Ama durumun zorluğu da aşikar."
'SEFERBER EDİLMESİ GEREKEN NE VARSA SEFERBER EDİLECEK'
Madende mahsur kalan işçilerin aileleriyle ile görüştüğünü dile getiren Davutoğlu, "Bir taraftan da ailelerimizin teskin edilmesi. Bir çoğu ile kucaklaştım. Acılarını paylaştım. Arkadaşlarımız ile birlikte. Gönülden teşekkür edenler oldu. Acı soru soran kardeşlerimiz oldu. Her birinin sorusu bizim için kıymetlidir. Her birinin acısı bizim için yüreğimize düşen bir acı olarak mutlaka anlaşılması gereken hislerdir. Onlara metanet tavsiye ettim. Çok metin ve tam bir güven içinde bu çalışmaları takip ediyorlar. Bakanlarımız ilgili arkadaşlarımız netice alana kadar burada kalacaklar. Elimizden geldiği kadar en kısa süre içinde netice almaya çalışacağız. Seferber edilmesi gereken başka ne varsa seferber edilecek" diye konuştu.
'KAZANIN OLUŞ SEBEBİNİ NİHAİ ANLAMDA ZİKRETMEK MÜMKÜN DEĞİL'
Öncelikle hedefin madende mahsur kalan işçilere ulaşmak olduğu ikinci olarak da kazanın detaylarının araştırılacağını belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birinci hedefimiz oraya ulaşmak dedim. İkincisi bu kazanın oluş şekli bütün detayları ile incelenecek. Hatırlayacaksınız göreve geldikten sonra asansör kazası dolayısıyla iş kazaları bağlamında çok ciddi çalışmalar başlatmıştık. Bu çalışma son aşamaya gelmişti. Buradan da edindiğimiz tecrübe ve gözlerimizle birlikte bunları süratle Meclis'imize sevk edeceğiz. Bu kazanın oluş sebebini şu anda nihai bir anlamda zikretmek mümkün değil. Televizyonlarda yayın organlarında yapılan bazı yorumlar var. ben teknik arkadaşlara tek tek sordum. Bütün yorumlar şu anda teorik yorumlar."
'BİZZAT BEN BU İŞİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM'
Madenlerde çalışan işçiler ile ilgili yapılan düzenlemelerden bahseden Davutoğlu, Ermenek'te yaşanan maden kazasında bir ihmal varsa hesabının sorulacağını kaydederek, şunları söyledi:
"Yer altında çalışan madencilerimizin haklarını gözeten düzenlemeler yaptık. Bunun işvereni etkileyen tarafları oldu. Tekrar bir araya gelip bunları ele alacağız. En önemli husus her bir işverenin madenciyi kendi evladı olarak kendi kardeşi olarak görüp onların çalışma şartlarını düzenlemesidir. Madencilerimizin de işçilerimizin de kendi haklarının farkında olarak çalışma şartları konusunda bilinçlenmeleri konusunda ne gerekiyorsa yapılacak. Spesifik olarak bu konu ile ilgili olarak açık bir ifade kullanmak istiyorum. Adli soruşturma başlamıştır. Su boşaltıldığı zaman bu kazanın gerekçeleri ortaya çıkacak. Herhangi bir şekilde işletmenin ya da bir kurumun ihmali varsa kesinlikle bunun hesabı sorulur. Kimsenin şu veya bu gerekçeyle böyle bir olay dolayısıyla bir soruşturmanın azade olacağı gibi bir kanaat sahibi olmaması icap eder. Onlara ulaştıktan sonra her türlü adli ve idari soruşturma sonucunda ortaya çıkan bulguları takip edeceğiz. Bizzat ben bu işin takipçisi olacağım. Her bir işçimizin canı bize emanettir. Hükümet olarak ne istiyorsanız söyleyin gerekli her türlü yasal düzenlemeyi yaparız. Yeter ki işçilerimiz emniyet içinde olsun, dedik. Enerji Bakanımıza, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımıza gerekli talimatları verdim. En detayına kadar incelenecek. Nerede bir ihmal varsa bunun hesabı sorulacak. Yok ama herhangi bir ihmal ya da bir yanlış uygulama yoksa bu kazanın oluş sebebi ile ilgili süreç ortaya konacak ve ek alınması gereken tedbirler alınacak. Maalesef birçok madenimizde çok eskiden beri devam eden çalışmalar olduğu için yeterli teknolojik alt yapı sağlanamamış görünüyor. Teknolojik yenilenme de dahil olmak üzere madenlerimizin sürat ile modernizasyondan geçirilmesi lazım. Hiçbir şekilde hiçbir imtiyaz ya da farklı davranış olmaksızın sonuçları ortaya çıkartılacak. Bu sonuçlardan gereken dersler çıkarılıp düzenleme gerekiyorsa düzenleme yapılacak. Herhangi bir şekilde cezai hesap verilebilirlik durumunda bir şey söz konusuysa da bunun hesabı hukuk çerçevesinde kamu adına sorulacak."
'10 METREYİ AŞKIN TAHLİYE OLDU'
İşçilere ne zaman ulaşabileceği konusunda bilgiler alıp almadığı ve bu konuda bir zaman dilimi verip veremeyeceği sorulan Davutoğlu, "Geniş bir brifing aldım bütün arkadaşlardan. Bu konuda hemen bir bilgi vermek doğru değil ve mümkün de değil. 777 metre kotta kaza oluyor. 812 metreye kadar su çıkıyor. Takdir edersiniz yaklaşık 35 metrelik bir su birikimini aşarak oraya ulaşmamız gerekiyor. Pompaların devreye girmesi ile 10 metreyi aşkın bir tahliye oldu. Sürat ile ilerlemeye çalışıyoruz. Ama işçilerimizin nerede olduğu ve lokasyonları tam tespit edilemediği için ilk kazanın olduğu yer. Onlara ne zaman zarfında ulaşılır bunu söylemek mümkün değil. Tahmini bir şey söylemek doğru değil, aileleri gereksiz bir beklenti içine sokmak. Dolayısıyla herhangi bir saat vermek doğru değil şu aşamada" diye konuştu.
Murat KİBRİTOĞLU/ERMENEK (Karaman), (DHA)
FOTOĞRAFLI
Kaynak: