Son yapılan yerelseçimlerin ardından tüm dünyada uzun süre tartışılan "Seçimlerde Hile" konusu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) nı harekete geçirdi. Ankara’ya, seçim sürecindeki propaganda sisteminden, basın özgürlüğüne kadar pek çok konuda eleştiri getiren, Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) Başkanı Geert Hinrich Ahrens ve beraberindeki heyet, CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti. Taraf Gazetesinde Güler Yılmaz'ın yaptığı haberde, Erdoğan'a yöneltilen ağır eleştiriler var.

 Seçim öncesinde Türkiye’ye bir ön gözlemci heyeti gönderen AGİT’in basına da yansıyan ara raporu CHP Genel Merkezi’nde Kemal Kılıçdaroğlu’na sunuldu. Ahrens görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, seçimden bir gün sonra gözlemlerine ilişkin basın toplantısı düzenleyeceklerini söyledi.

DENETLEMEK İÇİN DEĞİL

Ahrens’in görüşmedeki en önemli vurgusu Başbakan Erdoğan’ın kampanyasında devlet imkânlarını kullanması oldu. Medyanın durumuna da değinen Ahrens, başbakan sıfatını taşıyan birinin devlet imkânlarından yararlanmasının ciddi bir sıkıntı olduğunu söyledi. Kendisinin birçok ülkeye AGİT gözlemci heyeti başkanı olarak gittiğini ifade eden Ahrens, Makedonya ve Azerbaycan’daki seçimlerden örnekler verdi. AGİT Başkanı, propaganda yasakları konusunda YSK’nın yasalarda gördüğü boşluğu doldurmak için aldığı önlemler ve yaptığı açıklamaların daha çok iktidar partisi adayının işine yaradığını söyledi.

29 KİŞİLİK BİR HEYET

Görüşmeye katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu AGİT’in bu seçimleri niye bu kadar önemsediğini değerlendirirken, “AGİT heyeti 29 kişilik bir heyet, başlarında büyükelçi var. AGİT Başkanı Büyükelçi Ahrens ile politika departmanının analisti görüşmeye katıldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk defa halk oylaması ile yapılacağı için onlar bakımından bir ilk oluyor” dedi.

CİDDİ KAYGILARI VAR

 AGİT’in AYM Başkanı, YSK, siyasi partiler ve STK’larla görüşüp ara rapor yayınladığını ifade eden Loğoğlu şunları söyledi: 

“Seçim bittikten sonra nihai rapor açıklayacaklarını söyledi. AGİT usullerine göre Türkiye’ye seçimleri denetlemek için değil, seçimlerin demokratik ve güven ortamında cereyan edeceği varsayımından hareketle seçim kampanyasının, ortamın, adayların, siyasi partilerin duruşlarının bu yasalar ve demokratik seçim gerekleriyle uyumunu gözlemlemek için geliyorlar. Medyanın rolü konusunda temaslar yapıyorlar. Ciddi kaygıları olduğunu ortaya koydular. Doğrudan, seçim adil olacak veya olmayacak yönünde bir değerlendirme değil, seçim tarihine giden yolda gözlemledikleri sorunlara ara raporlarında işaret ettiler bunları da ciddiye almak lazım. En önemli konu, başbakan sıfatı taşıyan adayın devletin ve devlet adına hareket eden bütün kurumların olanaklarını seçim aracı olarak kullanması. Bunlar rapora da yansıdı. Bizim sıkıntı olarak gördüğümüz her şeyi görüyorlar. Ama bizim ifade ettiğimiz gibi değil, dolaylı olarak ifade ediyorlar. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nden de benzer bir gözlemci heyet gelecek. AGİT’ten ve Avrupa konseyinden 60’a yakın parlamenter seçimleri gözlemleyecekler, Türkiye’ye yayılarak.”

RUSYA’NIN SEVİYESİNE DÜŞERİZ

Loğoğlu, AGİT’in yaptırımı olmadığını belirterek şöyle devam etti: 

“AGİT ‘Biz Türkiye’ye hile yapılacak varsayımıyla gelmedik. Seçimlerin demokratik bir ortamda adil bir şekilde yapılacağı varsayımıyla Türkiye’ye geldik. Bizim misyonumuz bu varsayılan olaylarla cereyan eden olaylar arasındaki uyumu tespit etmek’ diyor. Eğer 11 Ağustos’ta nihai raporda bu varsayımların geçerli olduğu veya tam tersi olduğu sonucuna varırlarsa sıfırlanan dış itibarımız seçimler bağlamında da artık Azerbaycan, Rusya ayarına gelmiş olacak.”