Davaya ilişkin olarak Eğitim-Sen’li yetkililerle birlikte bir basın toplantısı düzenleyen ve kendisi de öğretmen olan baba Tongut Sonay Sazcı, mahkeme kararının ‘ders’ niteliğinde ifadeler barındırdığını söyledi.

Davayı açmaktaki amaçlarının bir dine karşı çıkmak olmadığının altını çizen Sazcı, şöyle devam etti:

“Amacımız herhangi bir dine, inanca veya inanç sistemine karşı çıkmak değil, bilimsel olarak da kanıtlanmış, küçük yaştaki, soyut düşüncelerine ulaşamaz çağdaki çocukların belirli bir çizgide öğretilen din derslerine karşı muzdarip olmalarını engellemekti."

DİN DERSİNDEN SIFIR ALDI
Çocuğunun derslerine, imam olarak çalışan bir kişinin girdiğini ifade eden baba, "Çok başarılı bir çocuk, 95-100'den aşağı dersi olmamasına rağmen din kültürü dersinin görevlendirilen bir imam tarafından verilmesi ve bunun karşılığında din kültürü dersinin karnesine sıfır düşmesinden dolayı psikolojik anlamda da stres yaptı, bunalıma girdi” dedi.

KARARDA AİHS'YE VE ANAYASAYA ATIF
Yerel mahkemenin verdiği kararın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, ek protokolü ve Anayasanın 24'üncü maddesine atıflar yapılarak evrensel hukuk normlarına son derece uygun şekilde hazırlandığını belirten Eğitim-Sen yetkilileri de “Sünni inancı taşımayan, bunu reddeden, hangi inanca mensup olursa olsun ya da inançsız herkesin dava açma olanağı var ve davalar lehlerine sonuçlanacaktır. Buradan tüm Türkiye'ye böyle bir çağrıda da bulunalım" ifadelerini kullandı.

sputniknews