Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Milli güvenlik siyaset belgesinde irticayı bir iç tehdit olmaktan çıkaran bir hükümet nasıl olur ki böyle yazılı olduğu şekliyle bir şey yapmış olsun" dedi.

Bülent Arınç, Taraf Gazetesi'nde yayımlanan MGK tutanağı ile ilgili soru üzerine, 1 Mayıs 2009 tarihinden itibaren MGK toplantılarına girdiğini hatırlattıktan sonra şöyle dedi:

"Anılan tarihte böyle bir MGK kararı varsa ki bunlar gizlidir. Gazete bunu nasıl başlık yapmıştır? Bunu bilemem. Gazeteciler haber kaynaklarını da pek söylemezler. Ama bu 2004'te olduysa o tarihte ben meclis başkanıydım. Meclis başkanları biliyorsunuz, MGK da temsil edilmez. Hatta MGK Kanunu'nda yapılan daha sonraki anayasal değişikliklerde üye sayısı arttırıldı. Bütün başbakan yardımcılarının girmesi mümkün oldu. Bakanlık sayısı da arttırıldı. Yani sivil ve asker üzerinde durulmak istenirse, daha sonra 2006'dan itibaren zannediyorum MGK üye profili de değişmiş oldu.

Bu karar doğru mudur yanlış mıdır bunu bilemem. O kabul edilen toplantıda olmadığım için ikincisi araştırma ihtiyacı henüz duymadım."Arınç, bugün Yüksek Şura toplantısı olduğunu ve Başbakan Erdoğan'ın bu konuda bir açıklama yapabileceğini de ifade ederek, "Doğrusu kendisini ilgilendirdiği için belki başka arkadaşlarımız bu konuyla ilgili söyleyebilirler" dedi. 

"MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BELGESİNİ TAMAMEN DEĞİŞTİRDİK"

AK parti olarak 2002 yılında iktidara geldiklerini ve 11 yılı doldurduklarını da kaydeden Arınç şöyle devam etti:
"Bu 11 yılda o MGK'da kabul edildiği varsayılan konuların hiç birisi gerçekleşmediği gibi bunun tam aksine dindarları dini toplulukları bireysel olarak insanları rahatsız edecek onları takip altına alacak onlarla ilgili bir takım olumsuz çalışmalar yapacak hiçbir şey yapmadık.

Aksine bütün ayrımcılıkları ortadan kaldırdık. Eskiden kırmızı kitap diye bilenen Milli Güvenlik Siyaset Belgesini de tamamen değiştirdik. Orada irtica bir tehlike olarak görülürken, yeşil tehdit olarak bir iç tehlike olarak görülürken AK Parti hükümetleri döneminde bu tamamen kabul edilmedi. Milli Güvenlik siyaset belgesinde irticayı bir iç tehdit olmaktan çıkaran bir hükümet nasıl olur ki böyle yazılı olduğu şekliyle bir şey yapmış olsun. Taraf Gazetesi bunu nereden temin etti? Böyle bir şeyi niçin başlığa çıkardı? Bunun son gelişmelerle yakın bir ilgisi var mıdır yok mudur onu da kamuoyu rahatlıkla takdir edebilir."

"GEREĞİNİ YAPARLAR"

Arınç, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'a ilişkin davranışıyla ilgili soru üzerine de şunları söyledi:
"Yapılan işi görüp de 'Kamer Genç haklıdır' diyecek aklından zoru olan bir insanı düşünemiyorum. Bu, çok büyük bir saygısızlıktır. Ama bu insanın karakterinde bu var. Ve sadece hanımefendilere karşı değil, düşman bellediği özellikle Ak Partililer'den kim olursa olsun. Her yerde, her fırsatta hakaret etmeyi kendisine görev sayar. Bu, çarpık bir ruh haliyeti, klinik bir vakadır. Kendisi ile geçmişte davalı olmuş ve kendisine tazminat ödemek zorunda kalmış bir insan olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Eğer kenarda köşede biraz haram para olmuş olsaydı onu tazminat karşılığı kendisine ödemek için size çok şeyler söyleyebilirdim. Ama sadece maaşım var. O da helal para. Başka ne söyleyeyim; Allah ona akıl- fikir, izan, biraz utanma duygusu versin. Yapılması gereken bir tek şey var; O da partisinin bunun hakkında bu tür sözlere bu tür hakaretlere razı olmadığını ifade etmesi. Partiden atmayacaklarını biliyorum. Çünkü birileri onu AK Parti'ye karşı 'hakaret makinesi' olarak kullanmak istiyor. Ondan başka da bu işe talip ikinci insan bulamazsınız. Ama bir ana muhalefet partisine böyle bir milletvekili yakışmış umarım gereğini en azından kulağını çekerek yaparlar.