Amerikan Halkından Erdoğan'a Kötü haber var
Erdoğan ve Davutoğlu'na kötü haber !
AMERİKAN KAMUOYU ARTIK BAŞKA ÜLKELERE MÜDAHELE İSTEMİYOR
İsrail'in Suriye'ye 2. kez saldırmasının ardından, ABD Başkanı Obama temkinli bir mesaj yayınladı. Suriye'de son günlerde gerçekleştiği haberleri yapılan fakat dünya basınının temkinli yaklaştığı sunni katliamı haberlerinin ardından Obama, Suriye'nin Amerikan Müdahelesiile değil muhalefetinin başarısı ile devrime ulaşması gerektiğinden söz etti. Suriye'nin Banyas köyünde gerçekleştiği iddia edilen katliamın ardından, Erdoğan sert bir açıklama yapmış," Esad'a bedelini ağır ödeyeceksin" tehdidinde bulunmuştu. Oysa ABD'nin bu haberlerin ardından bile Suriye müdahelesi düşünmediği bizzat Başkan Obama ağzından sıcağı sıcağına ilan edildi.
ERDOĞAN'A KÖTÜ HABER
Küresel emperyalizmin jandarmalığını yapan, müdahale ettiği her yerde arkasında milyonlarca ölü, kan ve göz yaşı bırakan ABD’nin ikide bir jandarmalık rolüne soyunması zorlaşıyor. ABD’yi yöneten temel güç olan kamuoyu denizaşırı müdahalelere karşı. Bu Suriye’nin kan gölüne dönmesinde büyük rol oynayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Katar ve Suudi Arabistan için kötü haber haber. ABD’deki “insanlık, özgürlük, demokrasi” maskelerinin arkasına saklanıp birçok ülkenin kan gölüne neden olanlar ise halkın eğiliminin değişmesinden üzgün!
PEKİ NEDEN ?
Amerika'nın yakın geçmişte, arkasında milyonlarca ölü, yoksul ve bölünmüş halk bırakarak müdahle ettiği ülkelere neden Suriye eklenmiyor sorusu geliyor akla. Yakın müttefikleri Türkiye ve Arap Ülkelerinin iktidarları tarafından sürekli müdahele için teşvik edilen Amerika.2nın ve diğer batılı ülkelerin müdaheleye sıcak bakmaması arkasında kuvvetli bir neden olduğu ortaya çıktı. Başta Amerika olmak üzere, uzun süredir ekonomik güçlükler yaşayan batılı ülke halkları artık, sadece güvenlik ve prestij vaadi ile yapılacak dış ülke müdahelelelrine sıcak bakmıyor. İşte buna son örnek Amerikanın Sesi radyosu aracılığı ile dünyaya duyurulan bir haberin içeriğinde veriliyor.
AMERİKAN KAMUOYUNUN İTİRAZI VAR
İsrail'in Suriye'ye 2. kez saldırmasının ardından, ABD Başkanı Obama temkinli bir mesaj yayınladı. Suriye'de son günlerde gerçekleştiği haberleri yapılan fakat dünya basınının temkinli yaklaştığı sunni katliamı haberlerinin ardından Obama, Suriye'nin Amerikan Müdahelesiile değil muhalefetinin başarısı ile devrime ulaşması gerektiğinden söz etti. Suriye'nin Banyas köyünde gerçekleştiği iddia edilen katliamın ardından, Erdoğan sert bir açıklama yapmış," Esad'a bedelini ağır ödeyeceksin" tehdidinde bulunmuştu. Oysa ABD'nin bu haberlerin ardından bile Suriye müdahelesi düşünmediği bizzat Başkan Obama ağzından sıcağı sıcağına ilan edildi.
ERDOĞAN'A KÖTÜ HABER
Küresel emperyalizmin jandarmalığını yapan, müdahale ettiği her yerde arkasında milyonlarca ölü, kan ve göz yaşı bırakan ABD’nin ikide bir jandarmalık rolüne soyunması zorlaşıyor. ABD’yi yöneten temel güç olan kamuoyu denizaşırı müdahalelere karşı. Bu Suriye’nin kan gölüne dönmesinde büyük rol oynayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Katar ve Suudi Arabistan için kötü haber haber. ABD’deki “insanlık, özgürlük, demokrasi” maskelerinin arkasına saklanıp birçok ülkenin kan gölüne neden olanlar ise halkın eğiliminin değişmesinden üzgün!
PEKİ NEDEN ?
Amerika'nın yakın geçmişte, arkasında milyonlarca ölü, yoksul ve bölünmüş halk bırakarak müdahle ettiği ülkelere neden Suriye eklenmiyor sorusu geliyor akla. Yakın müttefikleri Türkiye ve Arap Ülkelerinin iktidarları tarafından sürekli müdahele için teşvik edilen Amerika.2nın ve diğer batılı ülkelerin müdaheleye sıcak bakmaması arkasında kuvvetli bir neden olduğu ortaya çıktı. Başta Amerika olmak üzere, uzun süredir ekonomik güçlükler yaşayan batılı ülke halkları artık, sadece güvenlik ve prestij vaadi ile yapılacak dış ülke müdahelelelrine sıcak bakmıyor. İşte buna son örnek Amerikanın Sesi radyosu aracılığı ile dünyaya duyurulan bir haberin içeriğinde veriliyor.
AMERİKAN KAMUOYUNUN İTİRAZI VAR
Amerika’nın Sesi Radyosu’ndan (VOA) Jim Malone’nin haberi aynen şöyle:
Afganistan ve Irak’taki savaşların üzerinden 10 yıldan fazla zaman geçti. Kamuoyu yoklamaları, Amerikan halkının denizaşırı askeri müdahale konusunda giderek daha da isteksiz olduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, Amerika’nın Suriye’de devam eden iç savaş gibi durumlarda daha güçlü rol üstlenmesini isteyen çevrelerin önünde engel teşkil ediyor.
Dökülen kanın asıl yükünü sivillerin çektiği Suriye’de şiddet artarak devam ediyor. Suriye Destek Grubu’ndan Dan Layman yardım etmek istiyor: “Dünyanın her yerinden bağış alıyoruz ancak yardımların çoğu Suriye asıllı Amerikalı ve Amerikalılar’dan geliyor.”
Layman’ın grubu Suriye’deki ılımlı isyancıları destekliyor. Ancak Dan Layman, Amerikalılılar’ın ilgisini bölgeye çekmenin zor olmasından yakınıyor: “Amerikan kamuoyu Afganistan’da devam eden çatışma ve Irak’ta harcanan hayatlar ve kaynaklardan dolayı canı yanmış görünüyor. Dolayısıyla onlardan güçlü bir destek almak zor.”
Bu isteksizlik Amerika’nın Sesi’nin ülkenin dört bir yanından Washington’a akın eden turistlerle rastgele yaptığı ankette de ortaya çıktı.
Stephen Fields, “Başka ülkelerin işlerine karışma konusunda çok dikkatli ve tedbirli olmak zorundayız” diyor.
Julie, “Bence barış için uğraşmalıyız. Çok savaş yaptık, çok mücadele verdik ve bu savaşlarla hiç bir yere varamadık. Barışa ihtiyacımız var” şeklinde konuşuyor.
Merrell Gelburd, “Bence savaştan bıktık. Son dönemlerde birçok çatışmaya dahil olsak da, savaşa girmekten hiç bir zaman hoşlanmadık” diyor.
Jason Kapit ise, “Son 10 yılda yaptıklarımıza, özellikle de ekonominin durumuna bakacak olursak, evet bence kendimizi büyük ölçüde geri çekmeliyiz” şeklinde konuşuyor.
Pew Araştırma Merkezi’nden Carroll Doherty’ye göre kamuoyu yoklamaları da bu görüşü yansıtıyor: “Ortada iki büyük savaşın yorgunluğu, Ortadoğu ve Çin’de olup bitenin verdiği endişe var. Uzak durmuyorlar ama dünyanın sıcak noktalarında yer alma konusunda kamuoyunda hiç bir istek görmüyoruz.”
Dan Layman’a göre bu durum moral bozucu: “Belki Amerikan halkı uluslararası politikada inzivaya çekilmemiz gerektiğini düşünüyor. Bu, savaşların sürdüğü ve bizim desteğimize ihtiyaç duyan bir dünyada üzüntü verici bir durum.”
Layman, ne olursa olsun Suriye davasına bağlılığını sürdüreceğini vurguluyor: “Bu dava için varız ve sonuna kadar götüreceğiz.”
Şimdi asıl zorluk, kafası karışık Amerikan kamuoyunu biraraya getirmek.
