Yargıtay’ın verdiği iki karar, 17 ve 25 Aralık operasyonlarında gündeme gelen yasadışı dinleme iddialarıyla ilgili, takipsizlik kararı verilmesinin önüne geçti.

Yargıtay, hakkında dinleme kararı olmadığı hâlde başka yasal dinlemeye takılan kişilerin de mahkûm edilmesinin önünü açtı. Yargıtay, buna gerekçe olarak “toplum yararı” dedi.

Taraf’ın haberine göre; Yargıtay Ceza Kurulu’nun yeni tartışmalı kararına konu süreç şöyle gelişti: İstanbul Başsavcılığı bir uyuşturucu çetesiyle ilgili soruşturma kapsamında bazı şüpheliler hakkında mahkemeden telefon dinleme kararı aldırdı. Ancak Ağabey Celal için yapılan yasal takibe kardeşi Çetin de takıldı. Sonuçta ağabey Celal’de Van’dan getirilen 1.5 kilo esrar yakalanırken kardeş Çetin de otobüs terminali karşısında yakalandı. Yapılan yargılamada Celal’le birlikte kardeş Çetin’e de “iştirak halinde uyuşturucu madde ticareti yapmak” suçundan 6’şar yıl 3 ay hapis cezası verildi.

BAŞSAVCI İTİRAZ ETTİ

Ancak, bu ceza, temyiz üzerine Yargıtay 10. Dairesi’nden onay almadı. Daire, sanık kardeş Çetin hakkındaki mahkûmiyetin “Mahkemeden alınmış dinleme kararı olmadığı, ayrıca sanığın abisinde ele geçirilen uyuşturucuyla ilgisi olduğu konusunda dinleme dışında her türlü kuşkudan uzak somut delil bulunmadığı” gerekçesiyle oy çokluğuyla bozulmasına karar verdi. İki üye ise “Usuli bir eksiklik nedeniyle uyuşturucu ticareti yapma gibi topluma ve kamu sağlığına karşı işlenilmiş bir suçta bu deliller yok sayılmamalıdır” dedi.

Dairenin bozma kararına, Yargıtay Başsavcısı itiraz etti. Yasal olarak alınan dinleme kararına takılan kişinin suç konusu konuşmalarının mahkûmiyete esas alınabileceğini savunan Başsavcılık, itirazını şöyle gerekçelendirdi: “Kayıt yapılan kişiye ilişkin elde delillerin, hakkında herhangi bir nedenle iletişim tespiti kararı alınmayan sanık açısından hukuka aykırı hâle getireceği söylenemez. Olması gereken, bütün sanıklar için telefon dinleme kararı bulunması olsa da maddi gerçeğe ulaşılmasının bireylerin ve toplumun yararına olacağı açıktır.”

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Başsavcılığın bu itirazını oy çokluğuyla kabul etti. Yargıtay, kısa süre önce “Dinleme kararı hangi konuda verilmişse mahkûmiyetin de sadece o suçlardan verileceğine” ilişkin kararı bozmuştu.